Hikmet Tunç

 

VAN - Bir oğlu katledilen ve bir oğlu da tutsak olan Emine Demirağaç, oğlunun sırtında ve ayağında platin olduğunu, cezaevinde kalma durumunun olmadığını belirterek, “Taleplerimiz karşılansın” dedi.

 

Türkiye ve bölge cezaevlerinde kalan tutsaklara yönelik hak ihlalleri, derinleşen tecritle beraber artmaya devam ediyor. Artan hak ihlallerine ilişkin yetkililer sessizliğini korurken, buna karşı tutsak yakınlarının Van, Diyarbakır ve İstanbul da hasta ve infazı yakılan tutsakların serbest bırakılması talebiyle başlatılan “Adalet Nöbeti” eylemleri sürüyor. 64’üncü gününde devam eden Adalet Nöbeti’nde yer alan tutsak yakınlarından biri de Emine Demirağaç (55).

 

Emine, oğlu Ahmet Demirağaç’ı 13 Haziran 2016’da içinde bulunduğu araca yapılan silahlı saldırıda kaybederken, diğer oğlu Malik Demirağaç ise aynı gün eve yapılan baskında yaralı halde gözaltına alınır. Baskın sırasında Emine ise polisler tarafından darp edilir. Tutsak oğlu Malik’in serbest bırakılması için Adalet Nöbeti’ne katılan Emine, baskın gününü şöyle anlatıyor: “Ramazan ayının ilk günleriydi. Onlarca polisin evimize baskın yapmasıyla uyandık. Ne olduğunu daha anlayamadan beni ve oğlum Malik’i darp etmeye başladılar. Saatlerce sürdü evdeki aramalar. Silah dipçiğiyle bana da vurdular. Ben baygınlık geçirdim. Oğlum Malik ise aldığı darp ve işkenceden kaynaklı dişleri döküldü. Daha sonra eve gelen babası İsa Demirağaç’ı ve oğlum Malik’i gözaltına alarak tutukladılar. Hala da oğlumun dişlerini bir bezin içinde sandığımda saklıyorum.”

 

‘Oğlumun sırtında 17 kurşun izi saydılar’

 

Polislerin evlerine yaptığı baskında her yeri aradıklarını söyleyen Emine, “Evi didik didik aradılar. Baskında evde bulunan halılar kan içinde kalmıştı. Yorganlar kan içinde kalmıştı. Evde hiçbir şey olmamasına rağmen medyaya ‘onlarca silah bulundu’ diye duyurdular. Oğlum ve eşimi götürmelerinden sonra oğlum Ahmet’i aradım ama ulaşamadım. Olanlardan haberim yoktu. Eve gelen akrabalarımızdan Ahmet’in vurulduğunu ve öldüğünü öğrendim. Ahmet’in cenazesini abim yıkamıştı ve 17 kurşun izi saydığını söylemişti” diye anlattı. Evinin ihbar sonucu basıldığını kaydeden Emine, “Onlarca kişi yapılan ihbarlar sonucunda yaşamını yitirdi. Onlarcası asılsız ihbarlar yüzünden cezaevinde tutuluyor” ifadelerini kullandı.

 

‘Sırtında ve ayağında platin var’

 

Oğlu Malik’in tutuklandıktan iki gün sonra Bandırma T Tipi Cezaevi’ne sürgün edildiğini, eşinin ise 6 ay sonra serbest bırakıldığını söyleyen Emine, hem uzak mesafe olması hem de ekonomik nedenlerden 2 yıldır görüşe gidemediğini belirtti. Emine, “Telefonu her açtığında ‘iyiyim, beni merak etmeyin’ diyor. Ben görmediğim oğlumun iyi olduğundan nasıl emin olacağım? Ne durumda olduğunu bilmiyorum. Oğlumun ayaklarında kurşun yarası var. Yürümekte zorlanıyor. Bir ayağına ise platin takılmış. Sırtında platin var. Babasını belediyedeki işinden ettiler. Dünyaya geldiğimizden bu yana azap içindeyiz. Acımız devam ediyor. Bir oğlumu öldürdüler, birini cezaevine gönderdiler. Yine de polis baskınları son bulmadı. Geçen yaz aylarında da yine onlarca polis evimizi bastı, didik didik aradı. Eşim İsa’yı alıp yine tutukladılar. Birkaç ay sonra da serbest bıraktılar” diye ifade etti. 

 

‘Nöbetimiz sürecek’

 

Tüm baskı ve saldırılara rağmen hasta tutsaklar için başlatılan nöbette yer alan Emine, “Cezaevlerinin kapasının açılmasını istiyorum. Anneler artık ağlamasın. Barış olsun. Cezaevlerinin kapıları açılana dek nöbetimiz sürecek. Taleplerimiz karşılansın” dedi.