Denizli’de Türkiye’nin saldırıları protesto edildi

  • 17:41 26 Ocak 2025
  • Güncel
DENİZLİ - Denixli'de yapılan basın açıklamalarında, gözaltı ve tutuklama operasyonları ve Kuzey ve Doğu Suriye'ye dönük saldırılar kınanarak Türkiye’nin saldırı politikalarını durdurması çağrısı yapıldı:
 
Kuzey ve Doğu Suriye’de Türkiye destekli çetelerin saldırılarına ve Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Devrimci Parti (DP) Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisine (DEM Parti) yönelik gözaltı ve tutuklama operasyonları, DEM Parti Merkezefendi İlçe binası önünde gerçekleştirilen basın açıklaması ile protesto edildi. “Rojava’ya sahip çıkıyoruz” ve “ESP umuttur umut dimdik ayakta” yazılı pankartların taşındığı açıklamada sık sık, “Savaşa hayır barış hemen”, “ESP umuttur umut dimdik ayakta”, “Devrimci tutsaklara özgürlük”, “Biji Berxwedana Rojava”, “Suruç şehitleri ölümsüzdür” sloganları atıldı. Basın açıklamalarını ESP üyesi Tuğçe Ceylan ve DEM Parti Merkezefendi İlçe Eşbaşkanıı Nesrin Polat okudu.
 
‘Birleşik mücadeleye saldırı yolumuzdan alıkoymayacak’
 
21 Ocak’ta ESP Eş Genel Başkanı Hatice Deniz Aktaş, Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Genel Meclis Sözcüsü Tanya Kara, Sosyalist Gençlik Federasyonu (SGDF) Eş Başkanları Berfin Polat ve Müslüm Koyun, Devrimci Parti Meclisi Üyesi Yakup Bulut, DEM Parti Bağlar Belediye Meclis Üyesi Devrim Altınkaya'nın da bulunduğu 41 siyasetçinin gözaltına alındığını ve "Avukata çıkarılıyorsunuz" denilerek yasadışı ve insanlık dışı sorgulama yöntemlerine maruz kaldığını belirten Tuğçe Ceylan, “Savcılık karşısına çıkarılan yoldaşlarımız ifadeleri bile alınmadan dosya üzerinden karar verilerek 7 yoldaşımız serbest bırakıldı, 34 yoldaşımız tutukland” dedi. “Ölümsüzlerin mezar anmalarını, halklara, işçilere, emekçilere dayatılan yoksulluk ve sefalete karşı yürütülen çalışmalarımızı, kadına dönük şiddete karşı mücadelelerimizi, sömürgeci faşizmin kayyum saldırısına karşı sokakta eylemli tavrımızı, meşru parti faaliyetlerimizi kriminalize eden bu saldırılara yabancı değiliz” diyen Tuğçe Ceylan, şöyle devam etti: “Kürdistan'dan batıya uzanan birleşik mücadele hattını geriletmeye; Kürt sorununda adil, demokratik, onurlu barış talebinin batıda emekçilerle buluşturacak devrimci özneleri tasfiye etmeye çalışan bu saldırılar bizi yolumuzdan alıkoyamayacak.” 
 
‘Türkiye halkların yararına barışçıl siyaset izlemeli’
 
Ortadoğu’da ve Suriye’de soykırımların devam ettiğini ve kitle tahribatına uluslararası arenada seyirci kalındığını dile getirilen Nesrin Polat ise AKP iktidarının desteği ile Suriye Milli Ordusu (SMO) paramiliter çetelerinin saldırıları sonucu Kuzey ve Doğu Suriye’de Rojava’da Karakozak Köprüsü ve Tişrin Barajı çevresinde onlarca kişinin katledildiğini ve yüzlerce yaralıların olduğunu ifade etti. Saldırılarda 18’i gazeteci olmak üzere 542 kişinin gözaltına alındığını, gazeteci Nazım Daştan ile Cihan Bilgin’in katledildiğini hatırlatan Nesrin Polat, “Bir yandan yoksulluk ve hukuksuzluk artarken devletin sorunlarını şiddete başvurarak artırdığını söyleyen Nesrin Polat “Barışın silahla sağlanamayacağına inanıyoruz. Kürt sorununu sadece Türkiye’nin sınırları içindeki bir sorun olarak görülmemelidir. Suriye’de savaş ve çatışma ortamı ile Kürt sorunu konusunda Türkiye, bölgedeki bütün halkların yararına olacak barışçı bir siyaset izlemelidir” diye belirtti..
 
‘Demokratik ulus paradigması halkların yolunu aydınlatıyor’
 
Suriye halkalarına yönelik fetihçi-işgalci saldırıların durdurulması, Özerk yönetimin demokratik diyalog çağrısına cevap verilmesini, sorunların müzakereler ile çözümlenmesi çağrısında bulunan Nesrin Polat “Rojava’da ve Suriye’de yaşayan halklar kardeşlerimizdir. Savaş ve düşmanlık kimseye kazandırmayacaktır. Türkiye’de, Suriye’de, Ortadoğu’da demokratik ulus paradigması halkların yolunu aydınlatıyor. Halkların barış, demokrasi ve özgürlük talepleri önünde sonunda yaşama geçecektir. Ezilen halklar, emekçiler mutlaka kazanacaktır” diye konuştu.
 
Açıklama sloganlarla sona erdi.