Savcı ‘meşru müdafaa yok’ diyerek Gülşen’e ceza istedi

  • 12:36 3 Şubat 2021
  • Hukuk
İSTANBUL - Sistematik şiddete karşı kendini koruyan Gülşen Bilgi’nin yargılandığı duruşmada iddia makamı meşru müdafaa hükümlerinin oluşmadığını savunarak ceza talep etti.
 
İstanbul Sancaktepe’de sistematik şiddet gördüğü Vedat Bilgi’yi  özsavunmasını kullanarak öldüren Gülşen Bilgi’nin yargılandığı davanın ikinci duruşması görüldü. İstanbul Anadolu Adliyesi’nde görülen davaya tutuklu yargılanan Gülşen, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşma salonuna sadece taraf avukatları ve Gülşen’in ailesi alınırken, Mor Dayanışma üyeleri ise salona alınmadı.  
 
Savcı ‘meşru müdafaa yok’ dedi
 
Mahkemede mütalaasını sunan iddia makamı işlenen suçun meşru müdafaa olmadığını savunarak, Gülşen’in “kasten öldürme” suçundan cezalandırılmasını talep etti. Savcı ayrıca cezada haksız tahrikin göz önünde bulundurularak indirim uygulanmasını istedi.
 
Duruşma ertelendi
 
Mahkeme heyeti Gülşen’in tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı 15 Nisan’a erteledi.
 
Ne olmuştu?
 
İstanbul Sancaktepe’de yaşayan Gülşen Bilgi, sistematik şiddet gördüğü evli olduğu Vedat Bilgi’yi 15 Temmuz 2020 günü özsavunma hakkını kullanarak öldürdü. Gözaltına alınan Gülşen, “Kasten öldürme” suçundan tutuklandı. Gülşen hakkında hazırlanan iddianamede “Kasten öldürme” suçundan 30 yıla kadar hapsi istendi. Gülşen’in ilk duruşması ise 7 Aralık’ta görüldü.
 
Geçtiğimiz günlerde kamuoyuna Mor Dayanışma aracılığıyla tutuklu bulunduğu Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nden mektup yollayan Gülşen, maruz kaldığı sistematik şiddeti anlattı. Gülşen mektubunda şunları ifade etmişti: "15 yıl boyunca dövüldüm sövüldüm. Şiddet gördüm ve aldatıldım. Her defasında 3 kız evladımın hatırına ve arkamda kimse olmadığı için affettim. Çalıştım çabaladım okullara koştum ve temizliğe gittim. Merdiven sildim, asla utanmadım yine olsa yine yaparım. Kocam olacak şahıs buralardan kazandığım parayı bile elimden aldı. Her defasında yine şiddet yine aşağılanma. 3 kız evladımın yanında defalarca buna maruz kaldım. 15 Temmuz 2020 tarihinde yaşamış olduğumuz olayda ben de günahsız yere katledilen kadınlardan biri olabilirdim. Tek suçum yine fiziksel şiddet esnasında kendimi savunmak.
 
Sevgili kız kardeşlerim, sivil toplum örgütleri, kadın platformlarından bana maddi ve manevi yardımlarınızı bekliyorum. Biliyorum ki yalnız değilim. Lütfen desteklerinizi benden esirgemeyin. 2 Şubat tarihinde ikinci duruşmam olacak. Lütfen yanımda olduğunuzu bana hissettirin."