Gizli tanığın beyanlarını esas alan mahkeme Zelal Bilgin’i tahliye etmedi

  • 12:22 8 Haziran 2021
  • Hukuk
DİYARBAKIR - Tutuklu yargılanan TJA aktivisti Zelal Bilgin’in Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk duruşması görüldü. Sadece gizli tanık beyanlarının olduğu dosyada, mahkeme heyeti kuvvetli suç şüphesi olduğu kanaatine vararak tahliye kararı vermedi. 
 
Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Zelal Bilgin'in, "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Zelal, duruşmaya tutuklu bulunduğu Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevinden Ses Görüntü ve Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken avukatları Sidar Gümüş ve Diyar Çetedir salonda hazır bulundu.
 
Mahkeme heyeti, Zelal’in daha önce yargılandığı farklı dosya ile yeni açılan dosyanın birleştirildiği kararını aktardı. 
 
‘Katıldığım eylemler şiddetten uzak eylemlerdir’
 
Daha sonra savunması alınan Zelal, Demokratik Toplum Kongresi’nde (DTK) Diyarbakır Eş Sözcüsü olarak yer aldığını söyledi. Zelal, KJA ve TJA içerisinde de aktif olarak kadına şiddete karşı, çocuk istismarının önlenmesine dönük çalışmalar yaptığını ifade ederek, “Rosa Kadın Derneği’nde şiddete maruz kalan kadınlara ilişkin çalışmalar yaptım. İçerisinde yer aldığım kurumlar örgütle ilgisi olmayan derneklerdir. Bende bu kurumlar içerisinde faaliyet yürütürken herhangi bir silahlı illegal örgütle emir ve talimat almış değilim. Katıldığım eylemlerle İlgili ayrıntılı açıklamayı yazılı savunmamda yaptım. Katıldığım eylemlerin tamamı şiddetlen uzak yasal eylemlerdir. Örgütlenme özgürlüğü kapsamında katıldığım faaliyetlerdir” dedi.
 
‘Gizli tanık beyanlarını kabul etmiyorum’
 
Gizli tanık beyanlarını kabul etmediğini söyleyen Zelal, “Verdikleri beyanlar benimle ilgili herkesin ulaşabileceği bilgilerden derlenmiştir. Ben ihraç edilmiş olmakla birlikte dosyam halen daha OHAL Komisyonunda incelenmektedir. Dolayısıyla ihracım kesinleşmemiştir. Yaptığım eylem ve faaliyetler Anayasa ve uluslararası kanunlarla koruma altına alınmış ifade özgürlüğü ve örgütlenme özgürlüğü hakkı çerçevesinde katıldığım eylem ve faaliyetlerdir. Herhangi bir kriminal olayla da ilgisi alakası yoktur” diyerek beraatını istedi.
 
İddia makamı tutukluluğun devamını istedi
 
Ardından mütalaasını mahkemeye sunan iddia makamı, gizli tanıkların verdiği beyanları hatırlatarak Zelal’in üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, tutuklulukta geçirilen süre, suçun muhakemesi kanununun 100/3 maddesinde bulunan katalog suçlardan oluşu, suçun işlendiğine ilişkin kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren deliller olduğunu öne sürüp tutukluluk halinin devamını talep etti.
 
‘Dosyada yalnızca gizli tanık beyanları var’
 
Zelal’in avukatı Sidar Gümüş mütalaaya iştirak etmediklerini söyleyerek, esas hakkında savunma yapmak için süre talebinde bulundu. Sidar, müvekkilinin 2018 yılında DTK dosyasıyla başlayan süreçten sonraki süreçte her dosya içerisinde hakkında soruşturma yapıldığını kaydetti. Sidar, “Gözaltına alınmış ve son dosyada da tutuklanmıştır. Müvekkilim sağlık personelidir. Ödediği kredisi ve geçimini temin etmek zorunda olduğu ailesi vardır. Dolayısıyla sürekli tutuklanması kendisini mağdur etmektedir. Kaldı ki müvekkil ilk dosyadan tahliye edildikten sonra herhangi bir yere kaçmamış veya kaçma girişiminde bulunmamıştır. İddia makamına göre dosya tekemmül etmiştir. Dolayısıyla karartılacak herhangi bir delil de yoktur. Dosyanın esasına bakıldığında yalnızca gizli tanık beyanları vardır. Bu beyanlar da itibar edilebilir nitelikte değildir. Biz bu nedenlerle hu aşamada müvekkilin tahliyesini talep ediyoruz” savunmasında bulundu.
 
‘Eylemler yasal zeminde olmuştur’
 
Son olarak savunmada bulunan avukat Diyar Çetedir de şunları kaydetti: “Biz esasa karşı savunma yapmak ve tevsii tahkikat taleplerimizi sunmak üzere süre talep ediyoruz. Gizli tanık beyanlarının tamamı açık kaynak araştırmalardan edinilen bilgilerden oluşturulmuş soyut beyanlardan ibarettir. Müvekkilin katıldığı eylemlerle ilgili kendisi ayrıntılı savunmasını yapmakla birlikte eylemlerin hiçbirisi illegal bir süreçte gerçekleşmemiştir. Yasal zeminde başlayıp son bulmuştur. Yaptığı basın açıklamaları tamamen legal bir faaliyettir. Bu basın açıklamalarının bir benzeri devlet yetkililerince de yapılmıştır. Müvekkilim sabit ikametgâh sahibi olduğu yapılan teknik takipte de anlaşılmakta, herhangi bir kaçma veya delil karartma ihtimali söz konusu değildir. Bu nedenle müvekkilin tahliyesini talep ediyoruz.”
 
Tutukluluğuna devam kararı
 
Mahkeme heyeti verdiği kısa aranın ardından avukatların süre isteme talebini kabul etti. Heyet, Zelal’in üzerine atılı suça dair kuvvetli suç şüphesi olduğunu iddia ederek adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı kanaatine varıp tutukluluk halinin devamına karar verdi.
 
Mahkeme heyeti bir sonraki duruşmayı 2 Eylül’e erteledi.