Hêvîdar Êzidxan

 

ŞENGAL - Êzidîlerin 2014 yılından 3 yıl sonra tekrar KDP’nin ihaneti ile yüz yüze kaldığını, bugün de KDP’nin Şengal’e girmeye çalıştığını söyleyen TAJÊ üyesi Kinê Xidir,  “Dünya yıkılsa KDP Şengal’e giremez” sözleriyle izin vermeyeceklerini vurguladı. Kinê, fermanın ve saldırıların hesabını soracaklarını söyledi. 

 

Şengal’e yönelik DAİŞ’in 3 Ağustos 2014 yılındaki saldırısında Şengal halkını bırakarak kaçan Kurdistan Demokrat Partisi (KDP) 3 Mart 2017 tarihinde de ihanetini bir kez daha gösterdi. Türkiye’nin desteklediği gruplarla Xanesor’a saldırdı. KDP’nin ihanetine, Xanesor ve Sînunê arasında yaşanan çatışmaya ve Êzidî toplumunun sesini dünyaya duyuran gazeteci Nûjiyan Erhan’ın hedef alınmasına tanıklık eden Êzidî Kadın Özgürlük Hareketi (TAJÊ) üyesi Kinê Xidir, o dönemi JINNEWS’e anlattı. 

 

‘KDP bizi iradesizleştirmek istedi’

 

3 Mart 2017’de yaşananları anlatan Kinê şunları söyledi: “KDP, fermandan 3 yıl sonra bir kez daha bizi yeni bir fermanla yüz yüze bıraktı. 3 Mart 2017’de KDP bir kez daha bize ihanet etti. Fermanda bize her türlü vahşeti yaşattılar. Katledilenler, kaçırılanlar, satılanlar, dağların yolunu tutanlar, hala akıbeti bilinmeyenler… Bu acılar hala ilk günkü gibi hafızamızdayken, KDP bir kez daha düşmanımızla bize yaşatılanları görmezden gelerek bir kez daha bizi iradesizleştirmek, köleleştirmek istedi.”

 

Bir kez daha ihanet

 

Êzidî toplumunun ferman ve ihanete rağmen yeniden direnerek, Êzidxana bir kez daha huzurun gelmesi için çalışırken KDP ihaneti ile yüz yüze kaldığını söyleyen Kinê, “2017’de KDP plana öncülük etti. ‘Roj Peşmergeleri’ adı altında çetelerin yönünü Xanesor’a verdi. Çeteler Xanesor ve Sinunê’ye ulaşır ulaşmaz burada hendek kazmaya başladı” dedi.  

 

‘DAİŞ gibi saldırdılar’

 

Kinê, KDP ihanetine karşı öfkesini şu sözlerle dile getirdi: “Şengal ve çevresinde fermanda o kadar genç kadın ve erkek kaçırılmıştı ve kurtarılmayı bekliyorlardı. Ancak KDP hiçbirini kurtarmadı. Gerilla gelip bizi çetelerden kurtardıktan, Şengal çetelerden temizlendikten 3 yıl sonra sanki Xanesor ve Sinunê’de DAİŞ varmış gibi büyük bir güçle ve ağır silahlarla çocuklarımıza ve halkımıza saldırdılar.” 

 

‘Hendekleri ellerimizle kapattık’

 

Halkın ihanete karşı ayağa kalkışını anlatan Kinê, şu ifadeleri kullandı: “Bizler fermanda onların gerçek yüzünü görmüştük. Bu yüzden Şengalli kadınlar olarak halkın iradesine, güçlerimize, çocuklarımıza saldıracaklarını biliyorduk. 3 Mart’ta Êzidxan Savunma Güçleri’ne vahşice saldırdılar. Bu yüzden bizler onlara karşı yürüdük. Askerlerini değiştireceklerdi ama biz onlara yolu açmadık, bir grup anne elimize silahları alarak yolun üzerinde durduk, yol vermedik. Daha sonra gidip şehitlerimizin cenazelerini aldık. O gün 11 şehidimiz olmasına rağmen yine de savaşı yaymak için hendekler kazıyorlardı. Biz kadınlar oraya gittik ve o hendeklerin hepsini ellerimizle kapattık.”

 

‘KDP peşmergeleri DAİŞ’ten daha kötüydü’

 

“Fermandan sonra halk KDP’nin gelmesini istemiyordu. Ancak bundan sonra halka doğru yaklaşım göstermeli şartı ile izin verdi. Ancak geldiklerinde zihniyetleri düşman gibi” diyen Kinê, “Halka özellikle kadınlara karşı ahlaksız ve ölçüsüzler. O durumda da bizden kimlik istiyorlardı. Kentimizde, köyümüzde gezmemize izin vermiyorlardı. Kimliklerimizde onların yüzünden ferman sürecinde her şeyimin kaldığı gibi evlerde, enkazlar altında kalmıştı. Ancak utanmadan bizden kimlik istiyorlardı. KDP peşmergeleri DAİŞ’ten daha kötüydü” sözleri ile KDP’lilerin yaptıklarını anlattı. 

 

‘Şehitlerimiz içim mücadelemizi sürdüreceğiz’

 

Saldırılardan sonra yürüyüş yaptıklarını söyleyen Kinê, “Bu yürüyüşte bize silahlarla saldırdılar. Fermanda Êzidî toplumumun sesini dünyaya duyuran Nûjiyan Erhan arkadaşımızı bilerek hedef aldılar. Yaşananları duyurmasın, fermanın üzeri örtülsün, ihanetçiler bilinmesin diye bunu yaptılar. Nûjiyan o zaman kamerası ile Şengal halkının yürüyüşünü takip ediyordu ve hedef alarak ağır yaraladılar. 19 gün sonra arkadaşımız şehit düştü. Yine o gün TAJÊ üyesi arkadaşımız Nazê Nayîf’i de hedef aldılar. Orada insanlık suçu işlendi. Halka silahlarla saldırdılar ve bahsettiğim 2 arkadaşımızın yanı sıra 11 çocuğumuz şehit düştü. O şehitlerimizin intikamını almak ve hayallerini gerçekleştirmek için bizler ayakta duruyoruz ve sürekli de bunun için mücadele edeceğiz” şeklinde konuştu. 

 

‘Dünya yıkılsa KDP’yi Şengal’e bırakmayacağız’

 

KDP’nin Şengal’e girmek istemesine ilişkin de Kinê, şunları ifade etti: “Şimdi Şengal’e gelmek istiyorlar ancak boylarının ölçüsünü görürler, Şengal’i göremezler. Şimdiye kadar da onların Şengal’e gelmeye ilişkin planları, saldırı ve tehditleri var. Ancak biz anneler var oldukça, onları Şengal’e bırakmayacağız. Çünkü iki fermanda onlarca komutanımızı katlettiler. Kamplarda inanç ve kültürümüzü yerle bir ettiler. Kızlarımızı kendilerine götürdüler. Şimdi de saldırıyorlar. Biz yol vermeyeceğiz. Dünya da yıkılsa KDP’ye yol vermeyeceğiz, Şengal’i bırakmayacağız. Eğer bunu kabul edersek, fermanı unuttuğumuz anlamına gelir, inancımızı, kültürümüzü unuttuğumuz anlamına gelir. Bizim güzel kızlarımızı sigara paketine sattılar. Biz o günleri nasıl unuturuz? Yüzlerce şehit verdik. Asla onların kanını yerde bırakmayız ve emeklerinin boşa gitmesine izin vermeyiz.”

 

‘Ferman ve saldırıların hesabını soracağız’

 

Êzidî toplumunun düşmanlarına karşı mücadele edeceğinin altını çizen Kinê son olarak şöyle dedi: “Bugün olmazsa yarın bu ihanetçileri yargılayana, fermanın hesabını sorana kadar durmayacağız. Allah’ın izni ile başaracağız. İhanetle Şengal Dağı’na yaklaşanlar nasıl tarihte yenildiyse yine yenilecekler.”