‘AKP seçilmişlere karşı yargı tehdidi kullanmaktan vazgeçmelidir’
- 18:55 12 Şubat 2025
- Güncel
AMED - Wan Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Abdullah Zeydan’a verilen cezaya karşı Amed’de yapılan açıklamada, cezaya tepki gösterilerek hukukun baskı aracı değil demokrasinin teminatı olacağı ifadeleri kullanıldı.
Amed Emek ve Demokrasi Platformu, Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan’a verilen 3 yıl 9 ay hapis cezasına ve belediyeye kayyım atama girişime karşı protesto eylemi gerçekleştirdi. Yenişehir ilçesi Ofis Semti’nde bulunan AZC Plaza önünde yapılan açıklama, “Halk iradesi gasp edilemez. Kayyıma geçit yok” pankartı açıldı. Kentte bulunan çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı açıklamada sık sık, “Abdullah Zeydan rumetame yê” ve “Bijî berxwedana Wan ê” sloganları atıldı.
Burada ilk olarak konuşan Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (TÜM BEL-SEN) Amed Şube Eşbaşkanı Mehmet Candar, bilirkişi raporunda rağmen, Abdullah Zeydan’a ceza verildiğini söyleyerek, tepki gösterdi. Kayyım atanan belediyeleri hatırlatan Mehmet Candar, “İktidar ne yaptı? Wan’da yargı kumpasıyla Wan’ın iradesini gasp etmek istiyor. Biz kayyımlara geçit vermeyeceğiz. Halkın iradesini gasp etmek sivil darbedir” dedi.
‘Hukuk demokrasinin teminatı olacaktır’
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed İl Eşbaşkanı Abbas Şahin, “İktidar hukuku baskı aracı olarak kullanıp, halkın iradesini gasp etmek istiyor. Hukukun baskı aracı olarak kullanılması, halkı toplumu ne hale getirdiklerini görmelerine rağmen şu an yine hukuku baskı aracı olarak kullanıp, toplumsal barışın altını oymaya çalışıyorlar. Bu toplum bir arada yaşamayı seçiyor. Neden biz bir arada yaşamaktan bahsettikçe birileri sıkıntıya giriyor. Ne yaparsanız yapın bu toplumlar bir arada yaşamaya devam edecektir. Hukuk baskı aracı değil, demokrasinin teminatı olacaktır” ifadelerini kullandı.
‘Barış böyle olmaz’
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray da “Eğer, ‘Demokrasiyi, barışı sağlayacağız’ diyorsanız her şeyden önce pratikteki bu düşmanlığınızdan vazgeçin. Bütün hilelerinize rağmen seçimde başarıya ulaşamadınız. Kürdistan’da tabela partisi oldunuz, Türkiye’de 3’ünü parti oldunuz. Ona rağmen bu düşmanlığınızdan vazgeçmiyorsunuz. Devlet, Kürt düşmanlığından vazgeçmeli. Kayyım Kürt halkının iradesinin gaspıdır, Kürt halkını tanımamadır. Barış böyle olmaz” diye belirtti.
‘Demokrasinin temel ilkeleri hiçe sayılıyor’
İktidarın, yargıyı bir silah olarak kullandığını belirten Amed Emek ve Demokrasi Platform Dönem Sözcüsü Ahmet Baran, “Wan halkı, 31 Mart yerel seçimlerinde iradesini net bir şekilde ortaya koymuş ve DEM Parti’yi büyükşehir ve tüm ilçe belediyelerinde iktidara getirmiştir. Ancak seçimlerin hemen ardından hükümet, halkın tercihine saygı duymak yerine siyasi mühendislik yöntemleriyle seçim sonuçlarını geçersiz kılmaya çalışmıştır. Abdullah Zeydan’ın mazbatasının verilmemesi teşebbüsü, halkın güçlü direnişi sonucunda geri çekilmek zorunda kalmıştır. Yenilgiyi hazmedemeyen AKP hükümeti, yargıyı bir silah olarak kullanarak Zeydan’a ceza verip kayyım yolunu açmaya çalışmaktadır. Bu, halkın oylarını hiçe sayan, seçilmişleri değil atanmışları dayatan bir darbe girişimidir. Seçimle kazanılan yönetimleri yargı ve idari kararlarla gasp etmek, hukuku kendi siyasal hesaplarına alet etmek, demokrasinin açıkça çiğnenmesidir. Kayyım politikası, halkın iradesine karşı bir vesayet rejimi kurma teşebbüsüdür. Bu tür uygulamalar, demokratik değerlerle ve hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmamaktadır. Halkın özgür iradesini yok sayan kayyım politikası, geçmişte olduğu gibi bugün de meşruiyet krizine yol açmaktadır. Seçimle kazanılan bir yönetimin yargı ve idari kararlarla devre dışı bırakılması, demokrasinin temel ilkelerini hiçe saymaktır. Halkın iradesine ve hukukun üstünlüğüne yönelik her türlü müdahaleye karşı, demokrasi ve adalet ilkelerinden vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz” şeklinde konuştu.