İSTANBUL - Kadıköy’deki Boğaziçi eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle tutuklanan Şilan Delipalta ve Anıl Akyüz ilk duruşmada tahliye edildi.

 

İstanbul Kadıköy’deki Boğaziçi eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle aralarında tutuklu Şilan Delipalta ve Anıl Akyüz’ün de bulunduğu 23 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması İstanbul Anadolu 38’inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

 

Duruşmada tutuksuz sanıklar yaptıkları savunmalarda kayyım rektörü istemedikleri için eyleme katıldıklarını ve bunun da en temel hak ve özgürlükleri olduğunu ifade ederek beraatlarını istedi.

 

Çıplak arama dayatması

 

Ev hapsi uygulanan üniversiteli Aslı Altınok ise ifadesinde gözaltında çıplak arama dayatmasına maruz kaldığını belirtti. Ev hapsi kararının siyasi bir karar olduğunu dile getiren Aslı, "Yerli elektronik kelepçenin kadına şiddet faillerine uygulanacağı söylenmişti. Ancak görüldüğü üzere elektronik kelepçe biz öğrencilere uygulanıyor. Bu ‘Biz kadına şiddeti önlemek yerine muhalif sesleri bastırmak istiyoruz’ demektir" dedi.

 

Ev hapsi uygulanan drama eğitmeni Baran Doğan da "Gözaltı sırasında diğer arkadaşlarımla birlikte içinde dışkı bulunan bir hücrede tutulduk, insanlık dışı muamelelerle karşılaştık” diye konuştu.

 

‘Ayaklarımızın üzerinde durmak istediğimiz için marjinal ilan ediliyoruz’

 

Tutuklu bulunan İstanbul Üniversitesi öğrencisi Şilan Delipalta ise savunmasında şunları belirtti: "Bizi tanımlarken marjinal eylemciler ifadesi kullanılmış. Biz binlerce öğrenciydik. İlle de marjinal aranıyorsa kayyumluk binasına kendini kilitleyen Melih Bulu’ya bakılabilir. Annem beni kendi ayaklarının üzerinde dur diyerek büyüttü. Ben annemin öğüdünü dinledim ve kayyumu reddettim. Kendi ayaklarımızın üzerinde durmak istediğimiz için marjinal ilan ediliyoruz."

 

Polis saldırısına maruz kaldığını söyleyen Şilan savunmasına, "Savcı veya başka biri elimizde sopa, taş görmek istiyorlarsa photoshop tekniklerine baksınlar. Darp edildim. Yaptığım tek şey bizi püskürtmeye çalışan çeviklere karşı kendimi savunmaktı" ifadelerini kullandı.

 

Öğrencilerin beyanları ardından ara verildi. Sonrasında duruşma “tanık” sıfatıyla dinlendi.

 

Polis şiddet için ‘koluna girip götürüyoruz’ dedi

 

“Tanık” sıfatıyla dinlenen polis Emre Murat Arı, işkenceye tanık olmadığını ve kendisinin işkence talimatı vermediğini öne sürdü. Polis, öğrencilerin üzerine atılı suçlamalardan olan "taş atmanın" kendi bulunduğu alanda yaşanmadığını belirtti. İkinci tanık polis Ramazan Güre ise ters kelepçe ve darp görüntülerini "Öncelikle ifadeye davet ediyoruz, direnen olursa koluna girip götürüyoruz" sözleriyle savundu. Üçüncü tanık polis Rıdvan Yiğitoğlu da kendilerine yukarıdan talimat geldiğini ve kendi bulunduğu bölgede polise taş atılmadığını söyledi. Dördüncü tanık polis Himmet Tunçez ise yargılananlardan kimseyi hatırlamadığını savunarak, "Yakalama işlemini kime ve hangi polisle birlikte yaptığımı hatırlamıyorum" dedi.

 

Polislerin ardından dinlenen tutuklu Anıl Akyüz, kendisini darp ederek gözaltına alan polisin dördüncü tanık polis olduğunu söyledi.

 

Tahliye istendi

 

Avukat beyanlarının ardından söz alan iddia makamı, tutuklu Şilan ve Anıl’ın tahliyesini istedi.

Mahkeme heyeti Şilan ve Anıl’ın tahliyesine karar verdi. Mahkeme ev hapsi verilen diğer isimlerin ev hapsini kaldırdı.