ANKARA - Ümitcan Uygun tarafından katledilen Esra Hankulu soruşturmasına eklenen HTS kayıtları, failin beyanlarını yalanladı.

 

Ankara’nın Mamak ilçesinde 3 Ağustos’ta yaşadığı evde katledilmiş halde bulunan Esra Hankulu’nun ve 3 Haziran 2020’de evinde şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmiş halde bulunan Aleyna Çakır’ın baş şüphelisi Ümitcan Uygun’un HTS kayıtları ortaya çıktı.   

 

HTS kayıtları beyanları çürüttü

 

Fail Ümitcan Uygun ifadesinde katliam günü saat 10.15 sıralarında telefonun çalmasıyla uyandığını, arayanın avukatı olduğunu, o sırada uyanan Esra’ya taksi çağırmasını istediğini söylemiş olsa da tanık olarak ifadesi alınan taksici, saat 10.30-11.00 arasında durağı bir erkeğin aradığını ve belirtilen adrese taksi istediğini ifade etti. HTS kayıtlarına göre ise failin saat 09.46´da G.U.´yu kendisinin aradığı, telefon sesine uyandığını iddia ettiği avukatıyla da saat 10.09'da kendisi arayarak görüştükleri tespit edildi.

 

Kapı arkadan kilitli değilmiş

 

Failin evden çıkarken Esra’nın hayatta olduğu ve kendisini uğurladıktan sonra kapıyı arkadan kilitlediği yönündeki beyanlarını da dosya kapsamında şüpheli konumunda olan ve katliam günü Esra’nın evinde bulunan Furkan G.’nin, kapının içerden kilitli olmadığı yönündeki ifadelerini yalanladı. Bununla beraber failin evden çıktığı sırada Esra’nın yaşamını yitirdiği ispatlanarak, failin Esra’nın ölümüne neden olacak şekilde baş bölgesine cebir uyguladığı, cenazeye yatakta bulunduğu pozisyonu vererek, evden ayrıldığı belirtildi.

 

Ne olmuştu?

 

Ankara’nın Mamak ilçesinde yaşayan Esra Hankulu, 3 Ağustos’ta evinde katledilmiş halde bulundu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında Esra’nın baş şüphelisi Ümitcan Uygun ve o gece Esra’nın evinde bulunan Furkan G. ve Dilan C. gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen Ümitcan Uygun, 'kasten öldürme' suçundan tutuklanırken, Furkan G. ile Dilan C. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Yürütülen soruşturma sonrası hazırlanan iddianamede, Ümitcan Uygun için 'kendisini savunamayacak durumdaki kişiyi kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, Furkan G. ve Dilan C. için ise 'suç delillerini gizlemek' suçundan 5 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

 

Ankara 9´uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen iddianamede; Esra’nın kesin ölüm nedeninin Adli Tıp Kurumu (ATK) raporuna göre, künt kafa travmasına bağlı kafa içi kanama (subdural kanama) olduğu belirtilerek, "Kişinin ölümüne neden olan beyin kanamasının, ölümünden önceki 24 saat içinde gerçekleşen kontrolsüz bir şekilde düşerek kafasını sert ve künt bir zemine çarparak olabileceği gibi kişinin bir başkası tarafından düşürülmesi veya kafasının sert ve künt bir cisme çarptırılması veya cisimle vurulması sonucu da oluşabilir" değerlendirmesi yapıldı.

 

ATK raporu

 

İddianamede ATK raporuna göre, kişinin travmanın etkisi ile 1 saat içinde de ölebileceği değerlendirilmesi yapılarak, Esra’nın 2 Ağustos günü saat 17.55´te şüphelilerden Dilan C. ile buluştuğu, bu saatten fail Ümitcan Uygun ile aynı odaya girdiği 3 Ağustos 02.00 sıralarına kadar kafasına künt travmaya neden olacak herhangi bir darbe almadığı, elde edilen tüm deliller ışığında Hankulu´nun ölüm saatine kadar normal sağlık durumuna sahip olduğu kaydedildi.

 

İddianamede, alınan ifadeler ve telefon kayıtlarının incelemesi sonucu da Esra’nın yaşamını yitirmiş halde bulunduğu odaya failin dışında birinin girdiği yönünde tespit bulunmadığı belirtilerek, "Mevcut delillere ve Adli Tıp Kurumu raporu ile oluşan kanaate göre Esra Hankulu´nun ölümünün meydana geldiği 3 Ağustos günü şüpheli Ümitcan Uygun ile birlikte kalmak amacıyla odaya girmeden önceki rahatsızlığına kullandığı ilaç ile alkolün neden olduğu; ancak Hankulu´nun ölümüne yol açan künt travmaya neden olan eylemin, Uygun ile odada baş başa bulundukları sırada gerçekleştiği" değerlendirmesi yapıldı.

 

DNA örneklerine rastlandı

 

Yine iddianamede; sağlık ekiplerinin olay yerine girdiklerinde Esra’nın odasındaki bazanın üzerinde üzeri örtülü olduğu halde sırt üstü ve elleri çapraz olarak göğüs bölgesini kavramış olarak bulunduğu, cenazenin bulunduğu pozisyonun, Esra'nın kendi kusuru sonucu künt travmaya neden olmasının mümkün olmadığı kaydedildi. Ayrıca savcılık tarafından yapılan muayene tutanağında da Esra’nın sol kol dirseğinde lokal sıyrıklar ve sol dizinde de 5 santimetrelik deri kaybının, sağ dizinde de lokal sıyrıkların olduğu aktarıldı. İddianamede, ATK raporunda Esra’nın tırnak aralarında faile ait düşük yoğunluklu da olsa DNA örneklerinin tespit edildiği bilgisi yer aldı.