Dilan’ı katleden Halil İbrahim Sert ‘delil karartmaktan’ da yargılanacak

  • 09:03 22 Ekim 2020
  • Hukuk
VAN - Edremit ilçesinde Dilan Toptaş’ı katleden, ancak olayın kaza olduğunu öne süren Halil İbrahim Sert hakkında hazırlanan iddianame tamamlandı. Sanığın, suçu üstünden atmak için yaşamın olağan akışına aykırı beyanlarda bulunduğu vurgulanan iddianamede, sanığın “kasten öldürme” ve “delil karartma” suçlarından yargılanması istendi.
 
Van’ın Edremit ilçesinde 29 Ağustos’ta Halil İbrahim Sert, bulundukları araçta Dilan Toptaş’ı ateşli silahla katlettikten sonra trafik kazası gerçekleştirmişti. Dilan’ı katlettikten sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklanan fail hakkında Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianame Van 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
 
Hazırlanan iddianamede, Dilan hakkında Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi’nde hazırlanan ön otopsi raporunda Dilan’ın “hayati tehlike arz edecek şekilde yaralandığı”, Halil İbrahim Sert’in ise üzerinde bulunan kıyafetlerde kan izi olduğu ve kafa bölgesinden hafif derecede ve hayati tehlike arz etmeyecek şekilde yaralandığı belirtildi. 
 
Sanıktan çelişkili ifadeler
 
Van T Tipi Kapalı Cezaevi’nde gardiyan olan sanık Halil İbrahim Sert’in, olay tarihinden bir gün sonra Van Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan ifadesine yer verilen iddianamede, sanığın, Dilan’ı tesadüfen gördüğünü öne sürdüğü yer aldı. Dilan’ın silahla uğraşırken kendisini vurduğunu iddia eden sanık ifadesinde, Dilan’ı sosyal medyadan engellediğini söylemiş olsa da tanık beyanları tam tersine işaret etti.
 
Dilan’ın arkadaşları verdikleri ifade, “sanığın kendisini astsubay olarak tanıttığını, Dilan’a birçok kez arkadaşlık isteği gönderdiğini ancak Dilan’ın kabul etmediğini, bu tarihten sonra 21 veya 22 Ekim 2018 tarihinde Halil İbrahim'in Van'dan Ardahan'a giderken ilk yol kontrolünde kendisini astsubay olarak tanıtarak otobüsten indirdiğini, sonrasında otobüsün aşağısında ‘ben sizi swarmdan ekleyen Halil İbrahim’ dediğini anlatması üzerine öğrendiklerini” beyan etti.
 
Dilan’ın ailesi şikayetçi oldu
 
İddianamede ifadeleri yer alan aile bireylerinin anlatımları ise sanığın ifadeleri ile çelişen nitelikte. Dilan’ın yakınları verdikleri ifadelerde, Dilan’ın 3 buçuk-4 yıldır Ardahan Devlet Hastanesi’nde ebe olarak çalıştığını, Dilan'ın silahı kurcalamasına sebep olacak silah merakı olmadığını” vurgulayarak, sanıktan şikayetçi oldu.
 
Parmak ve avuç izi sanığa ait
 
İddianamede şunlar belirtildi: “28/08/2020 tarihinde ateşli silah yaralanması sonrası vefat ettiği bildirilen Dilan Toptaş'ın ölüm sebebinin ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı çoklu kafatası ve kubbe kemik kırıklarıyla birlikte beyin doku harabiyeti neticesinde olduğu kanaatinin ölüm sebebi olarak beyan edildiği, Dosya kapsamında bulunan Dilan Toptaş'a ait Telefon İnceleme Tutanağı’na göre; şüpheli Halil İbrahim Sert ile olay tarihinde saat 16.43 sıralarında görüşme yapıldığı, whatsapp üzerinden yapılan görüşmelerde şüphelinin maktule ‘istersen Edremit’te in ben alayım seni’ dediğini ve konum atarak ‘ahanda buradan’ şeklinde mesaj attığı yönünde tutanak tanzim edildiği ve bahse konu kovanın alınan uzmanlık raporuna göre olayda kullanılan silahtan atıldığının raporlandığı, olay yerinden muhtelif malzemeler üzerinden alınan parmak izlerinden 22 adet parmak izinin mukayeseye elverişsiz olduğu, mukayeseye elverişli 5 adet parmak izinin ve 1 adet avuç içi izinin şüpheli ile aynı olduğunun tespit edildiği.”
 
İddianame kabul edildi
 
Sanık hakkında hazırlanan iddianamede şunlara işaret edildi: "…Tanık beyanlarına göre kazadan sonra şüphelinin üzerinde herhangi bir kan olmadığı, maktulün üzerinde bulunan kanları kendi yüzüne, kıyafetine, göğüs bölgesine sürdüğünü, silahı da kadının eline ve aracın içerisine sürdüğünü, olay yerine intikal eden şahısları oyalamaya yönelik olarak kadınla aralarındaki yakınlık konusunda farklı beyanlarda bulunduğu, olay yerine intikal eden şahısları oyalamaya yönelik olarak kadınla aralarındaki yakınlık konusunda farklı beyanlarda bulunduğu, yine kendisinde herhangi bir yaralanmama olmamasına rağmen kendisine zarar verdiği, olay yerinin bütünlüğünü ve delil durumunu bozmak, delilleri karartmak amacıyla boş kovanı araç içerisinden alarak uzak bir yere attığı, bu durumların olay yeri inceleme raporu ve fotoğraflarıyla da uyumlu olduğu, şüphelinin beyanlarının suçtan kurtulmaya yönelik olarak değerlendirildiği, maktulün silahla yaralanmasında giriş ve çıkış delikleri dikkate alındığında olayın şüphelinin beyan ettiği şekilde gerçekleşmiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve mümkün olmadığı, şüphelinin olay tarihinde bilinmeyen bir sebepten dolayı kendisine ait olan, görevi gereği taşıma ve bulundurma yetkisi bulunan tabancası ile maktulü vurarak ölümüne sebebiyet vermesi şeklinde gerçekleşen eylemlerinin TCK'nın 81/1 maddesinde tanımlanan Kasten Öldürme suçunu oluşturduğu, şüphelinin öldürme eylemi sırasında kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullandığı anlaşıldığından TCK'nın 266. maddesi gereği cezasında artırım yapılması gerektiği, şüpheli hakkında kamu davası açmaya yeterli delil bulunduğu anlaşılmakla, Delillerin tayin ve takdiri Mahkemenize ait olmak üzere, şüphelinin yargılamasının Mahkemenizce yapılarak üzerine atılı ve yukarıda gösterilen sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, şüpheli hakkında 5237 sayılı Kanunun 53. maddesinde belirtilen güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına, kamu adına iddia ve talep olunur.”
 
Van Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianame Van 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Dosya kapsamında “kasten insan öldürmek” ve “olay yerinde delilleri karatmak” suçlamalarıyla yargılanacak olan sanık, Şubat 2021’de hakim karşısına çıkacak.