Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) Diyarbakır’da 8 Haziran’da evlere ve basın yayın kurumlarına yapılan baskınlarda aralarında JINNEWS Müdürü Safiye Alagaş, JINNEWS editörü Gülşen Koçuk , DFG Eşbaşkanı Serdar Altan, Xwebûn Gazetesi Yazıişleri Müdürü Mehmet Ali Ertaş ve Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Aziz Oruç’un da bulunduğu 20’si gazeteci 22 kişi için Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı. Açıklamaya gazetecilerin meslektaşları, ailesi, Sivil Toplum Örgütleri (STÖ), siyasi parti temsilcileri de katılarak destek verdi. 

 

‘Boyun eğmeyeceğiz’

 

"Susturamayacaksınız" yazılı pankartın açıldığı açıklamada konuşan Xwebûn Gazetesi İmtiyaz Sahibi Kadri Esen, gazetecilerin mesleklerinden dolayı gözaltına alındığını söyledi. Kadri, 8 gündür gözaltında olan gazetecilerin gözaltı gerekçesinin her ne kadar söylenmese de, Kürtlerin diline dönük saldırıların yapılan operasyonlardan bağımsız olmadığını belirtti. Kadri, “Bize bütün halklara ve dünyaya diyorlar ki, ‘yapılanları saklayın’. Biz saklamıyoruz. Biz Kürdistan'da yaşananları birebir halka aktarıyoruz. Gazeteciliğimize, özgür basına dönük saldırılar Kürt toplumuna yapılmıştır. Kürt basını bu operasyonlarla susturulmak isteniyor. Bizim bir yolumuz, bir hattımız var. Bu operasyonlar özgür basına dönük ne ilk ne de son baskılar olacaktır" dedi. 

 

Dayanışma çağrısı

 

Ardından konuşan DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu ise 8 gündür süren hukuksuzluğa “dur” demek için burada olduklarını ifade etti. Gazetecilerin adliyeye sevk edildiğini söyleyen Dicle, “Arkadaşlarımız, gazetecilik yaptıkları, gerçekleri halka ulaştırdıkları için hedef seçildiler. Bu nedenle ev ve işyerlerine baskın yapıldı. 8 gündür arama adı altında yapım şirketleri önündeki ablukada arkadaşlarımızın neden alındığını ortaya çıkarıyor. Arkadaşlarımızın habercilik yapmamaları, gerçekleri ulaştırmamaları için alındılar. Bombalamalarla, gözaltında kayıplarla, katletmelerle susturamadığınız özgür basını bugün de susturamayacaksınız” diye belirtti. 

 

Dicle son olarak dayanışma içinde olan STÖ ve basın meslek örgütlerine teşekkür ederek özgür basın ile dayanışmayı büyütme çağrısında bulundu. 

 

Açıklama, "Özgür basın susturulamaz" ve “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganlarıyla sonlandırıldı.