Her seferinde aynı senaryo aynı hikaye!

  • 09:02 3 Mayıs 2023
  • Güncel
Rojda Aydın
 
MÊRDÎN - Seçime az bir zaman kala iktidarın gerçekleştirdiği gözaltı ve tutuklamalara tepki gösteren HDP Milletvekili Pero Dündar, iktidarın sonuç alamayacağını belirterek “Kimse hakikatin önünü alamaz. Her seferinde aynı senaryo aynı hikaye” dedi.  Yeşil Sol Parti adayı Beritan Güneş de saldırala karşı çalışmalarını daha da büyüterek cevap vereceklerini söyledi. 
 
14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere az bir zaman kala AKP-MHP iktidarı gözaltı ve tutuklamalarını yoğunlaştırdı. 25 Nisan’da Amed merkezli 21 ilde yapılan ev baskınlarında aralarında gazeteci, hukukçu, siyasetçi ve sanatçıların olduğu yüzü aşkın kişi gözaltına alındı. Aralarında gazetecilerin olduğu 48 kişi itirafçı Ümit Akbıyık’ın ifadeleri ile tutuklandı. 29 Nisan’da da Ankara merkezli bir soruşturma kapsamında adalarında Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu ile Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Sedat Yılmaz, eşi Selma Yılmaz ve kız kardeşi Filiz Yılmaz’ın olduğu birçok kişi gözaltına alındı. AKP-MHP iktidarının gözaltı ve tutuklamalarına tepkiler sürüyor. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mêrdîn Milletvekili Pero Dündar ile Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Mêrdîn milletvekili adaylarından Beritan Güneş gözaltı ve tutuklamalar ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 
 
‘Operasyonları hiç bitmedi’
 
Devletin tarihinin soykırım tarihi oyduğunu belirten HDP Milletvekili Pero Dündar, bu iktidarın da yüz yılın soykırımını gerçekleştirdiğini söyledi. İktidarın hem siyasi hem de fiziki soykırım gerçekleştirdiğini belirten Pero, “Zaten bu operasyonlar hiç durmadı. Her seferinde bir senaryo yazıyorlar. Şimdi de bir ifadeden dolayı yüzlerce kişi gözaltına alındı. Bu operasyona baktığımızda seçimlerin hedef alındığını görüyoruz. Bu yüzden de bu operasyon seçimlerde sandıkları ve oyları çalmaya yönelik. Bir iradenin gaspıdır.  Avukatlar, ÖHD öncülüğünde hem sandık güvenliğini hem de sandıklara nasıl sahip çıkılacağına ilişkin çalışma yürütüyor ve bunun için program çıkardılar. Oyların güvenliği için çalışma yürütüyorlar. Hukuki çerçevede bu çalışmalarını sürdürüyorlar. Kayyımlar atandığında kültür sanat kurumları kapatıldı. Ancak buna rağmen kültür ve sanat çalışmaları yürütüldü. Kürt kültür ve sanatının yok olmasına izin vermedi sanatçılar. 70 ilde büro açılışları ile şölenler yapıldı, programlar gerçekleştirildi. Kültür sanat çalışanları buna ilişkin programlarını çıkardılar. Soruşturmalarda halkın bu coşkusu suç olarak yansıtıldı. Hukukçulara neden vekalet alıp davalara katıldınız deniyor. Parti çalışanlarımız, kendi çalışmalarını yürüttükleri için tutuklandı” diye konuştu. 
 
Aynı senaryo aynı hikaye
 
İktidarın bir “kota” çıkradığını ve buna göre operasyon yaptığını dile getiren Pero, şunları belirtti: “Ankara’da yapılan operasyonlarda daha çok kadınlar alındı. Kobanê davasında yine en fazla kadınlar var. En çok arayışı olan kadınlar. Bu operasyonda da yine kadınlar ve basın var. Basın hakikati yazdıkça gözaltına alındı tutuklandı. Gazetecinin dediği gibi ‘Özgür basın kazanacak faşizm yenilecek’. Onlar tutuklasalar da her birimizin elinde telefon var. Bu yüzden de hakikat her zaman ortaya çıkar ve hakikatin önünü kimse alamaz. Yandaş medya her zamanki gibi iş başında. Bu  operasyonlarda da önceki gibi aynı senaryo ve hikaye var. Olağanüstü bir durum olduğunda böylesi bir operasyon yapılıyor. Zaten dosyalar belli ve kararlarını vermişler. Mahkemelerde de her şey bu senaryoya göre gelişiyor. Savcı ve hakimlerin kararları da belli.”
 
‘Zafer halkımızın’
 
Son olarak “KCK operasyonlarını” hatırlatan Pero, “Belediyelerde Kürt halkı kazandı. Yerel yönetimleri Kürt halkı kazandı. Bunun intikamını aldılar. O dönemde KCK adı altında operasyonlar yaptılar. Hatta partimizin önünden geçen insanları, oy verenleri bile aldılar. Binlerce kişi o dönemde tutuklandı. O dönem ‘FETÖ kumpası’ yaptılar, şimdi de ‘Soylu ve ekibinin kumpası’ yapılıyor. Bu operasyonlarla kazanmak istiyorlar. Ancak bu operasyonları kesinlikle başarıya ulaşmayacak. Kürt halkı bu operasyonlara ve soykırıma boyun eğmedi, geri adım atmadı. Bugün de Yeşil Sol Parti’ye karşı yürütülüyor. Bu operasyonlarla Kürtleri yalnızlaştırmak istiyorlar. Amaçları herkesi bizden uzaklaştırmak. İçişleri Bakanı ‘kazanamazsak darbe olur’ diyor. AKP yüzde 50-60 almazsa kıyamet kopar diyorlar.  Ancak eğer iktidar kazanırsa kıyamet kopar. Bu yüzden kesin bu iktidarın gitmesi gerekir. Kadınların, gençlerin geleceği ve demokratik bir Türkiye için bu iktidarın gitmesi gerekir. Bu yüzden bu operasyonlar bize geri adım attıramaz. Çalışmalarımız sürüyor. Basın, kültür, sanat ayakta. Her bir arkadaşımızın yerini yüzlercesi doldurur. Zafer halkımızın ve partimizin olacak” dedi. 
 
‘Savaş çok yönlü’
 
Yeşil Sol Parti adayı Beritan Güneş de devleti iyi tanıdıklarını dile getirerek, iktidarın zorlandığı an Kürt halkına saldırdığını söyledi. Beritan, şunları söyledi: “Kürt halkının iradesini operasyonlarla, tutuklamalarla, zindanlarla ve saldırılarla kırmak istiyorlar. Tüm seçimlerde bu siyasi operasyonları yürütüyorlar. Ancak bu kez bu seçim tarihi olduğu için Kürt halkına yönelik baskılarını daha da arttırdılar. Bu seçimlerde anti demokratik uygulamalarını arttırmak istiyorlar. Bunu yapmazlarsa kazanamayacaklarını biliyorlar. Bu yüzden psikolojik bir savaş yürütüyorlar bize karşı. Bu savaş sadece tek yönlü de değil, birçok yönü var. Halkı korkutmak istiyorlar. Ama bizim çalışmalarımız her zaman sürdüğü gibi şimdi de devam ediyor. Onlar ne kadar saldırsa  biz de çalışmalarımızı o kadar büyüteceğiz. Onlar bizi korkutmak istiyor ancak biz daha çok güçleneceğiz. Bu iktidar artık miadını doldurmuş, değişmesinin zamanı gelmiş. Bu operasyonlara karşı bizler çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Seçimde 6 vekil çıkaracağız ve güçlü bir cevap vereceğiz. Halk büyük bir heyecan ile bizi kucaklıyor. Mêrdîn’in seçimde değişim için tutumu belli. Büyük bir irade ile sandığa gideceğiz.  Bu temelde herkese çağrım her oy bir umut ve bu umuda sahip çıkmalıyız.”