Pınar Gültekin'i katleden failin davası ertelendi
- 18:33 27 Eylül 2021
- Hukuk
MUĞLA - Pınar Gültekin’i katleden fail Cemal Metin Avcı’nın yargılandığı davada sanıklar çelişkili ifadeler verirken failin avukatı da dinlenecek.
Muğla’nın Ula ilçesinde 16 Temmuz’da kaybolan ve 21Temmuz’da cenazesi bulunan üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’i katlettiği ortaya çıkan Cemal Metin Avcı’nın ‘canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme’ suçundan tutuklu, Mertcan Avcı, Selim Avcı, Ayten Avcı, Şükrü Gökhan Orhan, Selim Avcı ve Eda Avcı’nın delil karartmak suçuyla tutuksuz yargılandığı davanın 6’ncı duruşması Muğla Adliyesi 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sanık Cemal Metin Avcı tutuklu bulunduğu Afyon Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ile katılırken Pınar’ın annesi Şefika Gültekin, babası Sıddık Gültekin, taraf avukatları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, sanıklar, Mertcan Avcı, Selim Avcı, Ayten Avcı, Şükrü Gökhan Orhan, Selim Avcı ve Eda Avcı duruşma salonunda hazır edildi. Muğla Barosu Kadın Hakları Komisyonu, Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM) ve Muğla Kadın Dayanışma ve Danışma Derneği’nin müdahillik talepleri ise reddedildi. Duruşmaya avukat Rezzan Epözdemir yerine vekaletli avukat Yiğit Kocaoğlu katıldı. Mertcan Avcı ise koronavirüs olması nedeniyle mazeret belirterek duruşmaya katılmadı.
Sanık Eda Avcı, failin Pınar’ı hürriyetinden yoksun bıraktığından şüphelenmiş
Sanıkların suç delillerini yok etme ve gizleme suçu ile yargılandığı davanın birleştirildiği dava kimlik tespiti ile başladı.
Duruşmada ilk olarak ifadesi alınan sanık Cemal Metin Avcı’dan boşanmış Eda Karagün, sanığın Pınar ile ilişkisi olduğunu sonradan öğrendiğini belirterek Pınar’ın katledildiği bağ evine gitme sebebinin son zamanlarda eski eşinin sıklıkla buraya gitmesinden şüphelenerek diğer sanıklarla buluştuktan sonra bağ evine gittiğini dile getirdi.
Pınar’ın kayıp olduğunu öğrendikten sonra sanığın Pınar’ı en fazla hürriyetinden yoksun bırakmış olabileceğini ancak katletmiş olacağını düşünmediğini ifade etti. Bağ evine gittikten sonra burayı temizlenmiş halde bulduğunu beyan etti.
Sanık Ayten Avcı kağıt ve naylon yakıldığını iddia etti
Ardından failin babası Selim Avcı’nın ifadesinin alınmasına geçildi. Pınar’ın ailesinin avukatı Yiğit Kocaoğlu’nun çapraz sorgunun bölünmesine itirazı reddedildi. Selim Avcı ifadesinde aile avukatı Doğukan Uzak’ın bürosuna gittiklerini ifade ederek bağ evine ise oğlunun boşandığı Eda Karagün’ün isteği üzerine onu yalnız bırakmamak adına eşinin, ortağının ve Mertcan Avcı’nın onlarla birlikte gittiklerini dile getirdi. Selim Avcı da, bağ evine gittiklerinde evi temizlenmiş halde bulduklarını yineledi. Sanığın annesi Ayten Avcı da Eda Karagün’ün, sanığa ilişkin kaygılarını söylemesi üzerine bağ evine gittiklerini kaydederek daha önce şahıs şirketi olan işyerlerini limited şirketine çevirdikleri için eski evrakların naylon dosyaları ile birlikte yakılmış olduğunu söyledi. Ayten Avcı, kendisine ve ortakları olan Şükrü Gökhan Orhan’a ait sigara izmaritlerinin ise başka bir varilde bulunduğunu ve başka bir tarihe ait olduğunu iddia etti.
Sanık Şükrü Orhan tanık beyanlarını reddetti
Sanık Selim Avcı’nın ortağı Şükrü Gökhan Orhan da bağ evinde evrakların yakıldığını ifade ederek daha önceki duruşmalarda Diyarbakır’da Pınar’ı korkutması talebiyle görüştüklerini iddia eden tanık Yusuf Özten’in beyanlarının yalan olduğunu, Yusuf Özten’in zaten tutuklandığını dile getirdi.
Sanık Eda Karagün’den çelişkili ifadeler
Sanıkların ifadelerinin ardından avukatların sorgulamalarına geçildi. İlk olarak sorgulanan Eda Karagün, daha önce savcılıkta verdiği ifadesinde Cemal Metin Avcı’nın sakin biri olduğunu söylerken neden Pınar’ı alıkoymuş olabileceği sorusuna, sanığın tutuklanmasından sonra öğrendiğini belirtti.
Pınar’ın avukatları ise Eda Karagün’ün HTS kayıtlarındaki çelişkilere dikkat çekerek beyan ettiği saatlerin HTS kayıtlarıyla tutuşmadığını söyledi.
Ardından avukat sorgusuna alınan Selim Avcı mobese kayıtlarında görülen aracın kendisine ait olmadığını iddia ederek mobese kayıtlarının yeniden incelenmesini istedi.
‘Sanıkların suçu sabittir’
Pınar’ın ailesinin avukatı sanıkların çelişkili ifadeler verdiğini kaydederek sanıkların aile avukatlarının ofisinde birleşerek avukatın yönlendirmesiyle bağ evine gittiklerini ve o zamana kadar gidilmemiş olan bağ evine gittiklerini ifade etti. HTS kayıtlarındaki trafiğe dikkat çeken avukat Yiğit Kocaoğlu sanıkların her şeyi hatırlarken HTS kayıtlarındaki konuşmaları hatırlayamadıklarına dikkat çekerek, ATK raporunda Pınar’ın l işkence edilerek katledildiğinin sabit olduğunu ifade etti. Avukat Yiğit Kocaoğlu, sanıkların maddi hakikate ulaşılmasına engel olunduğunu, ATK, mobese ve HTS kayıtlarının suçun sabit olduğuna kanıt olduğunu vurgulayarak, kaçma şüphesini de göz önüne alarak tutuklanmalarını talep etti.
Sanıkların avukatları ise ATK raporuna itiraz ederek Toksikoloji Raporu çıkarılmasını talep etti.
Mahkeme heyetine basında çıkan haberler sunuldu
Sanık Cemal Metin Avcı da suçunu itiraf ettiğini, sanıkların delilleri karartmaya ihtiyaçlarının bulunmadığını belirterek pişman olduğunu iddia etti. Sanık, Pınar’ın ailesi ve kendisi hakkında yapılan haberleri eleştirerek tepki gösterdi. Sanık avukatı ayrıca dosyaya eklenmek üzere basında Cemal metin Avcı hakkında çıkarılan haberleri mahkeme heyetine sundu. Söz alan Ayten Avcı ayrıca Cemal Metin Avcı’nın bir insanı kaldırabilecek kadar güçlü olduğunu ifade etti.
Sanığın aile avukatı bir sonraki duruşmada dinlenecek
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti sanıkların tutuksuz yargılanmasına karar vererek mahkemeden vareste tutulma taleplerini ve yeniden ATK raporu alınması kararını da reddetti. Ayrıca mahkemeye ABD hükümetinin Pınar’ın Apple marka telefonuna ilişkin gelen yazının dijital ortamda açılmaması üzerine Muğla Emniyeti Siber Suçlar Bürosu’na yazı yazılmasına karar verdi. Ayrıca bir sonraki duruşmada failin aile avukatı Doğukan Uzak’ın mahkemede hazır edilmesine karar verildi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme bir sonraki duruşmayı 1 Kasım’a erteledi.