MALATYA - 4 yıldır Malatya 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Gültan Kışanak ve Sebahat Tuncel’in görülen 7’inci duruşmasında da tahliye çıkmazken, bir sonraki duruşmada mütalaa sunulacak. Savunma yapmayan Gültan ve Sebahat, var olan koşullarda savunma haklarını kullanamadıklarına işaret etti.  

 

Yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi (DBB) eski Eşbaşkanı Gültan Kışanak ile Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Sabahat Tuncel hakkında verilen hükmün, Antep Bölge Adliye Mahkemesi 18'inci Dairesi tarafından bozulması üzerine yeniden başlayan yargılamanın 7’inci duruşması Malatya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşma salonuna yalnızca Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü, Sebahat ve Gültan’ın aileleri alındı. Duruşmayı takip etmek için gelen HDP Parti Meclisi (PM) üyeleri, HDP Malatya il ve ilçe yöneticileri ve çok sayıda kişi pandemi gerekçesi ile salona alınmadı.

 

Savunma yapmadılar

 

Duruşmaya Gültan ve Sebahat tutuklu bulundukları Kandıra 1 Nolu F Tipi Cezaevi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Dosya avukatlarının bazıları duruşma salonunda bazıları da Diyarbakır Adliyesi’nden SEGBİS ile duruşmaya katıldı. Gültan ve Sebahat dosyada eksik evrak bulunduğu ve savunma yapma koşullarının oluşturulmadığı gerekçesi ile savunma yapmayacaklarını belirterek kısa konuşma yaptılar.

 

‘Bu şartlar altında savunma yapamam’

 

Duruşmanın başlaması ile ilk olarak konuşan Gültan Kışanak, Mart ayından bu yana avukatlarıyla görüştürülmediğini, yine dava dosyası ile birleşen başka dosyaların olduğunu belirterek savunma yapmayacağını söyledi. Gültan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ben 4 yıl içinde olağan bir dönem yaşamadım. Üzerine bir de pandemi geldi. Durum içinden çıkılamaz hale girdi. Şuan konuşurken bile risk altındayım. Odada bulunan tozu bile kendi eldivenlerimiz ile sildik. Bu koşullarda benden savunma yapma mı istiyorsunuz? Yürüttüğüm siyasi faaliyetlerden dolayı cezaevindeyim. Neden buradayım? Muhtemelen siz siyasi baskı atındasınız. Siyasi bir davadan yargılanıyorum. Tarihi sorumluluğum gereği ciddi bir ortamda savunma yapmak istiyorum. Ama bunun koşulları oluşturulmuyor. 3 aydır dışarıdan sadece 2 kitap alabiliyorum. Avukatlarımı göremiyorum bu koşullarda nasıl savunma yapacağım." 

 

‘6 aydır tecrit koşulları altındayız’

 

6 aydır ağır bir tecrit altında olduğunu ifade eden Gültan, İzmir ve Hakkari dosyasından savcılık ifadesi alınmadan dosyalarının birleştirildiğini, bu şekilde savunma yapmayacağını söyledi. Gültan, "Şuan cezaevlerinde 250 bin insan var. Bu koşullarda tutuklu yargılama yapma bir cinayettir. Asla savunma hakkımdan imtina etmiyorum. Kamuoyu önünde başım dik savunma yapmak istiyorum. Ancak koşullar el vermiyor” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

 

‘Dosyalarımız kriminalize edilmeye çalışılıyor’

 

Daha sonra duruşmada konuşan Sebahat Tuncel, cezaevinde olmalarının nedeninin Kürt sorunu olduğunu belirterek, yıllarca siyaset yaptığını kaydetti. Kürt sorununun mahkeme salonlarında çözülecek bir sorun olmadığını, siyasal bir sorun olduğunu söyleyen Sebahat, Türkiye’de derinleşen ekonomik krizin temelinde Kürt sorununun çözümsüzlüğü olduğunu vurguladı. Sebahat, "Kürt sorunu çözülmediği için ülkede çatışmalı süreç devam ediyor. KJA‘ının kapatılması TJA ve Roza Kadın Derneği üzerindeki baskılar devam ediyor. HDP Eşbaşkanlarının ve muhaliflerin yargılanması hepsi. Sorumluluk sahibi insanlarız. Bu savunmalarımız kamuoyuna açık yapmak istiyoruz. Bu işi çözecek olan siyasi iradedir. Dosyalarımız kriminalize edilmeye çalışılıyor. Yaptığımız her şey basının önünde demokratik bir çerçevede yapmışız. Türkiye'de demokrasi, İnsan hakları, kadın hakları olsaydı biz burada olmayacaktık" şeklinde konuştu. 

 

'Bu şekilde savunma hazırlayamam’

 

Yargılandıkları dosya hakkında yeterince bilgi sahibi olmadığına dikkat çeken Sebahat, savunma hakkını kullanamadığını belirterek, şöyle devam etti: "Avukatlarımızı göremiyoruz. Dosyalar zamanında elimize ulaşmıyor. Avukat görüşleri pandemi koşullarına göre düzenlenmedi. Ancak cam arkasında telefonla yapıyoruz. Konuşmamız başkaları tarafından dinleniyor. Bu konuşmalarımız dinleniyor yarın manipüle edilebilir. Bu şekilde ben savunma hazırlayamam.”

 

Bir sonraki duruşmada mütalaa verilecek 

 

Gültan ve Sebahat’in konuşmalarının ardından avukatları savunma yaptı. Mahkeme heyeti, iddia makamının mütalaasını sunması için duruşmayı 18 Kasım’a erteledi.