SÊRT –  Sêrt Belediyesi’ne kayyım atamasına karşı belediye önünde yapılan açıklamada konuşan DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, polislerin gerçek silah kullanmasına dair Sêrt Valisi ve kayyımının, “güvenlik” için kullanıldığını dile getirdiğini aktardı. Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Kürt halkının iradesine, diline, kimliğine, tarihine, coğrafyasına saygı duymayı öğreneceksiniz” dedi.   

 

Sêrt Belediye Eşbaşkanları Sofya Alağaş ve Mehmet Kaysi'nin yerine Siirt Valisi Kemal Kızılkaya kayyım olarak atanmasına ilişkin kentte başlatılan protestolar devam ediyor. Gap Mahallesi’nde bir araya gelen kitle burada özgürlük halayına durdu. “Kayyım halk iradesine darbedir” pankartı açan yurttaşlar burada, “Bijî berxwedan Tişrîn”, “Bijî berxwedana Rojava”,  “Bijî berxwedana gele Kurd”, “Direne direne kazanacağız” ve “Jin jiyan azadî” sloganları eşliğinde yürüyüş düzenledi. Binlerin katıldığı yürüyüşte kent esnaflar alkış, zılgıt, zafer işareti ve sloganlar ile destek verdi.

 

Nöbet yeri olan belediye önüne gelindiğinde kitle “Badem bıyıklı Kürdistan’dan defol”, “Hırsız kayyım”, “Kayımlar gidecek halklar gelecek” sloganları ile kayyıma tepki gösterdi. Kitle ardından nöbet eylemine geçti.

 

Yürüyüşün tamamlandığı belediye önünde açıklama gerçekleştirildi. Açıklamaya, DEM Parti Mêrdin, Şirnex Êlih İl Örgütü, DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, DEM Parti milletvekilleri, Cizîr, Êlih ve Silopiya Belediye Eşbaşkanları, Tevgera Jinen Azad (TJA), MEBYA DER, TUHAYDER, İnsan Hakları Derneği (İHD) ve çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada, “Berxwedan xweş doze” şarkısı seslendirildi. Açıklamada sık sık, “Hırsız kayyım belediyeden defol” sloganları atıldı. 

 

‘Yaptıklarınızı teşhir edeceğiz’

 

İlk olarak konuşan yerine kayyım atanan Sofiya Alağaş, 3 gündür Sêrt Belediyesi önünde direnişi devam ettiklerini söyledi. Sofya Alağaş, “Kimse öyle gideceğimizi düşünmesin, bu belediyede rahat oturmayacaklar. İşçileri çıkarmaya çalışıyorlar neler yaptıklarını duyuyoruz. Kayyım artığı Sêrt halkının iradesini gasp etmek için kumpas kuran kişi sanmasın ki burası ona kalacak. Dört yıl boyunca sizin yaptıklarını teşhir etmek için uğraşacağız. Direnmeye devam edeceğiz” dedi.  

 

Ardından söz alan yerine kayyım atanan Belediye Eşbaşkanı Mehmet Kaysi ise, Kürt halkının iradesini tanımayanları kendilerinin de tanımayacaklarını belirtti.   

 

‘AKP’li vekil İçişleri Bakanlığı’nda kulis yaptı’

 

Kendini bilmez bir zulüm iktidarla karşı karşıya kalındığını söyleyen Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Yıllardır halkın iradesini çalmak istiyorlar. Partilerini kapatmaya çalışarak, yerel yönetim seçimlerinden sonra Hakkari ile başlayan 7 kentimize el koyan bu faşist zihniyet son olarak Siirt Belediyemize kayyım atadı. Kentlerimizi gasp ederek, ayakta kalmaya çalışıyorlar. 2016’da kayyım atadılar, arkadaşlarımızı tutukladılar, belediyelerimizi yağmaladılar, 2019’da onlara derslerini verdik anlamadılar. Yine kayyım atadılar, 2024 seçimlerinde çok daha fazlasını aldık. Birinci parti olan AKP’yi kent uzlaşısı ile ikinci parti konumuna getirdik. İşte dertleri budur, DEM Parti, Kürdistan halkı zulüm edene karşı direnir, dik durur. Zulüm edene karşı mücadele eder, teslim olmaz, diz çökmez. Bunu bildikleri için seçimlerde onlara kaybettiren halk ve parti olduğumuz için intikam almaya çalışıyorlar. Bu meydanda, bu kente Kürdistan’da ve Türkiye’de tek bir kişi teslim olmaz, geri adım atmaz. Bu zorba, faşist akıl nasıl kayyım atadı? Sofya başkanın duruşması vardı, kumpası hazırladılar, heyeti ayarladılar Hiçbir şekilde suç olmayacak meseleden dava yaratılar, ceza verdiler. Kumpas olduğunu iyi biliyoruz. Bu kentin AKP’li vekili İçişleri Bakanlığı’nda kulis yaparlar. Yandaş müteahhitler, kayyıma atansın diye her gün İçişleri Bakanlığı’na yol yaptılar, kulis yaptılar. Siirt halkının iradesinin gasp etmek için. Siirt halkına gidecek hizmeti kendi ceplerine indirmek için. Böyle bir kumpasla ceza verdiler” dedi.  

 

Gerçek silah kullanımına  ‘güvenlik’ kılıfı 

 

Gülistan Kılıç Koçyiğit devamında şöyle konuştu: “Sabahın köründe mesai başlar başlamaz, kayyım efendi kendine isimlik yaptırmış. Cebinde mi taşıyordun kayyım efendi. Utanma yok, ahlak yok, vicdan yok, hukuk yok. Tam olarak çürümüş bir düzenin içerisindeyiz. Bu çürümüş düzene karşı mücadele ediyoruz. Şimdi kayyım olarak oturuyor, halk iradesine sahip çıkmak için protesto hakkını kullanıyor, aynı kayyım protesto edenleri engellemek için eylem etkinlik yasağı koruyor, yetmiyor polisi sokağa salıyor uzun namlulu silahlarla ateş açtırıyor. Dün Meclis'te söyledik; İçişleri Bakanlığı'nı aradık ilettik, vali efendi açıklama yapmış; ‘güvenlik için’ diyor. En büyük güvenlik tehdidi sensin sen. Meclis'te söyledik, grup başkanvekilleri diyor ki; ‘böyle bir şey yok örgüttür’ diyor. Bu akılsızlara ne diyelim. Ne diyelim bu yalancılara, yalancının yatsıya kadar yanar. Er geç bütün bu hilelerinizi, yalanlarınızın hesabını vereceksiniz. Devran dönecek yargılanacaksınız ve o gün biz orada olacağız.  

 

Hırsızlıklarını bayrakla örtüyorlar 

 

Kayyım atamışlar, sanki düşman toprağını işgal etmiş gibi bayrak asıyorlar. Bayrak onlar için tüm kirliliklerini örtme aracına dönüşmüş. Nerede bir hırsızlık var bayrakla örtüyorlar. Belediyeyi talan etmeye geldiler, kaynaklara çökmeye geldiler. Bunu kapatmak için belediyenin üstüne bayrak astılar. Buradan sesleniyoruz; istediğiniz kadar kayyım atayın bir sonraki seçimde Siirt’i yeniden alacağız. Zulüm edin, halk, parti, kadınlara olarak tarihimize, mücadelemize sahip çıkacağız. İstedikleri kadar baskı uygulasınlar, ayakta duracağız ve direneceğiz. Ne olursa olsun bu Kürt düşmanı iktidarı tarihin çöp sepetine göndereceğiz. Bizim Siirt belediyemiz Kurtalan belediyesine iki otobüs vermiş, Kurtalan Belediyesi, onarmış 2 milyon masraf yapmış. Kayyım efendi koltuğa oturduğu birinci gün otobüsleri geri çekmiş. Toplum, Kürt, halk düşmanı olmak budur, tarihe de böyle geçecekler. Kürtler ve Türklerin tarihsel ittifakı için iç cepheyi güçlendireceğiz diyorlar, Siirt halkı adına soruyoruz; kayyım yoluyla barış olduğunu düşünüyor musunuz? Halkın iradesinin çalınmasıyla barış tesis edileceğini düşünüyor musunuz? Siz gerçekten iyi niyetliyseniz, çözüm ve barış istiyorsanız, anti demokratik, darbeci, faşist uygulamalardan vazgeçeceksiniz. Kürt halkının iradesini tanıyacaksınız, iradesinden elinizi çekeceksiniz. İşte o zaman barışın önü açılır. 

 

Kürt halkıyla ittifak istiyorsanız saygı duyacaksınız 

 

Sayın Öcalan, açık ve net 'koşullar oluşursa bu sorunu çatışma ve şiddetten hukuki zemine çekerim' diyor. Sayın Öcalan’ın mesajına karşı hükümet ne yapıyor? Hükümet baskıyı tüm toplumun üzerinden artırıyor. Gazetecileri, öldürüyor, tutukluyorlar, katlediyor, belediyemize  el koyuyorlar. Zulüm ile gidecek yolunuz yok, Kürt halkıyla tarihsel bir ittifak kurmak istiyorsanız, var olan ittifakı güncellemek, yenilemek istiyorsanız Kürt halkının iradesine, diline, kimliğine, tarihine, coğrafyasına saygı duymayı öğreneceksiniz. Lafla peynir gemisi yürümez, icraat bekliyoruz, demokrasiye, hukuka davet ediyoruz. Toplumumuza saygıya davet ediyoruz. Yeter artık, bu zulüm yeter. B iz tarihten bugüne Kürtler olarak çok zulüm, firavunlar, Nemrutlar, Yezidi’ler gördük. Baş verdik ama baş eğmedik, bedel ödedik ama vazgeçmedik. İster bugün ister 5 yıl sonra Siirt halkı yeniden iradesini o sandıktan çıkaracak.  

 

Tarih onları yüz karası olarak anacak 

 

7'den 70'e olan halkımıza sözümüz olsun; bir gün ama tek bir gün sizi yalnız bırakmayacağız, belediye eşbaşkanlarımız, partimiz nasıl sizinle omuz omuza çalışmışlarsa bugünden yarına aynı şekilde çalışacağız. İki eşbaşkanımız yanımızda, zulüm bizi geriletmiyor, zulüm mücadelemizi büyütüyor. Biz kuşaktan kuşağa, bayrağı elden ele dalgalandıracağız. Kimsenin şüphesi olmasın. Bu faşist iktidar direncimizle gidecek. Tarih bizi, halkımızı yazacak. Onlar da yüz karası olarak anılacak. Gidişleri bizim öfkemizle, barış isteyen anaların eliyle olacak. Tarihimiz mücadele, direniş, serhıldan tarihidir. O tarih bizi  güçlü kılıyor. Bizi özgür geleceğe taşıyacak.”