Elfazi Toral 

 

İSTANBUL - Silêmanî'de asayiş güçleri tarafından Kürt Kadın Hareketi’ne ait kurumlar ve JIN TV için içerik üreten prodüksiyon şirketine düzenlenen baskına ve kurumların kapatılmasına tepki gösteren gazeteci Nezahat Doğan, "Amaç, kadın iradesini ve Rojava kazanımlarını hedef almaktır. Kadın gazeteciler susmaz; gerçekler karanlıkta kalmayacak" dedi. 

 

Güney Kürdistan’ın Silêmanî kentinde 31 Aralık günü asayiş birimleri tarafından çeşitli kurumlara yönelik baskınlar düzenlendi. Bu baskınlar kapsamında, Kompanya Gizîngê Berbeyan adlı medya prodüksiyon şirketi basılarak faaliyetleri durduruldu ve kurum kapatıldı. Aynı gün sabah saatlerinde ise, kadın hakları savunucusu örgütlere yönelik operasyonlar dikkat çekti. Rêxirawên Jinên Azadixwaz ên Kurdistan (RJAK) bünyesindeki Niwêger Örgütü ve Merziye Örgütü merkezleri de hedef alınarak baskın düzenlendi ve ardından bu merkezlerin faaliyetlerine son verildi.

 

Bu gelişmeler, başta gazeteciler ve sivil toplum kuruluşları olmak üzere birçok çevreden tepki aldı. Gazeteci Nezahat Doğan, özellikle kadın gazetecilerin ve kadın kurumlarının hedef alındığına dair değerlendirmelerde bulundu. 

 

‘Kazanımlar yine hedefte’

 

Süleymaniye asayişi tarafından kapatılan kurumlar arasında Kürt Kadın Hareketi’ne ait kuruluşlar ve JIN TV için içerik üreten prodüksiyon şirketi de yer aldı. Bu baskın ve kapatmalara tepki gösteren gazeteci Nezahat Doğan, “Şirket, yılın son günü olan 31 Aralık’ta, asayiş güçleri ile Irak merkezi hükümeti, Kürdistan Bölgesel Hükümeti ve bölgesel asayiş kurumlarının iş birliğiyle kapatıldı” dedi. Kurumun hiçbir resmi bildirim ya da yasal tutanak sunulmadan kapatıldığına dikkat çeken Nezahat Doğan, kapatma sırasında prodüksiyon çalışanlarına yönelik kötü muameleye vurgu yaptı. Nezahat Doğan, “Hiçbir tutanak gerekçe gösterilmeden çalışanlar dışarı çıkarılarak ‘Artık burada iş yapamazsınız’ deniliyor. Kimlerin eli var burada? Bu, bir korkutma, sindirme ve gerçeklerin karartılmasıdır. Bölgede yedi yıldır faaliyet yürüten prodüksiyon şirketinin, kadınların sesi ve rengi olarak faaliyet gösteren bir kurumun kapatılması, kadınların ve kazanımlarının yine hedefte olduğunu gösteriyor” ifadelerini kullandı.

 

‘Bu mücadele sekteye uğratılamaz’

 

Bu saldırıların ve baskınların amacına dikkat çeken gazeteci Nezahat Doğan, “Amaç, Rojava kazanımlarını, kadın iradesini ve kadın gazetecileri hedef alarak bu yükselen iradeyi sekteye uğratmaktır” dedi. JIN TV’yi hedef almanın kadın mücadelesini hedef almak anlamına geldiğini belirten Nezahat Doğan, “Egemenlerin yürüttüğü çatışma ve şiddet savaşları öncelikle kadınları, çocukları ve sivilleri hedef alıyor. Bu hedefin başında ise kadın mücadelesi yürüten kurumlar, basın organları ve gazeteciler yer alıyor. Çünkü gerçeklerin peşinde koşan, görünmeyeni gösteren yayıncılık anlayışı sistemlerin ve devletlerin hedefi haline geliyor. Dünyada ‘Jin, Jiyan, Azadî’ felsefesinin yükseldiği bir yerde kadınların iradesi kırılamaz. Ortak dilin kadın olmak olduğu bir yerde, dil, din, ırk fark etmeksizin tek amaç, kadınların özgürleşmesi ve özgür bir toplum yaratma mücadelesidir. Bu mücadele sekteye uğratılamaz.

 

‘Gazeteciler her daim gerçeği görür’

 

Kadın gazeteciler susmaz; kalemleri yazar, korkmaz ve gözleri her daim gerçeği görür. Kadınları Afganistan karanlığına hapsetmek isteyen, ortaçağ zihniyetini dayatan sisteme karşı kadınlar yaşamın her alanında mücadele etmeye devam ediyor. Kadınlar, sisteme karşı nerede ve hangi alanda olursa olsun, ortak mücadeleyi ve amasız, fakatsız bir arada olmayı bilir. Bu baskılar ve şiddet karşısında en güçlü yanıt, yan yana durarak, ses yükselterek ve birlikte güçlenerek verilir” ifadelerini kullandı.

 

‘Saldırıyı kınıyoruz ve sesimizi yükseltiyoruz’ 

 

Özgür Basın ve Kürt basınının, gerçekleri ve hakikati kadrajlarına yansıttığı için hedef alındığını belirten gazeteci Nezahat Doğan, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Özgür Basın, ne kadar hedefte olursa olsun, bir o kadar da direniş ve onurlu mesleğine sahip çıkan bir iradeye sahiptir. Gerçekler karanlıkta kalmayacak ve mutlaka deşifre edilecektir. Yapılan bu saldırıyı kınıyor ve sesimizi daha güçlü bir şekilde yükseltiyoruz.”