Siyasi soykırıma tepki: Mücadeleyi büyüteceğiz

  • 09:23 25 Aralık 2022
  • Güncel
 
AMED - Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında DBP’ye yönelik gerçekleştirilen siyasi soykırım operasyonuna tepki gösteren kadınlar, operasyonun Kürt halkına yönelik olduğunun altını çizerek,  mücadeleyi büyütme çağrısında bulundu. 
 
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında 9 il ve ilçede eş zamanlı olarak Demokratik Bölgeler Partisi’ne (DBP) yönelik siyasi soykırım operasyonu gerçekleştirildi. DBP il binalarına baskınlar yapılırken, çok sayıda eve de polis baskınları düzenlenerek aralarında DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır’ın da aralarında olduğu çok sayıda siyasetçi gözaltına alındı. Siyasi soykırıma karşı tepkiler sürerken, Amed’de siyasetçi kadınlar saldırıları değerlendirdi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Özlem Gündüz, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Gülşen Sincar ve HDP Amed İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy, operasyonlara ilişkin konuştu.
 
Muhalifler ve Kürtler iktidarın hedefinde
 
HDP MYK üyesi Özlem Gündüz, demokrasiden yana olan tüm muhalif kesimler ve Kürt siyasetine dönük saldırıların hemen her gün gerçekleştirildiğini vurguladı. Yapılan operasyonlara yabancı olmadıklarını kaydeden Özlem, “Yine dışarıda yapılan bütün eylemlere savaşa gider gibi bir orduyla giderek gözaltılar, siyasi soykırım operasyonları çok uzun bir süredir devam ediyor” dedi.  
 
‘Meşru bir mücadele yürütüyoruz’
 
“Yıllardır Kürtler ve muhalif kesimler üzerinden devam eden bir baskı” olduğu ifade eden Özlem, AKP-MHP iktidarının seçimlere giderken önüne yeni bir strateji koyduğunu belirtti. İktidarın, kendisine engel olarak gördüğü bütün kesimleri yok ederek, tutuklayarak, davalar açarak bir şekilde bertaraf etme ve tek başına bu seçimleri götürme peşinde olduğuna dikkat çeken Özlem, “Bu faşizmi artırarak varlığını meşrulaştırma yönünde bir strateji belirledi. Ama şunu biz de çok iyi biliyoruz, onlar da çok iyi biliyorlar. Bunca operasyon, bu kadar çok polisle savaşa gider gibi en basit bir eyleme müdahale kendilerinin korkusudur. Bizden ne kadar korktuklarının göstergesidir. Bu operasyonlarla hiçbir şekilde geri adım attıramayacaklar. İktidar stratejisini ortaya koydu. Bunu hem söylemleriyle hem pratikleriyle gerçekleştiriyor. Ama biz de özellikle bu süreçte, seçimlere doğru giderken bu baskılara, operasyonlara karşı örgütlü gücümüzü arttırarak ve büyüterek seçimlerde bu faşizme kaybettireceğiz. Biz demokratik siyaset yürütüyoruz, meşru bir mücadele yürütüyoruz” şeklinde konuştu.
 
‘Bu operasyon Kürtlerin mücadelesine yöneliktir’
 
Gelip geçen hiçbir iktidarın baskılarla sonuç alamadığının altını çizen Özlem, devamında şunları söyledi: “Biz daha da büyüyerek, daha da güçlenerek bugünlere geldik. Her zaman bu saldırılar bizler açısından mücadele gerekçesi olmuştur. Mücadelemizi büyütme gerekçesi olmuştur. DBP’ ye yönelik bu saldırı Kürtlerin mücadelesine, örgütlülüğüne dönük olmuştur. Buna cevap olacak en temel şey demokrasiden yana olan bütün kesimlerin tepki göstermesi, bu saldırıları kabul etmediğini en güçlü şekilde ortaya koymasıdır. Buradan bütün kesimlere sesleniyoruz; bu saldırılara karşı hiç kimse sessiz kalmasın. Bugün burada operasyon yapan, eşbaşkanlarımızı gözaltına alan, tutuklayan, sokak ortasında il eşbaşkanımıza, halkın iradesine tokat atan aynı zihniyettir. Kadınları katleden aynı zihniyettir. İmamoğlu’nu cezalandıran aynı zihniyettir. O açıdan bu zihniyet, bu stratejiyle kendisine engel olarak gördüğü bütün kesimleri bir bir eleyerek yoluna devam etme niyetinde. Demokrasiden yana olan bütün kesimleri bu mücadele etrafında kenetlenmeye çağırıyoruz.”
 
‘Tahammülsüzlüğün göstergesidir’
 
DBP’ye yönelik düzenlenen operasyonla iktidarın tahammülsüzlük içerisinde olduğunun bir kez daha açığa çıktığını vurgulayan DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Gülşen Sincar ise, Türkiye’de 2015’ten bugüne kadarki süreç içerisinde AKP-MHP’nin, tüm muhalif kesimlere karşı saldırılarını sürdürdüğünü kaydetti. HDP’nin kapatılmasına yönelik açılan kumpas davasına dikkat çeken Gülşen, “Kobanê kumpas davasından tutalım belediyelerimize kayyım atanmasına kadar, o günden bugüne kadar 16 bini aşkın gözaltı ve tutuklama söz konusu. Yine seçimin startı verilmesi itibariyle, kendi karşısında muhalefet edebilecek tüm dinamiklere böylesi bir durumun gelişeceğine dair bir öngörümüz vardı. Bunun bir yönü de yaşanan tüm bu süreçlerle ilgili iktidarın artık kitlelerde, toplumda, tabanda karşılık bulamamasının yarattığı öfke ve tepki ile kendi karşısında muhalefeti geliştirebilecek, toplumsal tabanın desteğini alabilecek tüm kesimlere karşı bu tarz saldırılar geliştirme hevesi hemen her gün, her an yaşadığımız bir durum ve duygu. Bir zafer işaretine bile tahammül etmeyen bir yaklaşımla karşı karşıyayız. Çok uzağında olduğumuz bir durum değil ama bütün bunlar bizde bir yıkıma sebep olmayacaktır. Yöneticilerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, siyasi parti bileşenlerimizin de desteğiyle birlikte bu saldırıları bertaraf edebileceğimize inanıyorum” ifadelerini kullandı.
 
‘Daha dirençli ve örgütlü olarak devam edeceğiz’
 
Yapılacak eylem ve etkinlik sürecinin hemen birkaç gün öncesinden siyasi parti ve çalışanlarına dönük operasyonlar düzenlendiğini ve rehin tutulduğunu aktaran Gülşen, “Ama bunlar bizlerde elbette ki yılgınlığa sebep olmayacaktır. Buna karşı çok daha dirençli, çok daha örgütlü ve büyüyerek yolumuza devam edeceğiz” mesajını verdi.
 
‘İrademizi kıramayacaklarını bugün bir kez daha gördüler’
 
HDP Milletvekili Semra Güzel’in milletvekilliğinin düşürülmesine dikkat çekerek değerlendirmelerine başlayan HDP Amed İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy da, “Milletvekilliği düşürülen Semra Güzel’in iradesini nasıl ki kıramadılarsa gözaltına alınan Keskin Bayındır’ın da iradesini kıramayacaklarını bir kez daha gördüler” dedi. Seçim sürecinin yaklaşmasıyla saldırıların başladığını ve bu operasyonların devam edeceğini dile getiren Gülistan, “Ama avukatlarımızın gözaltındaki arkadaşlarımızı ziyaretiyle bize bunu bir kez daha gösterdi ki hem gözaltında bulunan arkadaşlarımızın morali yerinde hem de bu operasyonla beraber kendilerini güçlendirdiklerini zanneden iktidarın, günden güne zayıfladığı gerçeği bugün bir kez daha tescillenmiş oldu. Çünkü Kürt siyasetçiler her gün bu baskı politikalarıyla ve bu operasyonlarla karşı karşıya ama inadına örgütlenmeyle, inadına kitlelerle daha fazla buluşmaya,  siyaset üretmeye, inadına barışı haykırmaya, inadına demokrasiye sahip çıkmaya devam ediyorlar” şeklinde konuştu.    
 
‘Operasyonlar irademizden vazgeçmemize neden olmayacak’
 
Gülistan, son olarak şunları söyledi: “Bugün de dünden daha kararlı bir şekilde, demokrasiye de, geleceğe de, barışa da AKP’siz, demokrasinin güçlendiği geleceğe de daha emin adımlarla yürüyoruz. Milletvekilliği düşürülen Semra Güzel’in iradesini kıramadıkları gibi, Keskin Başkan’ın gözaltı sırasında ne kadar da iradesine sahip çıktığını görüntülerde de izledik. Tüm siyasetçilerimiz için geçerli. Yarın daha da büyük operasyonlarla karşı karşıya kalabiliriz ama bunlar bizim irademizden vazgeçmemize, siyaset geliştirmememizde asla neden olmayacak. Biz her zaman haklı olduğumuzun yarattığı güçle, fiili meşru mücadelemizin ne kadar haklı olduğunun verdiği güçle yolumuza devam edeceğiz.”