Habibe Eren

 

İSTANBUL - Özgür Gündem ana davasının gerekçeli kararında mahkeme, insan hakları savunuculuğunu ‘paravan’ sözleriyle hedef gösterirken evrensel insan hakları yerine ‘yerli ve milli’ insan haklarından söz etti.

 

Kanun Hükmünde Kararname(KHK) ile kapatılan Özgür Gündem Gazetesi’nin Eş Genel Yayın Yönetmenliği'ni yaptığı için hakkında dava açılan İnsan Hakları Derneği ( İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, gazetenin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya, gazetenin sahibi Kemal Sancılı ile Genel Yayın Yönetmeni Zana (Bilir) Kaya’nın 9 ayrı suçlamadan İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davanın 15 Şubat’ta görülen karar duruşmasında hapis cezası verilmişti.   

 

Görülen duruşmada Kemal, İnan ve Eren’e “Örgüt üyeliği” iddiasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası, Zana’ya ise “Örgüt propagandası” iddiasıyla 1 yıl 13 ay hapis cezası verildi.

 

Mahkeme, Eren Keskin, İnan Kızılkaya, Bilir Kaya ve Kemal Sancılı’ya “Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak” iddiasından ise ayrı ayrı beraat karar vermişti.

 

Hakimden yerli ve milli insan hakları savunusu

 

Gazetenin Eş Genel Yayın Yönetmenliği’ni yaptığı için yargılanan insan hakları savunucu Eren Keskin ve gazetenin sorumluları hakkında verilen cezanın gerekçeli kararı açıklandı. Kararda hâkimin yorumları dikkat çekerken uluslararası insan hakları yok sayıldı, “yerli ve milli insan hakları” savunuldu. Kamu güvenliğinin ve devlet yapısının olmadığı yada zaafa uğratıldığı bir ortamda insan haklarından bahsedilemeyeceği iddia edilen kararda  “Kaosun, şiddet ve terör eylemlerinin kol gezdiği, hüküm sürdüğü bir ortamda insan hakları kavramından bahsetmenin mümkün olmayacağı izahtan varestedir” denildi.  

 

İnsan hakları savunuculuğuna ‘paravan’ iddiası

 

Kararın devamında, insan hakları savunuculuğu “paravan” denilerek terörize edilirken şu ifadeler yer aldı: “Ne acıdır ki yıllardır devletin üniter yapısını  ortadan kaldırılmaya yönelen, güvenlik güçlerimizin şehit olmasına sebebiyet veren, binlerce ananın ,eşin, çocuğun eşsiz babasız evlatsız kalmasına neden olan bir örgütün ve bu örgütü kendilerince meşru bir zemine oturtmaya çalışanların; sığındığı, arkasına gizlendikleri paravan insan hakları kavramı olmuştur.”

 

Hakimden siyaset yorumları

 

AKP’li hükümet yetkililerin sözlerini aratmayan gerekçeli kararda hâkim şu yorumda bulundu: “Halen Türkiye Cumhuriyeti’ni ve güvenlik politikalarını gece yarısı ekspresi mantığıyla yansıtan ve kendilerine yabancı unsurlarca arka çıkılmasını bekleyen bu iradenin tüm beyan ve davranışları hukuk düzeni içerisinde kabul görülebilir bir resim ortaya çıkaramayacaktır.”

 

Evrensel insan hakları yerine ‘yerli ve milli insan hakları’ önerisi

 

Uluslararası insan hakları yerine “ yerli ve milli bir insan hakları” anlayışının ve kavramının tartışılması gerektiği öne sürülen kararda, “Bu kapsam üniter yapımıza, güvenliğimize kasteden oluşumların, devletlerin arkasına sığındığı, kendilerine paravan yaptıkları insan hakları kavramından ziyade milli gelenek, örf ve kardeşlik hukukumuzun yıllardan beri getirdiği tecrübe, birikim ve bakış açısıyla mümkün olacaktır” denildi.

 

‘Yine de hiçbir yere gitmiyoruz’

 

Gerekçeli karara ilişkin sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Eren Keskin şu ifadeleri kullandı: “Özgür Gündem ana davası gerekçeli kararı açıklandı. İnsan Hakları ve ifade özgürlüğü açısından ‘korkunç ‘ belirlemeler var. Evrensel insan Hakları değerlerini yok sayan bir anlayış. Yargının geldiği durum, ‘içler acısı’. Yerli ve milli insan Hakları öneriyor!!!. Yine de hiçbir yere gitmiyoruz.”