![](/staticfiles/news/165118/2021/06/03/823x463cc-030621-izmir-pinar-usta-durusma-manset.jpg)
Sanık avukatından polis işkencesine ‘orantılı güç’ kılıfı
- 17:30 3 Haziran 2021
- Hukuk
İZMİR - İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması talebiyle bir yıl önce yapılan eylemde işkence edilerek gözaltına alınan Pınar’ın şikayetiyle açılan davada sanık avukatları, polis işkencesini “orantılı güç” olarak değerlendirdi.
Kadınlar Birlikte Güçlü İzmir’in 5 Ağustos 2020’de İstanbul Sözleşmesi’nin tartışmaya açılmasını protesto ettiği eylemde işkence ile gözaltına alınan Pınar Usta’nın suç duyurusunda bulunması üzerine açılan davanın ilk duruşması Bayraklı Adliyesi 14. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya taraf avukatları ile İzmir Barosu, Çağdaş Hukukçular Derneği avukatları da müdahil oldu. Duruşmada Pınar ve sanık polis hazır edildi.
Sanık avukatlarından ‘orantılı güç iddiası’
Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada sanık polis Nazan Üretürk, Pınar’a işkence uyguladığını reddederken sanık avukatı ise sanığın ‘orantılı güç’ uyguladığını iddia etti.
‘Sanık polis kasıtlı bir şekilde Pınar’a yöneldi’
Ardından söz alan Pınar ise 4-5 polisin uyarıda bulunmaksızın orantısız güç uygulayarak işkence ettiğini ve elbisesini yırttığını belirterek uğradığı şiddetin yurttaşlar tarafından fark edilmesiyle bırakıldığını ancak gözaltına alınmak üzere polis otosuna taşınırken de şiddetin devam ettiğini ifade etti.
Pınar’ın avukatı Irmak Usta da, sanık polisin diğer polislerden farklı olarak işkenceye hazırlanmak amacıyla eldiven ve güneş gözlüğü giyip şapka taktığını belirterek sanığın cezalandırılmasını istedi. Pınar’ın avukatlarından Hazal Aydın, barışçıl bir eylemin suçmuş gibi gösterilmeye çalışıldığını ifade ederek, eylemin basit bir darp değil kişinin onur ve şerefini aşağılayacak şekilde kötü muamele ve işkence olduğunun altını çizdi.
Mahkeme heyeti, tanıkların dinlenilmesi için bir sonraki duruşmayı 23 Eylül’e erteledi.
‘Pınar hedef gösterildi’
Duruşma sonrası konuşan avukat Irmak Usta, davanın basit bir kasten yaralama veya görevi kötüye kullanma olmadığını belirterek işkence suçu işlendiğini ifade etti. Irmak, “Pınar’ın sanık olarak yargılandığı diğer davaların gerek karşı tarafın avukatı gerekse savcılık tarafından gündeme getirilmiş olması da burada devletin bir vatandaşına karşı mimleyerek ve hedef alarak hareket ettiğini ortaya koyar ve biz bunu kabul etmiyoruz dedik. Böyle bir tutumun devletin gereklerine uygun olmadığını açıkça ifade ettik. Anayasa’nın ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ve TCK başta olmak üzere diğer kanunların ayrımcılık yasağını kapsadığını ve müvekkilimizin her vatandaş gibi kendini ifade etme özgürlüğünün olduğunu, ortada barışçıl bir gösteri olduğunu Pınar’ın da saldırıya uğrayan taraf olduğunu özellikle vurguladık” dedi.
Irmak son olarak, sanık polis cezalandırılana kadar davanın takipçisi olacaklarını sözlerine ekledi.