
‘Önderliğin özgürlüğü bizim önceliğimiz’
- 09:13 7 Mart 2025
- Güncel
Mîdye Miqted
HELEB – Heleb’deki kadınlar, Abdullah Öcalan’ın "Barış ve Demokratik Toplum" çağrısına destek vererek, bu çağrının barış tarihini yeniden inşa ettiğini vurguladı. Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün Kürt halkının ve kadınlarının temel gündemi olduğunu belirten kadınlar, barışın inşasının Kürt meselesinin çözümüne bağlı olduğunu ve İmralı’nın kapılarının açılması gerektiğinin altını çizdi.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat günü Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) heyeti aracılığıyla yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısı, tüm kesimler tarafından coşkuyla karşılanırken, destek mesajları da art arda gelmeye devam ediyor.
Kuzey ve Doğu Suriye kentlerinden Heleb’deki kadınlar, Abdullah Öcalan’ın çağrısına ilişkin JINNEWS’e konuştu.
‘Bu süreç değişim ve dönüşüm sürecidir’
Heleb Eğitim Komitesi Yöneticisi Suad Hesen, Abdullah Öcalan’ın çağrısına ilişkin şu ifadeleri kullandı: "Bugün biz kadınlar olarak, düşünce ve felsefemizi Önderliğin fikirleriyle şekillendirdiğimiz için her yerde varız ve şunu diyebiliriz ki biz Kürt kadınlarıyız. Bugün Kürt halkı olarak yeni bir süreçten geçiyoruz. Bu süreç, değişim ve dönüşüm sürecidir. Geçmişte Önderliğin barış ve ateşkes çağrıları yapıldı, ancak Türk devleti bu çağrıların önünü kesmek ve engellemek için birçok plan devreye koydu. Bugün, 2025 yılının sonlarına doğru, Önderliğin silah bırakma çağrısı bizim için son derece önemliydi. Çünkü Önderlik, bu çağrısıyla barış tarihini bir kez daha yeniden inşa etti."
‘Halkımız barışın inşası için mücadele ediyor’
Suad Hesen devamında şu sözleri kullandı: "Önderlik silah bırakma çağrısı yaptığında birçok kişi Kürtlerin artık var olmadığını düşündü. Ancak silah bırakma, sürecin barış yoluyla yeniden şekillendirilmesi anlamına geliyor. Kapitalist devletler, Orta Doğu halklarını baskı altına almak için sert politikalar yürüttü ve bu kaos hala devam ediyor. Peki, bu savaş ne zamana kadar sürecek? Şüphesiz ki Kürt halkı bu kaosun içinde dimdik ayakta. Bize dayatılan iktidar sisteminden kurtulmak için birçok fedakârlık yaptık, ancak biz bu fedakârlıklarımızı barışın fedaileri olarak tanımlıyoruz. Bugün Kürt halkının dört parçada saldırıya uğradığını görüyoruz. Bu da gösteriyor ki halkımız barışın inşası için mücadele ediyor. Önderliğin felsefesi sayesinde dünyada kalıcı bir çözümün inşa edilmesi gerekiyor."
‘Önderliğin özgürlüğü bizim önceliğimiz’
Halkların Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için mücadele ettiğini söyleyen Suad Hesen, sözlerine şunları ekledi: "Bugün sadece Kürt halkı değil, Kürt halkının dostları da Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için sesini yükseltiyor. En önemlisi de Önderliğin özgürlüğü, Kürt kadınlarının temel gündemi olmuştur. Çünkü Önderliğin felsefesi kadınlar üzerinden inşa edilmiştir. Bugün dünya barışının inşası gündemdeyse, Kürt halkının özgür yaşamının inşası da gündemdedir."
‘Önderliğin paradigması esas alınmalı’
Orta Doğu’daki kaosun çözümünün, Abdullah Öcalan’ın paradigmasıyla mümkün olacağını ifade eden Suad Hesen, "Önderlik, tüm eserlerinde bu kaosun nedenlerini ve çözüm yollarını değerlendirmiştir. Bu yüzden bugün, doğru olan, Önderliğin perspektiflerini temel almaktır. Sürecin değişimi ve çözümü için sunulan öneriler Önderlik tarafından yapılmıştır. Bu nedenle Önderliğin felsefesi esas alınmalıdır. Bu da bizim çağrımızdır; herkes Önderliğin düşüncelerini temel alarak, halkların barış içinde yaşadığı bir dünya inşa etmelidir” diye belirtti.
‘Önderliğimizin elini güçlendireceğiz’
Suad Hesen son olarak şöyle konuştu: "Binlerce selamımı Önderliğe gönderiyorum. Biz Önderliğimizi barışın öncüsü olarak görüyoruz, çünkü Önderliğin sunduğu barış çözümü, günümüzde sürdürülen savaşlardan daha güçlüdür. Biz de mücadelemizi sürdüreceğiz. Önderliğimizle birlikte, Önderliğimizin elini güçlendireceğiz. Kaosa son verecek ve Önderliğimizi özgürlüğüne kavuşturacağız."
‘Başarı, Önderliğin paradigmasıyla mümkündür’
Heleb’in Şêxmeqsûd ve Eşrefiye Mahalleleri Genel Meclis Eşbaşkanı Hêvîn Silêman ise Abdullah Öcalan’ın çağrısına dair şunları dile getirdi: "Önder Abdullah Öcalan’ın en son verdiği mesaj, bizim için olduğu kadar tüm dünya için de tarihî bir mesaj ve çağrıdır. Çünkü Önderlik, barış ve demokrasi projesini tüm dünyaya sundu. Şüphesiz ki Kürt halkının davasındaki zafer, Önderliğin paradigmasıyla mümkündür."
‘Önderliğin fotoğrafını görmek bizi mutlu etti’
Hêvîn Silêman, Abdullah Öcalan’ın mesajını dinledikleri anı ve fotoğraflarını gördüklerinde hissettikleri duyguları şöyle anlattı: "Önderliğin fotoğrafını gördüğümüzde ne kadar mutlu olduğumuzu anlatamayız. Ancak ona duyduğumuz özlemi tam anlamıyla ifade edemeyiz. Önderliği görmek bizim için tarihî bir andı. Önderlik, yaptığı çağrıyla uluslararası güçleri kendi projesini kabul etmeye zorladı. Oysa bu güçler, yıllarca Önderliğin felsefesini reddetmek için komplolar kurdular."
‘Barışın inşası Kürt davasının çözümüne bağlıdır’
Kürt meselesinin çözülmesi halinde barışın sağlanabileceğini belirten Hêvîn Silêman, "Önderlik bizim omuzlarımızdadır ve biz de ona layık olacağız. Önderliğimizle birlikte, Önderliğin düşünceleriyle dünya barışını inşa edeceğiz. Bugün uluslararası güçlerin görevi, Önderliği serbest bırakmaktır. Önderliğin barış çağrısı sadece Kürtler için değil, tüm dünya içindi. İmralı’nın kapıları açılmalı ve siyasi, hukuki çalışmalar başlatılmalıdır. Aynı zamanda Kürt davasının sahiplenilmesi gerekiyor. Kürt meselesi çözülmeden dünyada barış inşa edilemez. Bizim görevimiz, bu süreci ilerletmektir” dedi.
‘Önderliğin özgürlüğü için söz veriyoruz’
Son olarak Hêvîn Silêman, Abdullah Öcalan özgür olana dek mücadele edeceklerini kaydederek, şöyle konuştu: "Tüm dünya devletleri, Önderliğin felsefesini dikkate almalıdır ki kaosa son verilsin. Biz Kürt kadınları olarak söz veriyoruz; mücadelemiz, barışın inşasında zaferle sonuçlanacaktır. Önderliğimizi özgürlüğüne kavuşturacağız."