ANTALYA - Gülsüm Taç’ı katlettikten sonra Adana’ya kaçan ve polisi arayarak suçunu itiraf eden Cem Yılmaz, yargılandığı davanın ilk duruşmasında Gülsüm’ü ölümüyle ilgisinin olmadığını savundu.

 

Antalya'da 24 Mayıs günü arkadaşlık yaptığı Gülsüm Taç’ı katleden Cem Yılmaz hakkında “kasten öldürme” suçundan açılan davanın ilk duruşması Antalya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya sanık tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ile katılırken, Gülsüm’ün yakınları ve taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu.

 

Daha önce emniyette verdiği ifadede Gülsüm’ü katlettiğini itiraf eden Cem Yılmaz, duruşmada reddetti. Sanığın çelişkili ifadelerine karşın Gülsüm’ün aile avukatı ise sanığın ifadelerinin “kadın cinayetini meşrulaştırır nitelikte” olduğunun altını çizdi. Avukat, “Adli makamlar tiyatro sahnesi değildir. Sanık maktulü öldürerek, delilleri yok etmeye çalışmıştır" dedi. 

 

Sanık avukatının dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

 

Ne olmuştu?

 

Antalya’nın Manavgat ilçesinde 24 Mayıs günü yaşanan olayda özel bir şirkette çalışan Gülsüm Taç’tan haber alamayan iş arkadaşları, polise haber verdi. Gülsüm’ün evine gelen polis, kadını yaşamını yitirmiş halde buldu. Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Kurumu morguna kaldırılan Gülsüm’ün ön otopsisinde kalp krizi geçirmiş olma olasılığı üzerinde duruldu.

 

27 Mayıs günü Adana’da karakola giderek ifade veren Cem Yılmaz, Gülsüm’ü tanıdığını ve beraber kaldıkları evde sabah kalktığında yaşamını yitirmiş halde bulduğunu, korktuğu için de evden kaçtığını iddia etti. Buna rağmen Cem Yılmaz ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Ancak Cem Yılmaz daha sonra polisi arayarak Gülsüm’ü katlettiğini itiraf etti. Katliamı planlayarak gerçekleştirdiğini söyleyen fail, Antalya’da adliyeye sevk edildikten sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından “kasten öldürme” suçundan tutuklandı.