Özgürlük perspektifi: Kadının Toplumsal Sözleşmesi geliştirilmeli

  • 09:01 7 Mart 2025
  • Güncel
   
HABER MERKEZİ - 8 Mart etkinlikleri ile kadınlar özgürlük mücadelesini yükseltirken PKK Lideri Abdullah Öcalan, özgürlük yolunda Kadının Toplumsal Sözleşmesi perspektifine neden ihtiyaç olduğuna dikkat çekiyor.
 
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü etkinliklerinin startı verildi. Kadınlar özgürlük mücadelesini yükseltmek için her yerde alanlarda seslerini yükseltiyor. Kadınların özgürlük mücadelesi için PKK Lideri Abdullah Öcalan perspektifleri ön açıcı. Abdullah Öcalan’ın İmralı Adası’nda ağır tecrit koşulları altında sunduğu perspektifler güncelliğini koruyor. 
 
Mart 2003 tarihinde Abdullah Öcalan’ın kadınların mücadelesine ilişkin yaptığı değerlendirme Toplumsal Sözleşme’ye işaret ediyor. 
 
Kadının Özgür Toplumsal Sözleşmesi
 
21’inci yüz yılda geliştirilecek bir toplumsal sözleşmenin çerçevesinin nasıl olacağını ortaya koyan Abdullah Öcalan, “Kendileri kadının toplumsal sözleşmesini 21. yüzyıl kadın özgürlük manifestosu niteliğinde oluşturmalılar. Nasıl ki J.J Rousseau’nun Toplumsal Sözleşmesi varsa, kadının da özgür toplumsal sözleşmesi ya da kadının toplumsal sözleşmesi şeklinde bir kitabını oluşturmalıdırlar. Bu konu sadece Kürt ve Türk kadınları için değil, bütün dünya kadınları içindir. Kadın özgür toplum sözleşmesi geniş bir çalışmanın ürünü olmalıdır. Bu, evrensel ve uluslararası bir öze sahiptir. Kadın hareketi çevre hareketi ile birleşmelidir. Çocuk ve çevre sözleşmesi BM tarafından yayınlandı. Kadın  hareketi bunlarla birleşmelidir. Özellikle neolitik toplumdan itibaren dokumayı, tarımı, bitkiyi ve köyleşmeyi kadın geliştirmiştir. Sınıflı toplum uygarlığının gelişimiyle bunlar kadının elinden alınmıştır. Rahip devlet anlayışından kadınlar üzerinde tanrıların egemenliği adı altında kral rahiplerin ince tahakkümü kurulmuştur. Bir tanrı-kral, kadınlardan yüz tanesini hizmetine alıyor. Öldüğü zaman canlı canlı cennete götürüyorum diye bunları toprağa gömüyor. Özgür toplum sözleşmesini yapabilirler. Beş on yıl böyle yaşayabilirler. Bir şey olmaz. Bu süre içerisinde ideolojik politik çalışmalarını yürütürler. Toplum özgürlük sözleşmesini yakalayana kadar bu devam eder” diyor.  
 
Kadın olağanüstü güçtür
 
Neolitik toplum Verimli Hilal denilen bugünkü Kürdistan coğrafyasında oluşuyor. Sümerlerin kurnaz tanrısı Enki, tam despot değil, yarı bilgi ve yarım kurucu atayı temsil ediyor. Bugünkü nine, ana isimleri Ninhursag ve İnanna’dan geliyor. Fırsatım olsaydı ‘Tanrı ve tanrıçanın başına neler geldi’ diye yazmak isterdim. Tanrı ve tanrıçanın başına neler geldiğini kızlar yazabilirler. Kızlara bunları verebilirsiniz. Toprak kültürünü yaratan kadındır. Kadın, olağanüstü bir güçtür. Ana kültürünün bu kadar güçlü olmasının nedeni buradan gelir. Rahiplerin romanını yazmak çok ilginç. Bugünkü üç kutsal kitap mitolojinin kötü bir taklidi ve versiyonudur. İyi çözmek gerekiyor. Bizimle yakından ilgilidir. 
 
Kadın özgürlüğü tüm özgürlüklerin temelidir
 
Kadınlar için özgürlüğün önemine dikkat çeken Abdullah Öcalan, şöyle diyor: “Ya özgürlük ya ölüm! Kadın özgürlüğü bütün özgürlüklerin temelidir; toplumsal özgürlüklerin temelidir. Kadın köleliği de bütün köleliklerin temelidir. Bunu kabul ediyor musunuz, etmiyor musunuz? Özgürleşmeyi kabul edenler mücadeleyi bu temelde göze almalılar. Toplumun bütün özgürlüklerinin temeli kadın özgürlüğünden geçer. Sınıfsal, etnik ve dinsel kurtuluşun özüdür. Ben böyle bakıyorum. Öyle anlaşılıyor ki erkeğin gasp ettiği beyniniz ve yüreğiniz var. Ruhunuzdaki ve beyninizdeki egemenliği silmeye cesaretiniz var mı, yok mu? Kendi içinizdeki erkek egemenliğini yıkmaya varsanız tutarlı olacaksınız. 
 
Özgür kadın kimdir?
 
Kadına bir araştırma konusu vereceğim. Özgür kadın kimdir ve nasıl yaşamalıdır? Kölelik ve özgürlük olayına yaklaşımı eleştirel ve özeleştirisel olarak ele alacaklar. Genelde ve bizim özgülümüzde nasıl yaşandı? Benim konuşmalarım var, savunmalarım var. Tabii kadın konusunda literatür de taranmalı. En çok da kendi mücadelelerini tanımlayacaklar. Bu hayati bir konudur. Avrupa’da birinci, ikinci ve üçüncü feminist hareketler var. Son iki yüzyılın en önemli mücadelesidir. Ortadoğu’da kadın ölüdür. Yaşamı bir tavuk, bir inek yaşamı değerindedir. Yiğit yaşanılması için kadın ve yaşam olayını köklü ele almalılar. Bu iç içedir.”