DİYARBAKIR - Haber takibini yaptığı yürüyüşe katılmak, DTK’de faaliyet yürütmek ve ÖGC üyesi olmaktan dolayı hakkında dava açılan gazeteci Ayşe Kara’nın duruşması esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için kasım ayına ertelendi. 

 

Mardin’de 2016 yılında haber takibini yaptığı yürüyüşe katılmak, KHK ile kapatılan Özgür Gazeteciler Cemiyeti (ÖGC) ile Kongreya Jinên Azad (KJA) üyesi olmak ve Demokratik Toplum Kongresi’nde (DTK) faaliyet yürütmek gerekçesiyle yargılanan gazeteci Ayşe Kara hakkında “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması görüldü. Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya Ayşe ve avukatı katıldı. 

 

Mahkeme basın kartını sordu 

 

Kimlik tespiti ile başlayan ve iddianamedeki suçlamaların özetinin okunmasıyla devam edilen duruşmada Ayşe, tercüman aracılığıyla Kürtçe savunma yaptı. 

 

Beraatını istedi

 

Ayşe, gazeteci olduğunu, DTK üyesi olmadığını, DTK binasına haber yapmak amacıyla gittiğini, orada bulunan bilgi ve belgelerle bir ilgisinin olmadığını söyledi. Mahkeme heyetinin, basın kartının olup olmadığı ve hangi kurumda çalıştığına ilişkin sorularına yanıt veren Ayşe, basın tanıtım kartının olduğunu ve serbest gazetecilik yaptığını belirtti. Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) 2016’da Mardin’de düzenlediği yürüyüşü gazeteci olarak takip ettiği sırada gözaltına alındığını ifade eden Ayşe, üzerine atılı suçlamaları reddederek beraatını istedi. 

 

‘Gazetecilik faaliyeti yürüttüğü çok açıktır ‘

 

Ardından söz alan avukatı Resul Temur, müvekkilinin gazeteci olduğuna dair basın tanıtım kartının fotokopisini mahkemeye sundu. Müvekkilinin yaptığı haberleri daha önce dava dosyasına sunduklarını kaydeden Resul, bu haberlere bakıldığında müvekkilinin gazetecilik faaliyeti yürüttüğünün açık olduğunu dile getirdi. Resul, DTK binasında çıkan bilgi ve belgelerde müvekkilinin isminin olmasının onu “örgüt üyesi” göstermeyeceğini vurgulayarak, Mardin’de haber takibi yaptığı kitlenin toplu şekilde gözaltına alınması nedeniyle müvekkilinin gözaltına alındığını hatırlattı. Resul, askerlerin köyde açılan çadırda müvekkilinin ifadesini aldıktan sonra serbest bıraktığını dile getirerek, “Yurtdışına çıkış yasağı nedeniyle müvekkilim Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nde yaşayan ailesinin yanına uzun süredir gidemiyor. Müvekkilimin ailesinin yanına gidebilmesi için adli kontrol kararının kaldırılmasını talep ediyorum” dedi.

 

Mahkeme, yurtdışına çıkış yasağını kaldırmadı 

 

İddia makamı mütalaasında, Ayşe hakkında verilen yurtdışına çıkış şeklindeki adli kontrol kararının devamına karar verilmesini talep etti. Mütalaaya karşı söz alan Resul Temur, müvekkilinin aile ile arasındaki manevi ilişkilerin zedelenmemesi için bir kez daha yurtdışına çıkış yasağının kaldırılmasını istedi. 

 

Dava ertelendi

 

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti,  varsa tevsii tahkikat taleplerini iletmek yoksa esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak üzere dava dosyasının iddia makamına gönderilmesine karar verdi. Mahkeme, Ayşe’nin davanın geldiği aşama itibariyle kaçma ve saklanma şüphesi bulunduğu gerekçesiyle yurtdışına çıkış yasağının kaldırılma talebini reddederek, bir sonraki duruşmayı 9 Kasım tarihine erteledi.

 

Ne olmuştu?

 

Ayşe, DTK’ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 26 Haziran 2020’de gözaltına alınmış daha sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.