
10 Ekim duruşmasında DAİŞ propagandası!
- 17:15 19 Mart 2021
- Hukuk
ANKARA - Gar Katliamı’nın görülen 10’uncu duruşmasında mahkeme başkanı tanıkların dinlenmesine karar vererek duruşmayı 9 Haziran’a erteledi. Duruşmada sanık avukatının DAİŞ ideolojisini savunarak demokrasi ve devrim mücadelesi yürütenleri hedef alması tepki ile karşılandı.
Ankara'da Gar Meydanı’nda 10 Ekim 2015 tarihinde DAİŞ tarafından yapılan katliama ilişkin açılan ve sonrasında firari sanıklar yönünden tefrik edilen davanın 10’uncu duruşması Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
10 Mart’ta görülen davanın 9’uncu duruşmasında mahkeme başkanının “adalet istiyoruz” diyen bir aileyi hedef almasının ardından duruşma salonunu terk etmiş, avukat ve katılımcılar ise duruma tepki göstermişti. Bunun üzerine bugün görülen duruşmaya ailelerin yanı sıra çok sayıda avukat, milletvekilleri ile sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. Duruşmayı birçok gazeteci takip etti.
"İnsanlığa karşı suç" kapsamında tutuklu yargılanan fail Erman Ekici duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Duruşmadan önce tehdit başladı
Duruşma başlamadan önce Mahkeme Başkanı bir önceki duruşmayı hatırlatarak, izinsiz söz alanların kimliklerinin tespit edilerek bundan sonraki duruşmalara katılmasına izin verilmeyeceği yönünde ailelere tehditte bulundu. Ardından duruşma kimlik tespiti ile başladı.
Ankara Barosu ile kapatılan 10 Ekim-Der yerine kurulan 10 Ekim Barış Derneği davaya katılma taleplerini heyete sundu.
Tanık dinlendi
Duruşma, avukat Eylem Sarıoğlu'nun tanık Büşra Şahin'e teşhis etmesi için fotoğraf göstermesiyle devam etti. Tanık gösterilen fotoğraflardan yalnızca ölen eşi DAİŞ üyesi Muhammed Zana Alkan'ı teşhis etti. Avukatın sorularıyla duruşmaya devam edildi.
Avukat talepleri
Avukat İlke Işık, bir önceki duruşmada yaşanan gerginliği anımsatarak, katliamın tüm gerçeklikleriyle aydınlatılması ve firari sanıkların yakalanmasını talep etti.
Türkiye tarihinde ilk defa insanlığa karşı suçtan yargılama yapıldığına dikkat çeken avukat Senem Doğanoğlu, sanık Erman Ekici ve bütün sanıkların insanlığa karşı suçtan yargılanması gerektiğini talep etti.
Sanıkların bir yandan aranırken bir yandan ise takipte olduklarının altını çizen Avukat Gülşah Kaya, İstihbarat Daire Başkanlığ’ından tutanak istenmesini talep etti. İstihbarat Daire Projesi’ni (İDP) hatırlatan Gülşah, her sanığın orada bir numarası olduğunu ve bu projeden derli toplu bilgilerin elde edilebileceği için bilgilerin getirilmesini talep etti.
Avukat Dilan Ateş ise sanıkların iletişimlerinin kovuşturulmasının genişletilmesini talep etti. Firari sanıkların iletişim bilgilerinin araştırılmasını ve kimin hangi hattı kullandığının tespit edilmesini talep etti.
Yüz tanıma sisteminin çalıştırılması talebi
Avukat Murat Kemal Gündüz de firari sanıklar hakkındaki tüm bilgi ve belgelerinin getirilmesini, tespit edilen kimliklerin 2015’te Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından sorgulanıp sorgulanmadığı ve hastane girişlerinin yapılıp yapılmadığını öğrenmek istediklerini, Merve Dündar ve Serpil Dere'nin tanık olarak dinlenmesini, Suriye’den dönen sanık eşleri hakkında hangi işlemlerin yapıldığını öğrenmek istediklerini ve yüz tanıma sisteminin çalıştırılmasını ve sonuçlarının bildirilmesini talep etti.
İslami propaganda
Savunmasını yapan sanık Erman Ekici üzerine atılı suçlamaları reddederek, salonu tahrik eden söylemlerde bulunarak, demokrasi mücadelesi yürütenleri hedef aldı. Sanık, savunmanın dışına çıkarak İslami propaganda yapmaya başladı.
Sanık avukatı salonu provoke etti
Ardından söz alan sanık avukatı Heyyam Fidan ise DAİŞ ideolojisini benimseyenlerin suçlu sayılamayacağını savunarak, propaganda yaptı. Deniz Gezmiş ve Che Guevara gibi dünyada sembol haline gelen isimleri hedef alan Heyyam, büyük bir tepki ile karşılaştı. Salonu provake eden ve savunma dışı iddialarda bulunan Heyyam PKK Lideri Abdullah Öcalan ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “insanlığa karşı suç”tan yargılanması gerektiğini ifade ederek, HDP'nin kapatılması istemiyle açılan iddianameye değindi. Katılımcılar ile müdafii avukatlar Heyyam'ın sözlerini büyük bir tepki ile karşılarken, heyet başkanına müdahalede bulunması yönünde talepte bulundu.
Başkandan ikinci tehdit
Mahkeme başkanı, sanık avukatının sözlerine müdahale etmek yerine katılımcılara tehditte bulunarak, “Bir daha müdahale edilirse avukatlar dışında kimsenin duruşmaya alınmasına izin vermeyeceğim” dedi.
Ardından iddia makamı, müşteki avukatlarının taleplerinin kabulü, sanık avukatının taleplerinin reddi ve sanık Erman Ekici'nin tutukluluğunun devamı yönündeki mütaalasını verdi.
Tutukluluğun devamına karar verildi
Ara kararını açıklayan mahkeme başkanı, firari sanıklar yönünden yakalama emrinin devamına, MASAK'tan sanıklara ilişkin talep edilen mali raporların getirilmesi için tekrar müzekkere yazılmasına, cevap verilmediği taktirde suç duyurusunda bulunulmasına, 10 Ekim Barış Derneği’nin katılan talebinin kabul edip edilmemesi hususunda resmi dernek olup olmadığının araştırılmasına, Merve Dündar, Serpil Dere ve Hülya'nın tanık olarak dinlenmesine ve sanık Erman Ekici'nin tutukluluk halinin devamına karar verdi.
DAİŞ’lilerin teşhisine yönelik fotoğraf albümünün incelenmesi talebinin reddine karar veren mahkeme başkanı duruşmayı 9 Haziran tarihine erteledi.
‘Bu dava yeni başlıyor’
Duruşma sonrası 10 Ekim Barış Derneği Başkanı Mehtap Sakinci, çok sayıda aile ile birlikte adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Hukuk açısından garabet denilebilecek bir duruşma geçirdiklerini kaydeden Mehtap, mahkeme heyetinin değiştiğini hatırlattı. İki salonu doldurduklarını belirten Mehtap, “Salon, ilk günkü kadar taleplerini ileten insanlarla doluydu. Bu davanın nasıl sahiplenildiğini ve unutulmadığını gördük. Duruşmada tanık olarak dinlenen Büşra Şahin, önceki tanıklar gibi 3 maymunu oynadı. Mahkemenin verdiği ara karar doğrultusunda önümüzdeki celse 3 tanık daha dinlenilecek. Bu önemli bir karar. Biz olduğumuz sürece bu dava bitmeyecek, bu dava yeni başlıyor" sözlerine yer verdi.
Açıklama, "10 Ekimi unutma unutturma" sloganıyla sona erdi.