Devrim Demir: Darbeci tutuma son verilmeli!
- 09:05 12 Ocak 2025
- Güncel
AMED - Akdeniz Belediyesi Eşbaşkanlarının gözaltına alınmasına tepki gösteren Devrim Demir, iktidarın darbeci ve inkarcı tutumuna derhal son vermesi gerektiğini söyledi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Mersin Akdeniz Belediyesi eşbaşkanları Nuriye Arslan Hoşyar Sarıyıldız ile bazı belediye meclis üyelerinin gözaltına alınmasına dönük tepkiler sürüyor. Eşbaşkanlar ve belediye meclis üyeleri 10 Ocak tarihinde sabahın erken saatlerinde gözaltına alınmıştı.
Yerine kayyım atanan Mêrdîn Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Devrim Demir, Akdeniz Belediyesi’nin ablukaya alınması ve belediye eşbaşkanlarının gözaltına alınmasına tepki gösterdi.
‘Halkların iradesine dönük darbe’
Devrim Demir, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeler ve daha sonrasında bunun siyasi partiler ile görüşülmesinin yanı sıra bu politikaların “çelişkili” davranışlar olduğunda dikkat çekerek, “Çözüm tartışmalarının yürütüldüğü bu süreçte devletin bir rejim haline dönüştürdüğü bu politikalarına devam etmesi tam anlamıyla bir ciddiyetsizliktir. Bir yandan yeni bir sürecin başlıyor olması havasını yaratacaksın, insanlar bu anlamdan heyecan duymaya başlayacak, hayal kurmaya başlayacak bir yandan da halkın iradesine saldırı biçimi olan kayyım politikalarına devam edeceksin. Bu çok derin bir çelişki ve asla kabul edilir ve anlaşılır bir tarafı yok. Biz yıllardır ifade ediyoruz, kayyım uygulamalarını doğrudan Kürt halkının ve yine seçim yerellerimizdeki bütün halkların iradesine dönük bir darbe olduğunu bir gasp olduğunu ifade etmeye devam edeceğiz” dedi.
‘Darbeci tutuma derhal son verilmeli’
İktidarın bu pratiklerinin Türkiye siyasetinde “itibar kaybı” oluşturduğuna dikkat çeken Devrim Demir, “İktidarın bunu görmesi ve bu darbeci, inkarcı tutumuna derhal son vermesi gerekiyor. Halkın iradesini görmesi, tanıması ve saygı duyması gerekiyor. Buna karşı cevap çok net, halkın iradesi asla ve asla kayyım rejimiyle susturulamaz. Defalarca denendi asla sonuç alınamadı ve alınamayacak ama bu sürecin yükünün tamamen meselenin muhatabı olan Kürt halkının omuzlarına da bırakılmaması gerekiyor. Bugün kayyım meselesi bütün toplumu ilgilendiren bir sorundur. O nedenle buna karşı toplumun bütün kesimlerine yayılması gerekiyor. Bütün sivil toplum örgütleri, demokratik kitle örgütleri, siyasi partiler, toplumun tüm kesimlerinin bu hak gaspına karşı ortak bir tutum geliştirmesi, ortak bir mücadele hattını oluşturması ve buna dair tepkisini ortaya koyması gerekiyor. Ancak bu şekilde gaspçı politikalara ‘dur’ demek mümkün olabilir. Mücadelenin ortaklaşması, büyütülmesi çok değerli olacaktır” çağrısında bulundu.