Jineoloji çalıştayının ardından: Bilgilerimizi eylemli hale dönüştürmeliyiz!

  • 09:05 24 Eylül 2024
  • Güncel
 
WAN - Wan’da düzenledikleri çalıştayı anlatan Jineoloji Dergisi Yayın Kurulu üyesi Ayşe Berktay, önemli bir adım olduğunu belirterek “Çok mücadele ediyoruz ama bu sistemi değiştirme anlamında bir sonuç alamadık henüz. Bunu yapabilmek için bilgilerimizi bir yerlere dayandırarak, eylemli hale dönüştürmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Jineoloji de bu konuda çalışıyor” dedi.
 
Jineoloji Dergisi, Wan’da 21-22 Eylül’de “21. Yüzyılda Erkek Egemen Sisteme Karşı Mücadele Politikası ve Yöntemleri” başlıklı çalıştay gerçekleştirdi. İki gün süren çalıştayın ilk gününde, “Dünden bugüne Jineoloji: Neden- nasıl”, “Şiddetin alanları ve değişen çağ koşullarında şiddetin yeniden tanımlanması”, “Irkçı, milliyetçi, dinci, cinsiyetçi politikaların panoramik haritası ve analizi” başlıkları tartışılırken, ikinci gün ise, “Cinsiyetçi saldırılara karşı ortak özsavunma bilinci”, “Ortak mücadele yöntemlerini teori ve pratikte nasıl beraber öreceğiz” ve “Ulus- devletin savaş ve sağcı yükseliş ve militarizme karşı kadınların özgürlük ve barış arayışlarının ortak mücadelesi” başlıkları tartışıldı.
 
Çalıştaya, Türkiye ve Kurdistan’ın farklı kentlerinden çok sayıda kadın katılırken, Kürt Kadın Hareketi ile feminist hareketlerin ideolojik farklılıkları ve ortak mücadele hattı da tartışılan konular arasında yer aldı.
 
İki gün süren çalıştayın katılımcılarından ve Jineoloji Dergisi Yayın Kurulu üyesi Ayşe Berktay, çalıştaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
‘Her yerde savaş var’
 
Çalıştayı düzenlemedeki amaçlarından söz eden Ayşe, “Çoklu krizlerin yaşandığı bir dönemde ve bu krizlerin pandemide, ekonomik krizde, yangınlarda, kadına yönelik şiddette, kadın katliamlarında, doğa katliamlarında, iş kazalarında yani hayatın eksiksiz her alanında katlanılmaz bir hale geldiği noktadayız. Genel olarak hayat katlanılmaz bir hale geliyor ama kadınlar için daha da katlanılmaz bir halde. Öyle bir saldırı ve nefret var ki, doğaya, hayvana, başka insanlara karşı kendine benzemeyenlere karşı nefrette öyle bir yükseliş ve o nefretin ifade ediliş biçimlerinde öyle bir vahşileşme söz konusu ki… Bu bize artık bunun bir yerde çözülmesi gerektiğini düşündürüyor. Bunun üstüne bir yandan da savaş meselesi biniyor. Her yerde savaş var. Böyle bir ortamda kadın mücadelesi yürüten, sistem karşıtı kadın hareketlerinin, kadın özgürlük eğilimini temsil eden hareketlerin bir araya gelip tartışmaları gerektiğini düşündük. Zaten böyle bir tartışma ihtiyacının olduğu bu çalıştayda ortaya çıktı. Bunu Jineoloji olarak da yapmanın önemli olduğunu düşündük. Çünkü Jineoloji bütün bu mücadelelere bir dayanak sunma çabasında” ifadelerini kullandı.
 
‘Bu çalışmalar önemli bir ilk adım oldu’
 
Ayşe, kadın ve yaşam bilimi olarak Jineoloji derken, bütün bu özgürlük mücadelesine bütünsel bir dayanak sağlamaya çalıştıklarını ifade etti. Verilen mücadelenin sadece tepkiler ve refleksler ile değil belirli bir bilinçle oluşturulmuş yöntemin daha sonuç alıcı olabileceğini vurgulayan Ayşe, “Çok mücadele ediyoruz ama bu sistemi değiştirme anlamında bir sonuç alamadık henüz. Bunu yapabilmek için bilgilerimizi bir yerlere dayandırarak, eylemli hale dönüştürmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Jineoloji de bu konuda çalışıyor. Konuları, tarihsellikleri çok farklı alanlarla ilişkileri tek tek bölmeden ele alarak çalışmasını yürütüyor. Kadınlık bir kültürse eğer, bir varoluş haliyse bu varoluş halini oluşturan bütün unsurları bir arada ele alarak sunmaya çalışıyor. Bu anlamda bizim katabileceklerimiz olduğunu düşündük. Bu çalıştayı da bu amaçla organize ettik. Bence bu çalışmalar başlıklarıyla ve tartışmalarıyla önemli bir ilk adım oldu. Buna ihtiyaç ve istek olduğu da ortaya çıktı. Farklı yerlerden, farkı mücadelelerden kadın arkadaşlar katıldılar ve iyi bir tartışma ve tartışmada ortaklaşma zemini yakaladık. Çünkü biz sonuç olarak farklılıklarımızla birlikte olmaktan bahsediyoruz. Farklılıklarımızla birlikte olmak sadece farklı halklardan olmamızdan, farklı inançlardan olmamızdan ibaret bir şey değil. Farklı bakış açılarından, olaylar karşısında farklı duruş yerlerinden de olabiliriz ve bunu bir amaç uğruna hep birlikte tartışarak, belli ilkeler çerçevesinde bunu yürütebiliriz. Bu çalışmanın verimli geçtiğini düşünüyorum çünkü herkes devamı da gelsin diyor. Şimdi hep birlikte devamını örgütleyeceğiz” şeklinde konuştu.
 
‘Bu tartışmaların bir fark yaratacağını düşünüyorum’
 
Bu çalıştayda Jineoloji ile ilgili genel bir değerlendirme yaptıklarını dile getiren Ayşe, ne ile uğraştıklarını, toplumsal mücadelelere nasıl faydası olabileceğini aktarmaya çalıştıklarını söyledi. Ayşe, çalıştayda konuşulan konu başlıklarını hatırlattı. Çalıştayın, katılım sağlayan kadınları yeniden mücadeleleri üzerine düşünmeye, değerlendirmeye teşvik ettiğini belirten Ayşe, bazı tartışmaları ve birbirlerinin değerlendirmelerini tekrar anlamalarını sağladığını kaydetti. Ayşe son olarak şu ifadelere yer verdi: “Ben bu tartışmaların devam edeceğini ve bunun bir fark yaratacağını düşünüyorum. Yani birbirimizin farkına tekrar varmak önemli. Mücadelemiz hakkında düşündüklerimiz üzerinden düşünmek önemli.  Bunu da nasıl bir adıma dönüştüreceğimizin yolları ve yöntemleri üzerine düşünüyoruz. Birdenbire gelişecek olan bir durum zaten verimli olmaz. Ama bunun yöntemleri üzerine konuşmaya devam edeceğiz. Zaten burada bulunan herkes devam etmeye istekli.”