![](/staticfiles/news/164898/2021/06/01/823x463cc-ist-010621-marmara-aclik-grevi-izleme-heyeti-destina-yildiz-manset-2.jpg)
‘Açlık grevindeki tutsaklar psikolog ile görüştürülmeye zorlanıyor’
- 09:02 1 Haziran 2021
- Hukuk
Sena Dolar
İSTANBUL - Açlık Grevini İzleme Marmara Koordinasyonu’ndan avukat Destina Yıldız, açlık grevine giren tutsaklara disiplin cezaları verildiğini ve infaz koruma memurlarının tutsakları provoke ettiğini aktardı. Destine ayrıca Kandıra Cezaevi’nde grevde olan tutsakların eylemlerini sonlandırmaları için psikolog ile görüştürülmeye zorlandığına dikkat çekti.
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin kaldırılması ve cezaevinde yaşanan hak ihlallerinin sonlandırılması talebiyle başlatılan süresiz - dönüşümlü açlık grevi 187’nci günü geride bıraktı. Bir yandan açlık grevleri devam ederken, diğer yandan devam eden koronavirüs pandemisiyle birlikte artan ihlaller ve tutsakların sağlık haklarına erişiminin engellenmesi söz konusu.
Açlık grevlerinin devam ettiği cezaevlerinde yaşanan hukuksuzları tespit etmek ve raporlamak amacıyla kurulan Açlık Grevini İzleme Marmara Koordinasyonu, 4-10 Mayıs tarihleri arasında Marmara bölgesinde bulunan cezaevlerini ziyaret etti. Ziyaret sonrasında yayınlanan raporda farklı kurumlardan 26 avukatın 12 cezaevinde 50 tutsak ile görüşme gerçekleştirdiği ve 612 tutsağın açlık grevine girmiş olduğu bilgisi aktarıldı. Ziyaret heyetinde bulunan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Hapishane Komisyonu Eşsözcüsü Avukat Destina Yıldız gerçekleştirdikleri ziyarete ilişkin ajansımıza konuştu.
‘İnfaz koruma görevlileri açlık grevindekileri provoke ediyor’
Kandıra 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde bazı infaz koruma memurlarının açlık grevindeki tutsaklara kişisel tutum sergilediklerini belirten Destina, “Provokatör söylemler üzerinden yürüyen bir tutumlar mevcut. Silivri L Tipi Hapishanesi’nde de idare, açlık grevine girenlere, ‘Görüşün açlık grevini sonlandırın’ gibisinden psikolog ile görüştürmeye çalışıyor. Bütün hapishanelerde açlık grevine girenlere disiplin cezası veriliyor. Şu an için bazı etkinliklere katılmaktan men cezası veriliyor ancak süreç ilerledikçe her seferinde yeni disiplin cezaları verilebiliyor. Bu cezalar hücre cezasına kadar varabiliyor” ifadelerini kullandı. Destina, tüm bu ihlallerin yanı sıra dönüşüm nedeniyle açlık grevini sonlandıran tutsaklara uygun yiyecek verilmediğini belirterek, sadece 3 cezaevinde diyet yemeği verildiğini ekledi.
‘CPT’ye yazılan mektuplar engelleniyor’
Cezaevlerinde yaşanan söz konusu ihlallere karşı tutsakların ulusal ve uluslararası kurum, kuruluşlara yazılar yolladıklarını ancak engellemelerle karşılaştıklarını dile getiren Destina, “Bunların bir kısmı gönderiliyor. Özellikle uluslararası kurumlara, CPT’ye gönderilen yazılara yönelik engellemeler olabiliyor. İHD ve CİSST’e yazılan mektuplara da el konulduğu bilgisi verildi” dedi.
‘Açlık grevinin uzaması mahpuslar için risk teşkil ediyor’
İki yıl önce de aynı taleple tutsakların açlık grevine girdiğini hatırlatan Destina, şöyle konuştu: “Kısa süreli veya uzun süreli daha önce de açlık grevine girenler olmuştu. Vücutlarında zaten bundan kaynaklı bir tahribat var. Bu süreçten sonra dönüşümlü olarak tekrar açlık grevlerine başlıyorlar. Vücut çok daha fazla yıpranıyor ve biz açlık grevlerinin ne kadar süreceğini bilmiyoruz. Bunun uzaması mahpusların sağlıkları açısından çok daha riskli bir durum. Pandemi koşullarında, virüs kapma ihtimalleri var ve çok daha ağır atlatılabilecek bir süreç. Bu nedenle mahpusların taleplerinin bir an önce kabul edilmesi gerekiyor.”
‘Tutsakların talepleri kanuna aykırı değil anayasal’
Açlık grevinde olan tutsakların seslerinin duyulmasını istediklerini vurgulayan Destina, tutsakların iletişim kanallarının da bu süreçte kısıtlandığını sözlerine ekledi. Destina, “Hepimizin mahpusların sesine kulak vermesi ve talepleri konusunda daha duyarlı olması gerekiyor. Mahpusların talepleri zor, imkânsız talepler değil. Türkiye’nin anayasasında tanınan, uluslararası sözleşmelerle kendisine yüklediği sorumlulukların yerine getirilmesidir aslında. Abdullah Öcalan’ın ailesi ve avukatlarıyla görüş yapabilmesi, bağımsız bir heyetle görüşebilmesi talepleri daha önce de sağlanmış talepler. Devletten kanuna aykırı bir davranışta bulunması talep edilmiyor” diyerek kamuoyuna tutsakların taleplerini sahiplenme çağrısında bulundu.