Hasta tutsaklar için çağrı: Bir an önce serbest bırakılmalılar

  • 14:09 11 Ocak 2025
  • Güncel
İSTANBUL /ANKARA - İstanbul ve Ankara'da hasta tutsaklar için yapılan açıklamalarda, hasta tutsakların tedavi hakkının engellenmesi, ertelemelerle tutsakların yaşamlarının tehlikeye atıldığına dikkat çekilerek, tutsakların bir an önce serbest bırakılması istendi. 
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, her hafta düzenledikleri “F Oturması” eyleminin 668’incisini Beyoğlu’nda bulunan dernek binası önünde gerçekleştirdi. Bu haftaki eylemde, halen Elazığ Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan hasta tutsak ve aynı zamanda Barış Annesi olan Besra Erol’un durumuna dikkat çekildi. “Tedavi haktır, engellenemez” ve “Hasta mahpus Besra bırakılsın” pankartlarının açıldığı eylemde sık sık, “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın” ve “Tecrit öldürür, dayanışma yaşatır” sloganları atıldı. Eyleme çok sayıda hak savunucusu katıldı.  Eylemde bu haftaki basın metnini İHD Ankara Hapishane Komisyonu Temsilcisi Kezban Kalın okudu.
 
Bu haftaki eylemde Elazığ Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan hasta tutsak Besra Erol’un durumunu paylaşan Kezban Kalın, “Besra Erol’un tespit edilen ve kanser riski taşıyan tiroit nodüllerinin yanında bel fıtığı, kasık fıtığı, siyatik, guatr, yüksek tansiyon ve yüksek göz tansiyonu hastalıkları bulunmaktadır. Besra Erol, bel fıtığı nedeniyle üç defa ameliyat geçirmesine rağmen sürekli ağrı çekmekte, yürümekte zorlanmakta ve tansiyona bağlı olarak görme yeteneğini kaybetme riskiyle karşı karşıya bulunmaktadır” ifadelerini kullandı. 
 
Besra Erol’un tutuklanma süreci ve sağlık durumu
 
Besra Erol’un, Suruç Katliamı’nda yaşamını yitiren oğlu Evrim Deniz Erol’un mezarı başında yaptığı konuşması nedeniyle “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla tutuklandığını belirten Kezban Kalın, “7 yıl 5 ay hapis cezasına çarptırılan Besra Erol, 6 yıldır hapishanede tutulmaktadır. Sağlık sorunları nedeniyle tahliye edilmesi gerekirken bu hakkı elinden alınmış ve cezasının infazını tamamlamış olmasına rağmen tahliyesi 6 ay uzatılmıştır. Bu süreçte, hastalıklarının gerektirdiği tedavi ve bakımdan mahrum bırakılarak sağlığı ve yaşamı kasıtlı olarak tehlikeye atılmıştır” dedi. 
 
‘Annemin cezaevinden çıkması gerekiyor’
 
Besra Erol’un oğlu tarafından İHD Hapishane Komisyonu’na yapılan açıklamayı paylaşan Kezban Kalın, şu ifadeleri kullandı: “Annem 6 yıldır hapiste ve şu ana kadar 3 defa bel fıtığı, 2 defa kasık fıtığı ameliyatı oldu. 2 defa göz anjiyosu yapıldı ve yine acilen göz ameliyatı olması gerekiyor. Aynı zamanda guatr hastası ve tiroit nodülleri tespit edilmiş durumda. Kanser riski de taşıdığı ifade ediliyor. Annem cezasını tamamladı ama serbest bırakılmadı. Önce 1 yıl süreyle tahliyesinin engellendiğini öğrendik. Ancak avukatımızın itirazı üzerine bu süre 6 aya düşürüldü.
 
Fakat annemin sağlık sorunları ve cezaevinin koşulları göz önünde bulundurulduğunda, tedavi sürecinin bir an önce başlaması ve doğru bir tedavi alabilmesi için derhal serbest bırakılması gerekiyor. Eğer serbest bırakılmazsa hem boğazındaki nodüller hem de gözlerindeki problemler tedavi edilemeyecek ve 6 ay sonra tedavi için çok geç olabilir. Annem bir Barış Annesi’dir ve 6 yıldır cezaevindedir. Barışa ve adalete olan inancımızın zedelenmesini istemiyoruz. Annemin cezaevinde tutulduğu her saniye sağlığında ağır tahribat yaratmaktadır. Derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz.”
 
‘Hasta tutsaklar serbest bırakılsın’
 
Kezban Kalın, hasta tutsakların sağlık ve yaşam haklarının korunmasının devlete ait bir sorumluluk olduğunu vurgulayarak açıklamasını şöyle sürdürdü: “Barış Anneleri ve hasta tutsaklar, sağlık ve yaşam hakları için mücadele etmektedir. Besra Erol’un durumu yalnızca bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda bir insan hakları meselesidir. Tedavi hakkının engellenmesi, hukuksuz ertelemeler ve hasta tutukluların yaşamlarını tehlikeye atan cezaevi koşulları kabul edilemez.”
 
Eylem,  sık sık “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın” ve “Tedavi haktır, engellenemez” sloganlarıyla son buldu.
 
Ankara 
 
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 540’ıncı hafta düzenledikleri basın açıklamasında, Kırşehir Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsaklardan Hamdullah Aydemir’in durumunu aktardı. 
 
Basın açıklamasını okuyan İnsan Hakları Derneği (İHD)  Eş Genel Başkanı Nuray Çevirmen, 2015 yılından beri tutulan Hamdullah Aydemir’in 2020 yılında Bafra T Tipi Cezaevi’nden Diyarbakır 1 Nolu T Tipi Cezaevi’ne getirilirken, Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulduğu gece darp edilerek kaburgaları kırıldığı bilgisini paylaştı.
 
'Hastane sevkleri keyfi olarak ihmal edildi'
 
2023 yılından beri mesane kanseri teşhisi konulan Hamdullah Aydemir’in tedavisinin yapılmadığına dikkat çeken Nuray Çevirmen, “Elazığ’da hastanede yatarken Kırşehir Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’ne sevki edildi. Burada da kanser hastalığı için defalarca kendisi ve avukat aracılığı ile müracaat ettiği halde hastaneye götürülmemiştir. 20 Haziran 2023 tarihinde Kayseri Erciyes Üniversitesi Hastanesi’ne götürüldü ve burada da bir kapalı ameliyat daha gerçekleştirildi. Kayseri’de bu hastanenin yetersiz olduğu ve Ankara’da açık ameliyat gerektiği söylenip Kırşehir Yüksek Güvenlikli Hapishaneye geri gönderildi” dedi. 
 
‘Bir an önce tahliye edilmeli’
 
Ardından sözlerine devam eden Nuray Çevirmen, Hamdulah Aydemir’in geçirmiş olduğu ameliyat ve ağır hastalıklarından kaynaklı olarak hapishanede kalabilmesinin mümkün olmadığını ifade ederek, bir an önce tahliye edilmesini talep ettiklerini söyledi.