Mîdye Miqted

 

ŞEHBA – Efrîn’den göç ettirilenlerin yerleştiği Berxwedan Kampı’na ilişkin konuşan kamp yöneticilerinden Kifyet Koto, bir yandan Türkiye’nin saldırıları bir yandan da Şam hükümetinin ambargosuna karşı halkın direndiğini belirterek, topraklarına dönünceye kadar mücadele edeceklerini söyledi. 

 

Türkiye ve destek verdiği paramiliter güçler, 2018 yılında Efrîn’e yönelik gerçekleştirdiği saldırıların ardından kenti işgal etti. Kentte yaşayan binlerce  kişi Şehba kantonuna göz etmek zorunda kaldı. Şehba’daki kamplarda yaşam mücadelesi veren halk bu günde bir yandan Türkiye ve destek verdiği grupların saldırısı bir yandan da Şam yönetiminin ambargosu ile karşı karşıya. 

 

Şehba’daki Berxwedan Kampı’nın Yöneticilerinden Kifyet Koto, kampa ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

 

Zorla göçertildiler

 

Kampın durumuna ilişkin değerlendirme yapan Kİfyet, “Efrîn işgal edidikten sonra halk zorla Şehba Kantonu’na göç ettirildi. Tüm imkansızlıklara rağmen göç etmek zorunda kalanlar için kampı inşa ettik.  Ancak burada yaşam zorlu. Bunun en büyük nedeni de işgalci Türk devletinin buralara yönelik saldırıları. Kamplar bu saldırılarla  karşı karşıya” dedi. 

 

Ambargo nedeni ile durum kötüleşiyor

 

Şam hükümetinin bölgedeki ambargosuna işaret eden Kifyet, şunları belirtti: “Türk devletinin süreklileşen saldırılarının yanı sıra Şam hükümetinin 7 yıldan bu yana süren ambargosu var. Ancak buna rağmen halk direniyor. Bu ambargodan dolayı temel ihtiyaçlar pahalı. Yine Birleşmiş Milletler Uluslararası Çocuklara Acil Yardım Fonu’nun kamplar için yaptığı yardımlar da kesildi. Su yer altı kuyularından çıkarılıyor, çok kirli olduğu için birçok hastalığa yol açıyor. En zor olanı da hastalar hastaneye götürüldüğünde ambargodan dolayı ilaç bulma imkanı yok.”

 

Halkın direnişten başka tercihi yok

 

Şehba’ya göç edenlerin daha çok tarımla uğraştığına ve geçimlerini bununla sağladıklarına dikkat çeken Kİfyet, yaşanan diğer zorluklara ilişkin de şöyle dedi: “Okullar konusunda da halk zorluk yaşıyor. Aileler okul malzemelerini temin edemiyor. Büyük engellerle karşılaşıyor. Tüm bu engellemelere rağmen halkımızın tercihi direniş, başka tercihleri yok. Hala topraklarına dönebilme özlemi içindeler. Bu özlemle hastalanıp yaşamlarını yitirenler var. Topraklarının, yaşadıkları yerlerin gözleri önünde talan edildiğinin görüp kahroluyorlar. Ancak tüm bunlara rağmen de mücadeleden vazgeçmiyorlar.” 

 

Direniş sürecek

 

İnsan hakları örgütlerine çağrı yapan Kifyet, “İnsan hakları için mücadele eden örgütlere sesleniyorum, neden Efrîn için insani sorumluluklarını yerine getirmiyorlar? Halkımıza yönelik bu haksızlıklara gözlerini kapatmasınlar.  Su sorununa bir çözüm bulsunlar. Eğer su olmazsa yaşam olmaz. Biz elimizden geldiğince üzerimize düşeni yapıyoruz. Ailelerimizin yanına gidiyoruz, acılarını paylaşmaya çalışıyoruz. Sadece birlikte direnmek ve topraklarımıza dönmek için mücadele ediyoruz” ifadelerini kullandı.