İpek Er’in avukatı: Musa Orhan’ın yerine konuşan birçok Musa Orhan gördük

  • 11:34 3 Aralık 2021
  • Hukuk
 
SİİRT - Tecavüz faili Musa Orhan’ın yargılandığı davada konuşan İpek’in aile avukatlarından Gulan Çağın Kaleli, “Dosya kapsamında Musa Orhan’ın 4 hattının olduğunu görüyoruz ama ne hikmetse İpek Er’le görüştüğü telefon hattını kapatmış. Musa Orhan konuşmamasına rağmen onun yerine konuşan birçok Musa Orhan olduğunu gördük” dedi.
 
Siirt’te İpek Er’e tecavüz ettikten sonra intihara sürükleyerek yaşamını yitirmesine neden olan uzman çavuş Musa Orhan hakkında "Nitelikli cinsel saldırı" suçundan açılan davanın karar duruşması Siirt 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde sürüyor. Duruşmaya gazeteciler alınmazken, katılım yapan kurumlardan yalnızca birer kişi salona alındı. Duruşmayı İpek’in ailesi, ailenin avukatları, Tevgera Jinên Azad (TJA), Rosa Kadın Derneği, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), Siirt Barosu, Diyarbakır Barosu başta olmak üzere birçok baro ve başkanları, İnsan Hakları Derneği (İHD), HDP’li vekiller Semra Güzel, Nuran İmir ve Sıddık Taş izledi. 
 
Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, fail Musa Orhan Ankara 35’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) bağlandı. Mahkeme başkanı, duruşma salonunda güvenlik gerekçesiyle telefonların kullanılmasının yasak olduğunu belirterek, kapatılmasını istedi.
 
Savcı, fail hakkında verdiği mütalaada tutuklama talebinde bulundu.
 
Tutuklama talebine dönük avukatların savunmaları devam ediyor. 
 
‘Olağanüstü şartlarda mahkeme görülüyor’
 
Mütalaaya karşı söz alan avukat Nesrin Bilge, olağanüstü şartlarda bir mahkemede olduklarını, sinyal kesicilerin olduğunu ifade ederken, “yargılama makamının rahat olduğunu ancak kendilerinin sanık tarafıyla oturduklarını vurguladı. Salonun değiştirilmesi talebinde bulunan Nesrin’e mahkeme başkanı, “Siz mahkemeyi itham altında bırakıyorsunuz” yanıtını verdi.
 
‘Bir kısmımız zaptı takip edemiyoruz’
 
Nesrin bunun üzerine tekrar söz alarak, “Biz hukuksuzlukları dile getiriyoruz. Biz İpek’in avukatları ve sanık vekilleri bir arada oturuyoruz. Bir takımımız bilgisayardan zaptı takip edemiyoruz. Yeterli bilgi alışverişinde bulunamadığımızdan haklarımız ihlal ediliyor. Şartlarımızın iyileştirilmesini istiyoruz. 6 celsedir Musa Orhan susma hakkını kullanıyor. Savcının faile mütalaaya dair herhangi bir sözünün olup olmadığını sormasını istiyoruz” demesi üzerine mahkeme başkanı devam edilmesini, daha sonra sorulacağını ifade etti.
 
‘Cinsel saldırıyı aklayacak bir savunma olamaz’
 
Nesrin, duruşmaya ara verilmesi talebinde bulunurken, mahkeme heyeti talebi reddetti. Savunmasına devam eden Nesrin, İpek’in yaşadıklarını hatırlatan  şu sözlere yer verdi: “Bölgede yaşayan Kürt halkının onurunu zedelemeye çalıştılar. Dosya farklı minvallere çekildi. Bir TSK görevlisinin bir Kürt kızına nasıl tecavüz ettiğine dair sosyal medya aracılığıyla bilgiler yayıldı. Ayrıca hem mektuptan hem de ifade tutanaklarından yola çıkarak bir olay örgüsünü çıkarabildik. Sanık ile İpek Er arasında geçen iletişimlerde ilk ifadesini sunduk. İpek Er ilk olarak susmuş ve başına gelenleri anlatamamış ama sonrasında ailesine açıklamıştır. İpek ailesine tecavüze uğradığını açıkladıktan sonra aileyle birlikte adalet arayışına geçti ve de cinsel saldırıyı aklayacak bir savunma olamaz.”
 
‘Sanık 4 hat kullanıyor’
 
Ardından söz alan avukat Gulan Çağın Kaleli, “Facebook’un bir an önce yazışmalara dair içerikleri göndermesi gerekiyor. Bunu tekrar talep ediyoruz. İpek Er özellikle bir telefon üzerinden iletişim kurduğunu belirtmiş. Dosya kapsamında Musa Orhan’ın 4 hattının olduğunu görüyoruz ama ne hikmetse İpek Er’le görüştüğü telefon hattını kapatmış. Sanığın beyan vermesi gerekir. Sanık avukatı onun yerine geçerek savunma yapamaz ama yaptı. Dosyanın en önemli tanıklarından olan sanığın en yakın arkadaşı Ali Şahin, bulunduğu yerde SEGBİS ile bağlanmıyor, sanıkla birlikte Ankara’ya gidip oradan bağlanıyor. Musa Orhan konuşmamasına rağmen onun yerine konuşan birçok Musa Orhan olduğunu gördük. Burada Kürtçe konuşan İpek Er’in annesinin beyanları yarım yamalak çeviriyle alındı. Babası fenalaştı ve ‘Ben burada anlatılanları anlamıyorum’ diyerek salondan çıktı. İpek aramızda değil ama onun aramızda olmaması sadece Musa Orhan yüzünden değil. Musa Orhan’ın serbest bırakılmasından sonra hayatını yitirdi. Bu sorumluluğu size de hatırlatmak istiyoruz. Ya beraat kararı vereceksiniz ya da gerçekten bir hakikatin ortaya çıkmasını istiyorsanız cezalandırmakta beraber tutuklarsınız” şeklinde konuştu. 
 
Bilimsel mütalaa sunuldu
 
Ardından söz alan avukat Hatice Demir, akademisyenler Prof. Dr. Türkan Yalçın ve Doç. Dr. Eylem Ümit Atılgan’ın hazırladığı bilimsel mütalaayı okudu. “Rıza” kavramı üzerine anlatımların yer aldığı bilimsel mütalaada, “Kadınlar masumiyetlerini hala ispatlamak zorunda kalıyor” ifadeleri yer aldı. Tecavüze uğrayan kadına yüklenen ispat sorumluluğuna dair vurguların olduğu mütalaada, “Kadının beyanı esas alınmalıdır” diye belirtildi. Bilimsel mütalaada ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) sözleşmelerinde ve CMK’da yer alan kanun maddelerine dikkat çekildi.
 
İpek'in annesi hastaneye kaldırıldı
 
Duruşmada İpek Er’in avukatları İpek’in intihar etmeden önce yazdığı mektubunu okudu. Mektubun okunması esnasında İpek’in annesi Hakime Kılıç baygınlık geçirerek ambulansla hastaneye kaldırıldı. 
 
Hakime’nin durumunun iyi olduğu belirtildi.
 
Duruşma devam ediyor.