SES üyeleri HTS kayıtlarına rağmen tahliye edilmedi

  • 16:10 26 Aralık 2022
  • Hukuk
 
ANKARA - SES üye ve yöneticileri hakkında açılan davanın duruşmasında HTS kayıtlarıyla gizli tanık beyanlarının çürütülmesine rağmen Selma Atabey ve Gönül Erden'in tutukluluk hallerinin devamına karar verildi.
 
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eş Genel Başkanı Selma Atabey ve önceki dönem Eş Genel Başkanı Gönül Erden’in de aralarında olduğu 8 sendika yöneticisi hakkında “örgüt üyeliği”, “örgüt yönetmek” ve “örgüt propagandası” iddialarıyla açılan davanın 4'üncü duruşması Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
 
Sabah saatlerinde Ankara Adliyesi'ne gelen SES üyeleri, sendika temsilcileri ve insan hakları savunucuları duruşma öncesi basın açıklaması yapmak isterken polis tarafından engellendi ve pankartları yırtılmaya çalışıldı. 
 
Tutsak bulunan Selma Atabey ve Gönül Erden ile tutuksuz yargılanan üyeler Belkıs Yurtsever, Erdal Turan, Ramazan Baş, Fikret Çalağan duruşma salonunda hazır bulundu. Runa Temelli SEGBİS ile katılırken, Bedriye Yorgun sağlık sorunları gerekçesi ile duruşmaya gelmedi.
 
Her duruşma sürpriz tanık dinlemeleri
 
Mahkeme heyeti, kimlik tespitinin ardından, açık tanık Merdan Rüştü Ovalıoğlu'nun mahkeme salonunda dinlenmesine dair arar karar kurmak istedi. Kendilerine emrivaki yapıldığını ve her duruşmada sürpriz kararlar ile karşılaştıklarını belirten avukatlar karara itiraz etti. Avukat Öztürk Türkdoğan, “Her duruşmada yeni bir usulsüzlükle karşılaşıyoruz. ‘Bir tanık bulduk şunu dinleyelim, bir tane daha bulduk şunu da dinleyelim’ demek CMK'ya aykırıdır. Bu haliyle bu dava hiç bitmez. Delilleri bizden saklıyorsunuz, mahkemeye gelince bunları görüyor ve öğreniyoruz. Mahkemenin bu usulsüz tavrı savunma hakkımızı engelliyor” dedi. Avukatlar açık tanığın dinlenmesine itiraz ederek, mahkemeye sunduğu beyanların dosyadan çıkarılmasını talep etti. Mahkeme heyeti ara karar kurarak, tanığın dinlenmesine ilişkin itirazları ve makul sürenin tanınmasına dair talepleri kabul ederken, tanığın beyanlarının dosyadan çıkarılması talebini ise reddetti.
 
Dosyada yer alan gizli tanıdık Ulaş'ın hakim tarafından gizli dinlenmesine ve ifadesinin dosyaya eklenmesine tepki gösteren avukatlar, ses ve görüntüsünün değiştirilerek tanığın mahkeme salonunda kanunen dinlenebileceğini söyledi.
 
'Bu dosya gizli tanığın kendini koruma çabasıdır' 
 
Hakkında ifade veren gizli tanık ve açık tanık Kerem Gökalp' e ilişkin Gönül Erden, ‘Gizli tanıkların tüm iddialarını reddediyorum. Doğru söylediği tek bir şey var SES içinde faaliyet yürüttüğümdür. Benim illegal yolla dışarı çıktığım kesinlikle yalan. Bize iftiralar atıyor, sonra kime ne iftira attığını unutuyor, siz sorunca hatırlıyor. Bu dosya gizli tanıdığın kendini koruması, kendini aklamaya çalışması üzerine bir dava” dedi. 
 
'Aylardır bir adamın iftiraları nedeniyle cezaevindeyiz' 
 
Selma Atabey ise beyanlarında şu ifadeleri kullandı: “Gizliği tanık Ulaş'ın verdiği ifadeler yalan ve iftira. Bahsettiği tarihlerde 2013-2014 yıllarında bizi SES faaliyetlerinden tanır. Sağlık sorunlarım nedeniyle 2013'te tedavi oluyordum, yine 2014'te kız kardeşime tiroit kanseri teşhisi konuldu ve tüm tedavi süreci ile ilgilendim. Benim hayatımın en kötü yıllarında, bir taraftan kendim meme kanseriyle uğraşırken ve bir taraftan da kız kardeşimin kanseri böyle bir dönemde nasıl seyahate çıkabilirim soruyorum. Evet, bir kere Irak Kurdistan bölgesine gittim o da pasaportumda görülüyor. Gizli tanık benim hayatım var diyor, hayatım bu davadan ibaret değil diyor! Peki bizim hayatımız ne olacak? Aylardır bir adamın iftiraları nedeniyle cezaevindeyiz.”
 
HTS kayıtları, açık ve gizli tanık beyanlarını yalanladı 
 
Gönül Erden'in iddia edilen tarihlerde sendikal faaliyetlerde bulunduğuna ve Türkiye içinde olduğuna ilişkin iki tanık dinlemesi gerçekleşti. Her iki tanık da Gönül Erden'in belirtilen tarihlerde yoğun bir şekilde sendikal faaliyetler yürüttüğüne şahitlik ettiğini belirtti. Gönül Erden'in gizli ve açık tanıdığın beyanları doğrultusundaki tarihlerde Türkiye'de olduğuna dair HTS kayıtları da mahkeme heyetine sunuldu. Kayıtlar açık ve gizli tanıdıkların iddia ettiği üzere, 2015 yaz aylarında Kandil'de olduğuna dair iddialarının çürüdüğü avukatlar tarafından belirtildi. Kerem Gökalp'e özellikle 2015 Haziran- Temmuz ayları ile ilgili soru sorulduğunu belirten Avukat Öztürk, "Bu kayıtlar ile tanıkların tüm beyanları çürütüldü, yalnızca bu kayıtlar dahi tutukluluğun sonlandırılması için yeterlidir" dedi.
 
İddia makamı HTS kayıtlarına rağmen mütalaasında, Selma Atabey ve Gönül Erden hakkında “delil yoğunluğu ve kaçma şüphesi” iddialarıyla tutukluluğun devamını istedi.
 
'HTS kayıtları ortadadır'
 
Bunun üzerine Gönül, “Ben 4 duruşmadır masumiyetimi ispatlamaya çalışıyorum. Dosyadaki sendikal faaliyetlerimi tamamen üstlendim fakat tutuklanma gerekçesi olan gizli ve açık tanıkların iddiaları çürütülmesine rağmen 15 aydır yok yere iki tanığın yalanları nedeniyle cezaevinde tutuluyorum. HTS kayıtları savunma yapmama bile gerek olamadığını gösteriyor. Ben bu hukuksuzluğun son bulacağına inanmak istiyorum. Tahliyemi talep ediyorum” şeklinde konuştu. Selma Atabey ise, “6 ay boyunca süreci anlamaya çalıştım. Fakat geldiğimiz nokta ortaya konulan beyanlar ve bizim ortaya koyduğumuz deliler süreci gözler önüne seriyor. Bu haksız tutukluluğa karşı tahliyemi talep ediyorum” dedi.
 
Tutukluluğa devam kararı 
 
Mahkeme heyeti 15 dakika ara vererek ardından kararını açıkladı. Mahkeme heyeti, Selma ve Gönül’ün tutukluluğunun devamına, Erdal Turan ve Ramazan Taş'ın imza atma yükümlülüğünün kaldırılarak yurt dışı çıkış yasağının devamına karar verdi. Duruşma 13 Mart 2023 tarihine ertelendi.