İran’da 2024 yılında 975 kişi idam edildi

  • 11:16 20 Şubat 2025
  • Dünya
 
HABER MERKEZİ - IHR ve ECPM tarafından yayınlanan raporda, İran'da 2024 yılında en az 975 kişi idam edildiği, idamların yüzde 90’nın kamuoyuna açıklanmadığı ve gerçek sayının daha da yüksek olduğu kaydedildi. 
 
Norveç merkezli İran İnsan Hakları (IHR) ve Fransız sivil toplum kuruluşu Ensemble contre la peine de mort (ECPM) tarafından yayımlanan bir rapora göre, İran'da 2024 yılında en az 975 kişi idam edildi.HR VE ECPM’nin raporunda, idamların büyük çoğunluğunun yüzde 90 kamuoyuna açıklanmadığı ve gerçek sayının daha da yüksek olabileceği vurguladı.  
 
Kaynakların çapraz kontrol edilememesi nedeniyle kırk infaz vakasının rapora dahil edilemediği belirtilirken, IHR Direktörü Mahmood Amiry-Moghaddam, İran'da günde 5 ila 6 kişinin idam edildiğini ifade ediyor. Amiry-Moghaddam, “Bu infazlar, İslam Cumhuriyeti'nin iktidarını koruma çabalarının bir parçasıdır” diyerek, ölüm cezasının rejimin en güçlü baskı aracı olmaya devam ettiğini söylüyor.
31 kadın idam edildi 
 
Rapora göre, 2024 yılında idam edilen 975 kişiden 31'i kadındı, 4'ü halka açık yerlerde idam edildi. Ayrıca, suçu işlediğinde reşit olmayan birkaç kişinin de ölüm cezasına çarptırıldığı belirtiliyor. Bunlardan biri olan Mehdi Jahanpur, 16 yaşında cinayetten tutuklanmış, birkaç yıl hapiste kaldıktan sonra Eylül 2024’te 22 yaşında idam edilmişti.
 
10 kişi idam edildi 
 
İdam cezalarının büyük bölümü uyuşturucuyla bağlantılı suçlar, cinayet ve tecavüzle ilişkilendirilse de, “arazi yolsuzluğu” veya “isyan” gibi muğlak suçlamalar da muhalifleri hedef almak için kullanılıyor. Rapora göre, İran yönetimi, 2022'de zorunlu başörtüsü nedeniyle gözaltına alınan Mahsa Amini'nin ölümü sonrası başlayan “Jin jiyan azadî” protestolarıyla bağlantılı olarak şimdiye kadar 10 kişiyi idam etti. Bunlardan ikisi 2024 yılı içinde gerçekleştirildi.
 
Zorla alınan ifadeler 
 
İnsan hakları örgütleri, mahkumların sistematik işkenceye maruz kaldığını ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini bildiriyor. Raporda, mahkumların avukatlarıyla görüşmelerine sık sık izin verilmediği, zorla alınan itirafların mahkemelerde delil olarak kullanıldığı belirtiliyor. 2024 yılında idam edilen Mohammad Ghobadlu ve Gholamreza Rasaei'nin davalarında da usulsüzlükler yaşandığı, yargılamaların adaletten uzak olduğu ifade ediliyor. İdam cezalarının özellikle etnik azınlıklara yönelik bir baskı aracı olarak kullanıldığı da raporda öne çıkıyor. Başta Beluciler ve Kürtler olmak üzere birçok azınlık mensubunun infazlarda aşırı temsil edildiği belirtiliyor. Halen idam cezasıyla yargılanan en az 13 aktivistin bulunduğu ve özellikle Kürt kadın hakları savunucuları Pexşan Ezîzî ve Werîşe Mûradî’nin infaz riskiyle karşı karşıya olduğu vurgulanıyor.