Öğrenciler Eskişehir'den seslendi: Yusuf Tekin istifa

  • 21:29 15 Nisan 2025
  • Güncel
ESKİŞEHİR - Öğretmenlerin görev yerlerinin değişmesine tepki gösteren liseli öğrenciler, "ürkiye'nin dört bir yanında sokağa çıkan gençlik, yıllardır süregelen baskıcı ve gerici politikalara karşı güçlü bir dayanışma ördü ve iradesini ortaya koydu” dedi.  
 
Eskişehir Liseli Dayanışma Ağı, Türkiye’nin birçok kendinde “rotasyon” adı altında öğretmenlerin proje okullarındaki görevlerini değiştirmesine ilişkin Kanatlı AVM önünden Adalar’a yürüdü. “Öğretmenlerimiz yalnız değildir” pankartının açıldığı “Yusuf Tekin istifa”, “Yaşasın öğrenci dayanışması” ve “Liseliler ayakta dayanışmada” sloganlarının atıldığı yürüyüşe eğitim sendikaları ve üniversite öğrencileri de destek verdi. Yürüyüş so
nrası öğrenciler adına Deniz Şanlı açıklama yaptı. 
 
‘Öğrenciler 'Artık dur' diyerek seslerini çıkardı'
 
AKP’nin 19 Mart sonrası öğretmenlere yönelik başlattığı “sürgün ve yıldırma” politikalarına karşı bir araya geldiklerini belirten Deniz Şanlı, “Öğrenciler, yıllardır bu düzen ve gerici iktidar tarafından geleceklerinin tehdit edilmesine karşın 19 Mart'ta seçme ve seçilme hakkına yönelik saldırıyla başlayan süreçle beraber bu duruma ‘Artık dur’ diyerek seslerini çıkardılar. Türkiye'nin dört bir yanında sokağa çıkan gençlik, yıllardır süregelen baskıcı ve gerici politikalara karşı güçlü bir dayanışma ördü ve iradesini ortaya koydu” dedi.  
 
‘Okularımıza şeriatçı projelerle tarikatçılarla doldurmak istiyorlar'
 
İlerici öğretmenlerin iktidarın hamleleriyle çalıştığı okullardan “sürülerek”, işsiz bırakılarak ve hedef gösterilerek yıldırmaya çalışıldığına dikkat çeken Deniz Şanlı, şunları kaydetti: “Biz, iktidarın yaptığı bu gerici hamlenin altında neyin olduğunu gayet iyi biliyoruz: Okullarımıza, şeriatçı projelerle tarikatçıları ve cami hocalarını sokan Milli Eğitim Bakanlığı, cumhuriyetçi, laik, ilerici ve aydın öğretmenleri tasfiye ederek onların yerini tarikatçı ve cumhuriyet düşmanı hocalarla doldurmak istiyor. Liselerde bilimsel ve laik eğitimin ayaklar altına alındığı, sıra arkadaşlarımızın MESEM gibi bir projeyle güvensiz fabrikalarda çalıştırılıp iş cinayetlerinde öldürüldüğü, İslamcı vakıf ve tarikatların okullarda kol gezdiği bir tabloyla karşı karşıyayız.”