Birçok kentte Anadil Günü etkinlikleri
- 17:07 21 Şubat 2025
- Güncel
HABER MERKEZİ - Birçok kentte 21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla çeşitli eylem ve etkinlikler düzenledindi. Etkinliklerde anadilde eğitim temel bir insan hakkı olduğuna vurgu yapıldı.
Birçok kentte 21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla çeşitli eylem ve etkinlikler düzenledindi. Etkinliklerde anadilin önemine vurgu yapıldı.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) ve Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Wan Şubesi, 21 Şubat Dünya Anadil Günü’ne dair basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan açıklamada, “Perwerdehiya ni zimanê dayîkê mafekî bingehîn û gerdûnî yê binpêkirina vî mafî sûcê li dijî mirovahîyê ye” ve “Ziman nasnameya neteweyan e” pankartları açıldı. Basın metnini Eğitim-Sen Wan Şube Sekreteri Lokman Babat okudu.
‘Türkçe dışındaki diller yok ediliyor’
Özellikle tek dil politikasını devlet politikası olarak sürdüren ve resmi dil dışında hiçbir dilin eğitim dili olmasına müsaade etmediğini ifade eden Lokman Babat, dillerin yok olmasında bu politikaların büyük bir rolü olduğunu belirtti. Lokman Babat, “Türkiye’de konuşulan 36 dilin, Türkçe dışındakilerin tamamının yok olma riski çok büyüktür. Şu an Türkiye’de resmi azınlık dilleri olarak kabul edilen birkaç dilin sahip olduğu küçük ayrıcalıklar dışında devletin geliştirdiği özel politikalar ile Türkçe dışındaki diller yok ediliyor. Göstermelik olarak okullarda verilen seçmeli dersler ve bazı üniversitede açılan bölümlerin ‘Yaşayan Diller’ olarak adlandırılması, o dillerin isimlerinin yok sayılması anlamına geliyor. Bu da iktidarın Türkçe dışındaki dillere yaklaşımını gözler önüne sermektedir. Bu ülkedeki her Türk vatandaş anadilini özgürce konuşup kendi anadilinde eğitim alabiliyorsa bu hak diğer halklara mensup vatandaşların da en doğal hakkıdır” dedi.
‘Anadilde eğitim haktır’
Anadilde eğitimin temel bir insan hakkı olduğunun altını çizen Lokman Babat, anadile yönelik taleplerini şu şekilde sıraladı:
"*Türkçe dışında Türkiye’de konuşulan diller bu ülkenin zenginliği olarak kabul edilmeli ve yaşatılması için devlet desteği sağlanmalıdır.
*Çok dilli eğitim modeli derhal hayata geçirilme ve bunun için gerekli yasal engeller ortadan kaldırılmalıdır.
*Bütün kamu kurumlarında çok dilli hizmet sunulmalıdır.
*Eğitim politikaları yerelde hazırlanarak, yerelin öncelikleri dikkate alınmalıdır.
*Hiç kimse anadilinden dolayı ayırımcılığa maruz kalmamalı ve bunun için gerekli yasal düzenlemeler derhal yapılmalıdır”
Açıklama “Zimane me rumeta me ye” sloganıla son buldu.
İzmir
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi ve İzmir Müzisyenler Derneği, 21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla etkinlik düzenledi. Açık mikrofon ve müzik dinletisinin yapıldığı etkinlik, Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde yapıldı. Etkinliğe çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcisi ve yurttaş katıldı.
Düzenlenen etkinlikte İHD İzmir Şubesi yönetim kurulu üyesi İslam Arpat, Makedon dili, eğitimci Faruk Sanatçı, Çerkez dili, Cumhur Ülker, Roman dili, eğitimci Şehmus Sayan Kürtçe, öğretim görevlisi Latif Taşdemir ise Terekeme diline dair konuştu. Etkinlik, anadilin önemini vurgulayan sinevizyon gösterimi ile başladı.
Etkinlik, İzmir Müzisyenler Derneği’nin müzik dinletisinin ardından sonra erdi.
Ankara
Anka Dil Kültür ve Sanat Derneği (ANKA-DER) 21 Şubat Uluslararası Anadil Günü̈ dolayısıyla Kızılay’da bulunan dernek binasında basın açıklaması gerçekleştirdi. Kürtçe okunan açıklamada “Rojava devriminin savunulması aynı zamanda Kürt dilinin ve diğer tüm dillerin savunulmasıdır” vurgusu yapıldı.
‘Kürdistan’da devlet kurumlarını asimile politikaları için kullanıyor’
Basın metnini okuyan eğitmen Emine Oğuz, Kürt dilinin halâ birçok taraflarca yasaklandığını ve saldırılara maruz kaldığını belirterek “Parlamentoda resmi kurumlarda Kürt dili kabul edilmiyor, Kürt halkına her türlü baskı uygulanıyor ve dili yok sayılıyor. Kürdistan'ın her yerinde devlet kurumlarını Kürt halkını asimile etme üzerine kullanıyor. Bu soykırım ve insanlığa karşı büyük bir suçtur. Rojava’da Kürtçe’nin ve diğer tüm dillerin statüsü olduğu için saldırılara maruz kalıyor. Dolayısıyla Rojava devriminin savunulması aynı zamanda Kürt dilinin ve diğer tüm dillerin savunulmasıdır. Bu gerçeklerden yola çıkarak tüm halkların, tüm dillerin özgürlüğü ve onurlu barışı için mücadeleyi her zaman ve her yerde sürdürüp güçlendirelim ve Rojava devrimine sahip çıkalım” çağrısı yapıldı.