Roboskîli aileler: Bir gün yargılanacaklar!

  • 09:03 27 Aralık 2022
  • Güncel
Sema Çağlak - Medya Üren
 
ŞIRNEX - Roboskî Katliamı’nda yakınlarını yitiren aileler,  sorumluların bir gün yargılanacağını belirterek, “Roboskî’ye adalet gelinceye ve katliamın sorumluları yargılanıncaya kadar Roboskî için adalet arayışı devam edecek” sözleri ile kararlıklarını dile getirdi. 
 
Şirnex’in Qileban (Uludere) ilçesine bağlı Roboskî köyünde 28 Aralık 2011 tarihinde 19’u çocuk 34 kişinin savaş uçakları ile katledilmesinin üzerinden 11 yıl geçti. Katliama ilişkin yapılan başvurular ve girişimler sonuçsuz kalırken, ailelerin adalet arayışı devam ediyor. Roboskî Katliamı’nda yakınlarını kaybeden aileler JINNEWS’e konuştu.
 
Çocuklarının parçalarını aradılar 
 
Katliamda yakınlarını kaybedenlerden biri Alma ailesi. 25 yaşındaki oğlu Nadir Alma’yı katliamda yitiren Azime Alma, o günün acısını aynı şekilde yaşıyor. Çocuklarının hayalleri olduğunu söyleyen Azime, “Çocuklarımızın sınır ticaretine gidişleri gizli saklı bir şey değildi. Devletin gözü önünde yapılıyordu bu. Bu katliamı yaptıklarında yanlışlık oldu dediler. Çocuk olduklarını nasıl bilmiyorlardı. Silahsız olduklarını ve sınıra gittiklerini biliyorlardı. Hayalleri vardı çocuklarımızın. Yeni yıla 2 gün kalmıştı. Heyecanlıydılar. Çekiliş yapmışlardı, arkadaşlarıyla birbirlerine hediye almak için. Hazırlık yapıyorlardı. Ancak hayallerini yarım bıraktılar. 2 oğlum da askerdi. 3 çocuğum okuyordu. Bu yüzden tüm yükümüz Nadir’in üzerindeydi. Katliamdan bir hafta önce gece eve geldi, ona kapıyı açtım. Geldiğinde soğuktan dizleri buz tutmuştu. Eğer mecbur kalınmasa, kim o şartlarda çalışır. Çocuklarımız böyle bir ölümü hak etmedi. O gün aileler çocuklarının cenazelerini almaya gittiklerinde parçalarını aradılar. Bundan daha büyük bir acı olabilir mi” ifadelerini kullandı. 
 
‘Her gün adalet arıyoruz’
 
Türkiye’de hak, hukuk, adalet olmadığını söyleyen Azime, sözlerini şöyle sürdürdü: “Devlet AKP-MHP’nin devleti. Yasalar onlara göre işliyor. Kürtler için ne adalet ne de hak var. 11 yıldır her gün adalet arıyoruz. Ancak bugüne kadar Roboskî’ye adalet gelmiş değil. Şimdi bir düğüne gitsem oğlumun yüzü gözümün önünden gitmiyor. Her an onun acısını yaşıyorum. Var olduğumuz sürece de çocuklarımızın davasının takipçisi olacağız. Çünkü bize büyük bir zulüm yapıldı. Roboskî’yi adaletsiz bıraktılar. Irak yasak değildi ailelerimiz yarısı Irak’taydı. Herkes gidip geliyordu. Mezarına gittiğimde ilk günün acısını yaşıyorum. Aralık ayı geldiğinde gözlerimizi televizyonlardan ayıramıyoruz. Yüreğimiz daha çok yanıyor. Her yıldönümünde vicdan sahibi halkımızın Roboskî’ye gelmesini bekliyoruz ve sahip çıkmalarını istiyoruz.”
 
‘Acılarımız oyuncak değil’
 
Siyasi partilerin tutumuna da değinen Azime, “Katliam olduğunda devlet yanlışlık olduğunu söyledi. 11 yıldır AKP’nin adaletsizliği ile karşı karşıyayız. Kendine muhalifim diyen partiler de sadece kendi çıkarlarını düşünüyor. Acımızla oynuyorlar. Acılarımız oyuncak değil. O dönem CHP gelmişti ve adaletin yerini bulacağına söz vermişti. Ancak samimi değildi ve sadece sözde kaldı” dedi. 
 
Kim böyle bir katliamı düşünebilirdi…
Nadir’in kardeşi Selma Alma da yaşananları, “Katliam günü ailemle kardeşimin dönmesini bekliyorduk ama bekleyişimiz uzun sürmedi. O gün herkes birilerini telefonla arıyordu. Bomba sesleri geliyordu, bir şeyler olduğunu anladık. Babam ve annem kendini dışarı attı. Ancak kim böyle bir katliamı düşünebilirdi? Ben o zaman 15 yaşındaydım. İnsanların bombalarla katledilebileceğini bilmiyordum ancak abim bombalarla katledildi. O yaşta böyle bir katliama tanık oldum. Yaşadıklarımız bir kabus gibiydi. Çocukluğum bitti acıyla büyüdüm” sözleriyle anlattı.
 
Katliamdan sonra binlerce kişinin neler olduğunu anlamak için Roboskî’ye aktığını belirten Selma, “Hepsine teşekkür ediyoruz. Ancak yaşanan katliamın acısı hafiflemez. Anlatmak çok zor. Katliamı birçok kişi yansıtmak istedi ama hep engellendiler” dedi. 
 
Gerçeği ne kadar anlatabilir…
 
Roboskî Katliamı’nı Hatırlamak ve Hatırlatmak- Zarokên Nexwestî kitabı ve oradaki yazısını hatırlatan Selma, “Roboskî Katliamı’na ilişkin bir fotoğraf sergisine katıldım. Sergiye gelenler kendi aralarında konuşuyorlardı. Konuşmalarında Roboskî’den bahsediyorlardı. Ancak sözleri beni incitmişti.  Çünkü ne olduğunu, nasıl olduğunu bilmiyorlardı. Kitap, yazı, sergi, yürüyüş… Bunlar gerçeği ne kadar anlatabilir. Ancak bu acıyı yaşayan, hisseden, kardeşi ölen… Ben ‘Roboskî’de sabah’ adlı makaleyi yazdım ‘Zarokên Nexwestî’ kitabında. Yazıda acılarımızı yazdım. Özellikle katliamı yaşayan çocuk, anne ve babaların acılarından bahsettim” dedi. 
 
‘Sorumlular yargılansın’
 
Katliamın sorumlularının bir gün yargılanacağını belirten Selma, o güne kadar mücadele edeceklerini ifade etti. Selma, son olarak “Katliamı gerçekleştirenler hiçbir şey olmamış gibi yaşamlarını sürdürmek istiyorlar. Orada 34 kişi katledildi. Nasıl unuturuz?  Sorumlular yargılansın istiyorum. Roboskî’ye adalet gelinceye ve katliamın sorumluları yargılanıncaya kadar Roboskî için adalet arayışı devam edecek” sözlerini kullandı. 
 
11 yıldır resimlerine bakıyorlar
 
Katledilen 17 yaşındaki Özcan Uysal’ın annesi Türkan Uysal ise yaşamlarında huzurun kalmadığını belirterek, şöyle dedi: “Eskiden beri sınır ticareti yaşamımızda var. Köyümüzde halkın geçimini sağlayabilmesinin başka yolu yok. Çocuklarımız çaresizlikten sınır ticareti yapıyordu. Ailemiz 12 kişiydi. Oğlum tek başına geçimimizi sağlıyordu. O da sınır ticareti yapıyordu. 18 yaşına girmesine 2 gün kalmıştı. Katledilenler çocuk ve öğrenciydi. Bazen geldiğinde ayakları, dizleri buz tutuyordu. Çok zorluk çekiyorlardı. Artık yeter gitme diyordum ama o da mecbur olduğumuzu gitmezsek mağdur olacağımızı söylüyordu. 11 yıldır yemek yemede dahi zorlanıyoruz ve mutlu değiliz, huzurlu değiliz. 11 yıldır onların fotoğraflarına bakarak zaman geçiriyoruz. Her Perşembe onların mezarında acı çekiyoruz. Tüm isteğimiz ve beklentimiz çocuklarımızın katillerinin cezalandırılması, adaletin yerini bulması. Hepsi suçsuzdu ve çocuktu.”
 
‘Adalet’ arayışı…
 
Cenazelerin tümünün parçalandığını söyleyen Türkan, öyle ki tanımakta zorlandıklarını hatırlattı. Katliam sonrası adalet arayışına girdiklerini dile getiren Türkan, devamla “Acımız hiç hafiflemedi. Annelerin yüreği artık savaş ve kanı kaldırmıyor. Eşim acıdan 5 yıl önce vefat etti. Her gün oğlumun fotoğrafına bakıyordu. Sonunda bu acıyı kaldıramadı ve kalp krizi geçirdi. Roboskî Katliamı sonrası gün yüzü görmedik hiç. Televizyonlarda sürekli suçlulara ilişkin bir haber bekliyoruz. Bu umutla yaşıyoruz. Yasımız hala sürüyor”  şeklinde konuştu.