Esengül Demir: Saldırılar bize geri adım attıramayacak

  • 12:29 3 Haziran 2022
  • Güncel
İSTANBUL - Genel Merkezlerine yönelik polis baskınına ilişkin konuşan HDK Eşsözcüsü Esengül Demir, “Baskının bir nedeni de Sayın Abdullah Öcalan’a dönük tecridin gündemleştirilmesi ve İmralı tecridinin kaldırılmasına dönük 12 Haziran’da yapılacak olan Gebze Yürüyüşü’nün basın toplantısının burada yapılmış olmasıdır. Saldırılar bize geri adım attıramayacak” dedi.
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Tekirdağ ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında 11 kente yapılan siyasi soykırım operasyonlarına tepki göstermek için Genel Merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya HDK Eşsözcüsü Esengül Demir, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Tülay Hatimoğulları, Musa Piroğlu, Dilşat Canbaz ve Sezai Temelli, HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encü, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Devrimci Parti, Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi ile çok sayıda siyasi parti temsilcisi, hukukçu ile Sivil Toplum Örgütü (STÖ) temsilcisi katıldı. Açıklamada, “Baskınlar, Gözaltılar, Tutuklamalar, Bizi Yıldıramaz. HDK’yi Birlikte Savunuyoruz” pankartı açıldı. Açıklama boyunca, çok sayıda sivil polisin HDK binası önünde bulunması dikkat çekti. 
 
‘HDK paradigmasından asla taviz vermeyecek’
 
Açıklamada ilk olarak söz alan HDK Eşsözcüsü Esengül Demir, “HDK bu sabah erken saatlerde mafya devleti yöntemiyle kapıları kırılarak içeri girilmiş, içerisi tahrip edilmiş, bilgisayarlara el konulmuş onun dışında da alınan herhangi bir şey olup olmadığını tespit etmek üzere arkadaşlarımız çalışma yürütmektedir”  dedi. Baskının ilk defa olmadığını söyleyen Esengül, “HDK, HDP pek çok demokratik kuruma dönük böylesi saldırılar şefaatle gerçekleşti. Bu yöntem mafya devleti yöntemidir. Hukukun değer olduğu ülkelerde bu tarz yöntemler asla yapılmaz. Ama burası Türkiye, ne hukukun üstünlüğü, ne hukukun geçerliliği, ne anayasal haklar hiçbiri geçerli değil. AKP-MHP mafya devleti iktidarda ve onların iki dudakları arasında geçen sözler geçerli. HDK, özgürlükçü demokratik paradigmasından asla taviz vermeyecektir, bundan sonra da vermeyecektir” diye vurguladı.
 
‘Bize geri adım attıramayacaklar’
 
HDK’nin, Türkiye’de demokratik siyasetin önünün açılması ve bütün ötekilerin demokratik mücadele araçlarından biri olduğunu ifade eden Esengül, “Ötekiler diye tanımladığımız bütün halklar, bütün inançlar, ekolojik mücadele yürütenler, kadın mücadelesi yürütenler, emeğin hakkını savunanlar HDP ve HDK bünyesinde Türkiye’de demokrasi, eşitlik mücadelesi vermeye devam edecektir” sözlerini kullandı. Baskıların yıldıramayacağının mesajını veren Esengül, “Bugün yapılan saldırılar ne bizi bundan sonra yapacağımız demokratik siyaset mücadelesinde, ne de Türkiye’de bütün ötekilerin yan yana gelişinden geri attıramayacaktır” dedi. 
 
HDK dışında Göç İzleme Derneği’nden arkadaşlarının da gözaltına alındığı bilgisini paylaşan Esengül, “Türkiye’de göçmenlerin ve mültecilerin uğradığı haksızlıklar, bunların kamuoyunda gündemleştirilmesi üzerine çalışma yürüten Göç İzleme Derneği’nden de pek çok arkadaşımızın gözaltına alındığını biliyoruz. ‘Savaş siyaseti ve toplumsal baskılar devam etsin, tüm kamuoyu baskı altına alınsın’ siyasetinin açık göstergesidir bu” şeklinde konuştu.
 
‘Mücadelemize her zaman olduğu gibi devam ediyoruz’
 
HDK Genel Merkezi’ne yönelik baskının, Gemlik Yürüyüşü duyurusuyla bağlantılı olduğuna işaret eden Esengül, “Genel merkezimizin basılmasının bir nedeni de Sayın Abdullah Öcalan’a dönük tecridin gündemleştirilmesi ve İmralı tecridinin kaldırılmasına dönük 12 Haziran’da yapılacak olan Gebze Yürüyüşü’nün basın toplantısının burada yapılmış olmasıdır. Bağlamı buradan kuruyoruz. Türkiye’de savaş siyaseti ve toplumsal kamuoyu üzerindeki baskılar devam etsin. Buna ilişkin ses çıkaran ‘tüm kamuoyu baskı altına alınsın, sindirilsin ve yan yana gelmesin’ siyasetinin açık göstergesidir” diye belirtti. Açık siyaset yürüttüklerini dile getiren Esengül, “Buradayız. Mücadelemize her zaman olduğu gibi devam ediyoruz” mesajını verdi. Kitle ise bu esnada Esengül’e, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganıyla karşılık verdi.
 
‘Gelin hep birlikte mücadelemizi yükseltelim’
 
Daha sonra konuşan HDP Milletvekili Sezai Temelli ise şunları kaydetti: “Bu sabah yine çok alışık olduğumuz bir sahneyle uyandık. Birçok kentte gözaltı söz konusu oldu. Hatta bunların bir tanesi Van’da silah kullanma siyasetiyle yaşanmıştır. Bu, asla kabul edilebilecek bir durum değildir. Kongre binamıza bu şekilde bir saldırıyla yapılan baskın aslında bu ülkede OHAL düzeninin devam ettiğinin açık bir göstergesidir. Tükenmiş bir iktidarın ayakta kalabilmesinin yegane yöntemi, savaş politikalarıdır. Biz seyirci kalmıyoruz. HDK bünyesinde olan bütün demokrasi güçleri, partilerimizle, STÖ’lerimizle, bütün gücümüzle faşizme karşı mücadele vermeye, direnmeye devam ediyoruz. Buna seyirci kalanların da artık bu uykudan uyanmasına çağrı yapıyoruz. Gelin hep birlikte, dayanışmayla güçlü bir şekilde bu faşist düzene karşı mücadelemizi yükseltelim.”
 
‘Biz kazanacağız, faşistler yenilecek’
 
Devrimci Parti Genel Başkan Yardımcısı Burcugül Çubuk da, “AKP-MHP faşizmi, kendisine karşı mücadele eden güçler içinde hem tecride karşı mücadeleyi, hem kadın ve LGBTİ+ mücadelesini, hem de Kürdistan halklarının özgürlük mücadelesini bünyesinde barındıran, bugün faşizme doğrudan zarar verebilecek en önemli güçlerden biri olan HDK ve HDP’ye saldırılarından birini gerçekleştirdi. Biz buradayız, bu saldırılar karşısında kongremize, partimize sahip çıkmaya, sokakta savunmaya devam edeceğiz. Biz kazanacağız, faşistler yenilecek”  dedi. 
 
‘HDK’yi her mücadele başlığında savunmaya devam edeceğiz’
 
SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur da, “Emekçilere, yoksullara diyoruz ki başlarınızı kaldırın. Başlarınızı kaldırmadıkça bu sömürü düzeni devam edecektir. İsyan ediyoruz” diye belirtti. Ardından ESP Eş Genel Başkanı Şahin Sümüklü, “Türkiye ve Kürdistan’da özgürlük, barış, ekmek isteyenleri karşısında yine bir saldırıyla karşı karşıya kaldı. Bu aslında bize bir çağrı. Bu coğrafyada eşitlik, özgürlük, adalet, ekmek için daha kararlı daha cüretkar, birleşik örgütlü mücadeleyi yükseltme çağrısıdır. Bizler sosyalistler olarak HDP’yi ve HDK’yi her zeminde, her mücadele başlığında savunmaya devam edeceğiz. Mücadelemizi büyüteceğiz, yaşasın birleşik demokratik mücadelemiz” ifadelerini kullandı.
 
‘Birlikte değiştireceğimize inanıyoruz’
 
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Eş Genel Sözcüsü İbrahim Akın da,  “Türkiye’de bu saldırı aynı zamanda barolar kırıntısı kalmış demokrasiye, halkların savunmasına karşı bir saldırıdır. Birlikte değiştireceğimize inanıyoruz. HDK’ye dönük yapılan saldırı HDP’ye dönük saldırıların bir parçasıdır. O nedenle kimsenin sessiz kalmaması gerekiyor. Bu iktidarın siyaseten tükenmiş olduğunu düşünüyoruz” dedi. SMF üyesi Mahir Gürz de, “Bizler devrimciler, demokratlar olarak bu kokuşmuş, çürümüş, faşist sisteme karşı birleşmeliyiz. Birlikte mücadele yürütmeliyiz” çağrısı yaptı.
 
‘Hukuka aykırı’
 
Hukuki sürece ilişkin konuşan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şube Eşbaşkanı Esra Erin Bilen, “Baskında, dosyada ne bir hukuka uygun arama kararı, ne de tutuklama kararı vardı. Gece yarısı kimseye haber verilmeden hukuka aykırı bir arama yapılmış. ÖHD olarak biz bu sürecin takipçisi olacağız. Suç duyurusunda bulunacağız” şeklinde bilgi verdi.
 
“Baskılar bizi yıldıramaz” ve “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları ve alkışların ardından açıklama sona erdi.