İSTANBUL - JINNEWS Müdürü Safiye Alagaş ile JINNEWS editörü Gülşen Koçuk’un da aralarında olduğu 20’si gazeteci 22 kişinin gözaltında tutulmasına tepki gösteren gazeteci, aktivist, siyasetçi ve kadın örgütü temsilcileri özgür basının susturulamayacağını ve gözaltındakiler derhal serbest bırakılmasını istedi. 

 

Diyarbakır’da gazetecilerin evlerinin yanı sıra JINNEWS, Pel Yapım, Piya Yapım ve Ari Yapım’a baskın düzenlendi. Baskınlarda Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Serdar Altan, Xwebûn Gazetesi Yazı İşleri Müdür Mehmet Ali Ertaş, JINNEWS Müdürü Safiye Alagaş, JINNEWS editörü Gülşen Koçuk, Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Aziz Oruç ve Ömer Çelik’in de aralarında olduğu 20’si gazeteci 22 kişi gözaltına alındı. Gazetecilerin dosyalarına kısıtlılık kararı getirildi. 5 gündür gözaltında olan gazeteciler hakkında verilen 4 günlük gözaltı süresiyle birlikte, gazeteciler 8 gün gözaltında kalmış olacak. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nde tekli hücrede tutulan gazetecilerin dosyalarındaki kısıtlılık kararı sürerken, çok sayıda gazeteci, sendika, Sivil Toplum Örgütü (STÖ) de gözaltılara tepki göstererek gazetecilerle dayanışma gösterdi.

 

Gazeteci, siyasetçi, kadın örgütü temsilcileri ve aktivistler baskılara tepki göstererek, gazetecilerin bir an önce serbest bırakılmalarını istedi. 

 

‘Kadın gazetecilerin daima yanında olacağım’

 

Gazeteci Sevda Erkılınç, uzun zamandır bilindik yöntemler ve operasyonların siyasi iktidarın kullandığı bir yöntem haline geldiğine dikkat çekerek, iktidarın çok boyutlu bir kriz yaşadığını ifade eti. Sevda “Bunun içerisinde her kesime dönük çok fazla operasyonlar var ama kadınlara dönük operasyonlar çok daha özel bir yerde duruyor. TJA’ya, çeşitli kadın derneklerine yapılan operasyonları biliyoruz. Mesele kadın gazetecilere gelince tabii ki kadınların sesini duyuran tek mecra kadın gazeteciler. Dolayısıyla kadın gazetecilere özel bir yönelim zaten var” şeklinde konuştu. 

 

“En son Diyarbakır’da JINNEWS’teki kadın gazeteci arkadaşlarımız gözaltına alındı” diyen Sevda, bu saldırıların tüm kadınların susturulmasına dönük bir operasyon olduğunu vurguladı. Sevda, “Çünkü ezilen kadınların, Kürt kadınlarının, bütün kadınların sesini duyuracak olan bu kadın gazeteciler. Ben de bir kadın gazeteci olarak JINNEWS’teki kadın gazetecilerin daima yanında olacağım, daima birbirimizin sesi olacağız. JINNEWS yalnız değildir, JINNEWS’teki kadınlar yalnız değildir. Biz birbirimizin çaresiyiz ve birbirimizin sesini duyurmaya devam edeceğiz. Gözaltılar serbest bırakılsın, yaşasın kadın dayanışması” sözleriyle seslendi.

 

‘JINNEWS kalemini ve mücadelesini asla bırakmayacak!’

 

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Marmara Eşsözcüsü Dilber Demir de, “JINNEWS’e yapılan bu saldırı aslında devletin ne kadar sıkışmış olduğunun bir göstergesidir” yorumunu yaptı. Devletin sıkıştıkça muhaliflerin, gazetecilerin, kadınların sesini kısmaya çalıştığını aktaran Dilber, “Her gün gözümüzü gözaltılarla, tutuklamalarla açıyoruz. Muhalif olan kadınları, gazetecileri gözaltına alıyorlar. Dolayısıyla JINNEWS’e ve gazetecilere yapılan bu saldırıları da kınadığımızı belirtiyoruz” dedi. 

 

Dayanışma vurgusu

 

Gazetecilerin, özel de ise kadın gazetecilerin tüm bu saldırılara rağmen kalemini ve mücadelesini asla bırakmayacağını bildiklerini vurgulayan Dilber, “Tıpkı biz Kürt kadınları gibi nasıl ki her saldırıya rağmen kendi mücadelemizi bırakmıyorsak ve mücadelemizi daha da yükselterek devam ediyorsak, bütün basın emekçileri de bu mücadeleyi daha da yükselterek devam edecek. Asla kalemleri yere düşmeyecektir, sözlerini söylemeye, yazmaya devam edecekler” değerlendirmesini yaptı.Gözaltındaki JINNEWS ve özgür basın emekçileriyle her daim dayanışacaklarının mesajını veren Dilber, “Her zaman gözaltına alınan arkadaşlarımızın ve verdikleri mücadelenin yanında olacağız. Birlikte bu mücadeleyi sürdüreceğiz, kadın arkadaşlarımızla her zaman dayanışma içerisinde olacağız” cümlelerini kullandı.

 

‘Baskılar bizi asla yıldıramaz’

 

Yeni Demokrat Kadın aktivisti Çiğdem Büyükpancar ise iktidarın her geçen gün çıkmaza girdiğini ve halkı susturmak için de baskı politikasını arttırdığına değindi.Kadın gazetecilerin yalnız olmadığının altını çizen Çiğdem, “Baskılar bizi asla yıldıramaz. Biz yalnız değiliz, umutsuz değiliz, çaresiz değiliz. Bir aradayız ve birlikte olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

 

‘Faşizmin gerçekliğini ortaya koyan bir duruş’

 

Gazetecilere yönelik bu saldırının kadın mücadelesine dönük bir saldırı olduğunu paylaşan TJA aktivisti Ceylan Çağır da, “JINNEWS temelde kadının tarihini, hafızasını, hakikatini ortaya koyan ve buradan haberciliği ören bir yaklaşıma sahip” ifadelerini kullandı. “Tarihten bu yana egemenler bunu hiçbir şekilde durduramadılar, durduramayacaklar da” diyen Ceylan, “Ne JINNEWS’in sesini bastırabilecek, susturabilecekler, ne de onlarla dayanışma içerisinde olan kadınların önünde engel olabilecekler” şeklinde konuştu. Ceylan ayrıca özgür basına dönük saldırının temel sebeplerinden birinin halkın hakikate, gerçek habere, gerçeğe ulaşmasının önüne engel koyabilmek olduğuna dikkat çekti. Ceylan, “AKP-MHP faşizminin topluma topyekün bir saldırı furyası başlattığını görüyoruz. Bu saldırıyı açığa çıkaran, faşizmin gerçekliğini ortaya koyan ve onu teşhir eden bir duruşa sahip JINNEWS ve özgür basın” değerlendirmesinde bulundu.

 

‘Özgür basının kalemini güçlendirmeliyiz’

 

Hakikatleri yazan özgür basının sahiplenilmesi çağrısında bulunan Ceylan, “Bu anlamıyla saldırıların önünde engel teşkil edebilecek her alana dönük saldırı hali var sistemin, basın da bunun önemli alanlarından biri. Basının üzerindeki baskı, susturulması aynı zamanda toplumun, toplumsal muhalefetin örgütlenmesinin önünde de büyük anlamda bir engel teşkil ediyor. Tarihten bu yana bu saldırılar hep gerçekleşiyor, gerçekleşecek de. Bunun karşısında bizim üzerimize düşen de özgür basının sesinin kısılmasına engel olmak, yanında olmak, kalemini güçlendirmek” diye belirtti.

 

‘Gerçekler karanlıkta kalmaz…’

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütleme Eşsözcüsü Besra İşsever ise JINNEWS ve özgür basının, ülkede yaşanan kadın katliamlarına, çocuk istismarlarına, kadınlara, soykırımlara yönelik yapılan haberleri yazdıkları için gözaltına alındıklarını belirterek, “Kadın arkadaşlarımız hakikati dile getiriyorlar, bizler de bunun çok iyi farkındayız. Çünkü bu arkadaşlarımızın basındaki emeklerini her zaman görüyoruz.  Kadın arkadaşlarımızın bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz” çağrısına bulundu. Gözaltılara tepki gösteren Besra, “Kadınların kalemi kırılmamalı ve bu konuda gerçekleri yazmaya devam edilmeli. Biz bu gözaltıları kabul etmiyoruz. Gerçekler karanlıkta kalmaz, aydınlığa çıkması lazım” dedi.

 

‘Ardılları var’

 

Hiçbir baskının gazetecileri yıldıramayacağının altını çizen Besra, “Ne olursa olsun, gözaltına da alsalar basındaki kadın arkadaşlarımızın gerçekleri yazmaya devam edeceğini biliyoruz. Arkadaşlarımızı gözaltına alabilirler ama ardıllarının var olduğunu biliyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar gerçekler aydınlığa çıkacak çünkü ülkede yaşanan hukuksuzluklar ortada ve bunları da basındaki kadın arkadaşlar kaleme yazıyor. Gerçekleri de tüm toplumu da aydınlatmaya devam edecekler” mesajını verdi.

 

‘Biz kadınlar JINNEWS’in yanındayız’

 

Kırkyama Kadın Dayanışması üyesi Tülay Korkutan, “JINNEWS’in Diyarbakır bürosu basıldı, gazeteciler gözaltına alındı, bilgisayarlara el konuldu. JINNEWS, bu ülkedeki kadın mücadelesinin sesi oluyor. Kadınların sesini her zaman yükselten bir ajans. Biz kadınlar JINNEWS’in yanındayız, JINNEWS susturulamaz diyoruz” ifadelerini kullandı.

 

‘Gözaltılar derhal serbest bırakılsın’

 

Mor Dayanışma üyesi Zeliha Korkmaz da, “Kadın gazeteciler bugün hem erkek-devlet şiddetine karşı hem de erkek egemen iktidarın cinsiyetçi haber dili ve haberciliğine karşı kadınları gündemine taşıyarak mücadeleyi büyütmeye devam ediyor” değerlendirmesini yaptı. “JINNEWS kadınların gündemidir, JINNEWS kadınların sesidir” diyen Zeliha, “Kadınlar susmayacak, muhalif gazetecilik susmayacak. Gözaltılar derhal serbest bırakılsın” sözleriyle seslendi.

 

‘Destek olmalı’

 

Gazetecilerin özgürlüklerinin kısılmak istendiği, siyasal görüş ve haklarının da engellenmeye çalışıldığının vurgusunu yapan İnci Durgunlu, mücadelenin her zaman kazandırdığını dile getirdi. İnci “Bu baskılar gazetecileri yıldırmamalı, mücadele etmeliler. Bir şeyi ne kadar yasaklarsan, engellersen o insanı daha çok şevke, mücadele etmeye zorlar. Onlar da devam etmeliler, bunlar onları yıldırmamalı. Ne olursa olsun mücadeleye devam etmeliler. İnşallah onların da sonu gelir” cümlelerini kullandı. Herkesi JINNEWS ve özgür basın emekçileriyle dayanışmaya çağıran İnci, “Yandaşlar kendi taraflarını tutuyor, bizim gibi mücadeleci olan, bunlara karşı olan insanlar da bir araya gelip JINNEWS’e de destek olmalı, el ele tutuşmalı. Çünkü birlikten kuvvet doğar, bu da bu mücadeleyi tetiklemeli” vurgusunu yaptı.