Özgürlük kampanyası 3 ayak üzerinde gelişecek!

  • 09:08 9 Ekim 2024
  • Güncel
 
Melek Avcı
 
ANKARA - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun siyasi çözümü için başlatılan kampanya bir yılını geride bırakırken, mücadelenin toplumsal, hukuki ve diplomasi olmak üzere 3 ayak üzerinden daha da güçlendirileceğini belirten KCKD-E Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt, 16 Kasım’da da Köln’de büyük bir mitingle bir irade beyanı gerçekleştirecekleri bilgisini paylaştı. 
 
10 Ekim 2023 tarihinde Kürt halkının dostları tarafından başlatılan “PKK Lideri Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” kampanyası bir yılını geride bıraktı. Bir yıl içerisinde Kürt halkının kararlılığını gören Avrupa ve dünya kamuoyu sessizliğini bozmak zorunda kaldı. Önce işkenceye ilişkin yayınlanan Birleşmiş Milletler (BM) Raporu ardından Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi (AK BK) toplantısı ve Türkiye’ye tecrit noktasında verilen süre gibi birçok gelişme yaşandı. Dünyanın her yerinden bin 500 avukat İmralı’ya gitmek için başvuru yapmış, 69 Nobel ödüllü şahsiyet tecridin kırılması için imzaları ile irade beyan etmişti. Kampanya ve komplo yılını tamamlarken KCKD-E Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt, hamlenin ikinci yılında hazırlıkları paylaştı. 
 
‘Küresel çapta başlatılan kampanyanın cevabı da küresel olmalıdır’
 
Komplonun yıldönümünde olduklarını söyleyen Zübeyde, diğer yandan ise başlattıkları kampanyanın bir yılını tamamladığını belirtti. Kürt halkının dostları öncülüğünde 2023’te başlayan kampanyanın birçok noktayı aştığını kaydeden Zübeyde, “Önder Apo’nun dostlarının bu konuda öncülük yapması önemlidir. Bir yılı geride bırakırken önümüzdeki yıla nasıl başlayacağımızı konuşuyoruz. Bunun yol haritası bellidir ama elbette ki bir yılı da örgütsel, toplumsal olarak kadın gençlik tüm yapılar değerlendirmek zorundayız. Değerlendirdik ve değerlendirirken çok ciddi şeyler açığa çıktı; bir toplum içerisinde enerji, heyecan açığa çıktı, dostlar arasında çok bilenen şahsiyetlerin desteği sinerji yarattı. Şuan bir inanç söz konusu ve yürütürkenki inançla sonuç alabilirsiniz. Önder Apo’nun 26 yıl İmralı Adası’nda komplo sonucu Türkiye’ye teslim edilmesi, komplonun kararını veren, Kürtlere karşı komployu hayata geçiren, Önder Apo şahsında milyonların iradesini rehin alma noktasında bunun kararını verenler Avrupa ülkelerinde. Onun için bu kampanyanın küresel çapta olması önemlidir. Küresel çapta başlatılan kampanyanın cevabı da küresel olmalıdır” sözlerini kullandı. 
 
‘Biz artık kınama mesajı istemiyoruz’
 
Tecridi kırıp PKK Lideri Abdullah Öcalan’ı özgürleştirmek için Avrupa’ya yüklenmek gerektiğini belirten Zübeyde, stratejik çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Zübeyde, “İddiamız Önder Apo’yu özgürleştirmektir. Diğer boyutu, yıllara dayanan Kürt sorunu, Önder Apo’nun 50 yıllık mücadelesiyle birlikte herkesin ‘Kürt diye bir şey kalmadı üstlerine beton döktük’ dediği yerde betonu kırdı, halk yeniden yeşerdi ve canlandı. Bu aşamaya kadar getirdi ve Kürt meselesinin demokratik bir zeminde artık çözülmesi gerekir. 40-50 yıllık güncel bir tarihten bahsediyoruz. Kürtlerin ödemediği bedel kalmadı sonuçta en ağır bedeli de İmralı Adası’nda Önder Apo bunun direnişini yürütüyor. O nedenle bu kampanya birçok ülkeye yayıldı. Tahmin etmediğimiz kadar ilgi duyuldu. 3 ayak üzerinden yürütülmesi gereken bir hamledir bu: Biri toplumsal ayağı, güçlü toplumsal çıkış yapılmalı. Diğer ayak hukuk mücadelesini verme, Türkiye açısından hukuktan bahsedemeyiz çünkü kendi hukukunu çiğneyen bir ülke ama üzgünüz ki Avrupa hukuku da Türkiye’ye müdahale etme konusunda da bir girişimi yok. Bin 500 avukat İmralı Adası’na gitmek için başvuruda bulundu bu da mücadelenin bir parçasıdır. Diğeri diplomasidir. CPT’den tutalım Avrupa Konseyi’ne kadar birçok kurum tecridi ve Önder Apo’yu gündemine almış ama bizim meselemiz pratiğe geçmeleridir. Evet Kürtler katlediliyor, soykırıma uğratılıyor ama sadece bir kınama ile sınırlı kaldılar. Biz artık bunu istemiyoruz” diye konuştu. 
 
‘1 yıl erteleme Türkiye’nin elini kolaylaştırmıştır’
 
İmralı işkence sisteminin milyonlara karşı bir işkence sistemi olduğunu belirten Zübeyde, uluslararası kurumların kınama mesajlarını bırakıp bu küresel hamleye karşı pratik sergilemesini söyleyerek şöyle devam etti: “Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nde son yapılan görüşmede de ‘umut hakkı’nın yerine getirilmesi için hukuksal olarak Önder Apo’nun dışarıda olması gerekir ama AK bir yıl daha erteleme kararı alıyor. Bunlar mücadelenin ve bir yıllık hamlenin sonucudur. Hamlenin yarattığı sinerji ve basınç önemli, onun için 2025’i iyi örgütlemek gerekiyor. Bunu aşan bir süreç olmalıdır. Bir yıl daha erteleme Türkiye’nin önünü açmak, elini kolaylaştırmaktır. Biraz daha Kürt soykırımını gerçekleştirmeye zemin açmaktır. Bunu böyle okuyoruz. Hamle önümüzdeki dönemde daha güçlü çıkış yapmalıdır. Hiçbir şey mücadelesiz sonuç almaz. Bugün saydığımız tüm kurumlar tecridi gündemine de almışsa bu mücadelenin sonucudur. Fakat pratikte adım atmak için de bu mücadeleyi daha da büyütmek gerekir. Toplum topyekun özeleştiri pozisyonundadır şuan. Çünkü tecridi kıramadık, Önder Apo’nun sesini duyamadık. Tecridi kırıp Önder Apo’nun sesini duymak için yapılacak pek çok şey var.” 
 
69 Nobel ödüllü şahsiyet Önder Apo için mücadele yürütüyor
 
Avrupa’da her gün eylem ve etkinlikler, görüşmelerin olduğunu belirten Zübebyde, “Avrupa’nın en ücra köşesinde bile verilen dosyalar, gönderilen mektuplar, imzalar, mailler vardı. Ama bu her günü büyütmeliyiz. Yine eylem ve etkinliklerle beraber direniş her gün olacak. Bakın dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş tarih boyunca; 69 Nobel ödüllü şahsiyet Önder Apo için kimi muhatap yerlere imza gönderdi, imza atıyor görüşmek ve İmralı kapılarının açılıp Kürt meselesinin çözülmesi, Kürtlerin bir statüsü olması için. Geç bile kalındı. Bu dünya tarihinde görülmemiş, ilk kez Önder Apo için 69 şahsiyet bunun mücadelesini yürütüyor bu çok önemli. Hukukçular mücadele ediyor. Bunların tümü büyütülecek ve kendi çeperimizi genişleteceğiz. Toplumsal mücadeleyi de geliştirmek gerekiyor. Çünkü tarihte hep direnenler kazandı, direnenler söz sahibi oldu. Direnenler sonuç aldı, Kürt özgürlük mücadelesi de budur.”
 
‘Yeri yerinden oynatacağız’
 
Kampanyanın yıldönümü için başlayan eylem ve etkinliklerin 12 Ekim’e kadar devam edeceğini belirten Zübeyde, “Dostlar Başkanı hissetmek için yüzlerce kartpostal gönderdi. Eylem etkinlikler, mitingler yapıldı. Hamlenin birinci aşamasını geride bırakırken Köln yürüyüşüyle zirveleştirdik. Köln yürüyüşünün Avrupa basınında yer alması önemliydi. Avrupa basını ‘Kürtler köprüyü salladı’ manşetleri attı. Kürtler gerçekten Önder Apo için 17 Şubat’ta köprüleri salladı, sallayacağız. Biz Önder Apo’yu özgürleştirmeden yeri yerinden oynatacağız. Demokratik bir zeminde Avrupa gibi bir yerde hukuktan ve insan haklarından bahseden yerde yaşıyorsak derhal kendi görev ve sorumluluklarını yerine getirsinler. Hukuk siyasete alet edilmemelidir. Siyasi çıkar için ilişkileri bozmak istemiyorlar ama Türkiye şuanda savaş ve insanlık suçu işliyor, işkence uyguluyor. Tecrit derinleştikçe savaş derinleşiyor, savaş derinleştikçe tecridi de derinleştiriyorlar. 9 Ekim Komplosu için bir planlamamız var. Yıldönümü için eylem ve etkinlikler 12 Ekim’e kadar devam edecek” diye belirtti.
 
‘Önder Apo’yu özgürleştirme iradesini beyan ediyoruz’
 
Dünyaya kararlılıklarını göstermek için yapılan etkinliklere katılımın önemine vurgu yapan Zübeyde şunları söyledi: “10 Ekim’de kadın hareketi öncülüğünde birçok yerde yürüyüş olacak. İnfo çadırları açılıyor, tanıtımlar, okuma günleri yapılıyor. Ayın 12’sinde Ekim komplosunu protesto etmek için yeni bir yıla girerken hamle çerçevesinde bir direniş hattının da toplumla paylaşacağız. Önümüzde 16 Kasım var; büyük bir miting hedefliyoruz. Avrupa’daki halkların gelip kendi irade beyanında bulunması lazım. Festivallerde irade beyan edildi, edilmedi değil Frankfurt’ta, Newroz’da, Köln yürüyüşünde buna benzer irade beyan edildi ama bizim yeniden 16 Kasım’da halklar şöyle ele almalıdır, özellikle Kürt halkının kendi çevresini örgütleyip halkları buna katarak Köln yürüyüş ve mitinginde yeni bir irade beyanında bulunmalıdır. Çünkü şunu diyeceğiz biz bir yıllık süreci geride bıraktık, ikinci yılda da Önder Apo’yu özgürleştirme iradesini beyan ediyoruz. Özgürlük iradesini beyan ediyoruz. Önder Apo özgürleşmediği sürece Kürt sorunu çözülmez, Kürt sorunu çözülmedikçe de Avrupa ülkelerinde de özgür olmadığımızı dünya kamuoyuna ifade edeceğiz. Kitlesel olarak halkın vereceği fotoğrafın mesajı çok önemli, Avrupa bunu esas alıyor. Bu yüzden halkın katılımı çok önemli.”