Medine Mamedoğlu

 

MARDİN - Kızıltepe’de 2013’te kaybolan ve katledildiği 7 yıl sonra ortaya çıkan Ayşe Çeçen’in iddianamesinde dikkat çekici detaylar yer aldı. İddianamedeki tapelere göre, failler Ayşe’nin katledildiğini “IŞİD’e katıldı deriz” diyerek örtme planı yaptı.

 

Mardin’in Kızıltepe ilçesinde 2013 yılında 17 yaşındaki Ayşe Çeçen için ailesi kayıp başvurusunda bulunmuştu. Ancak, 2019 yılında Ayşe’nin cenazesinin bulunmasının ardından başlatılan soruşturmada Ayşe’nin ailesi tarafından katledildiği ortaya çıkmıştı. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan babası Mehmet Faruk Çeçen, amcası İ.Ç. ve akrabası İ.Ç.'nin Ayşe’yi Suriye topraklarına götürerek ateşli silahla katlettiği belirlenmişti. Soruşturmada dikkat çeken diğer nokta ise Ayşe’nin Kızıltepe'de Erkan Taylan isimli uzman çavuş tarafından cinsel istismara maruz bırakıldığı ve sığınma evine gönderildiği, ardından ise babası tarafından alındığı olmuştu.

 

Ayşe'nin katledilmesine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame Mardin 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edildi.

 

Tapeler iddianamede yer aldı

 

Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve “töre saiki ile kasten öldürme” suçundan yargılanan üç sanık hakkındaki iddianamede, 2012-2020 yılları arası Ayşe’nin kayıp olması ve sonrasındaki süreç yer aldı. Sanıkların Ayşe’nin kaybolmasından sonra yaptıkları telefon görüşmelerindeki konuşmalar da iddianamede yer alan dikkat çeken ayrıntılar oldu.

 

İhbar ile araştırma derinleştirildi

 

Kızıltepe İlçe Emniye Müdürlüğü'ne 12 Ağustos 2014’te yapılan bir ihbar ile Ayşe’nin katledilmiş olma ihtimali üzerinde duruldu. Sonrasında yapılan araştırmadan elde edilen bilgiler iddianamede şöyle yer aldı: “Ayşe Çeçen olarak belirtilen kişinin Mardin Bakım ve Sosyal Rehabilitasyon Merkezi'nde kaldığı Ayşe Çeçen isimli şahısla ilgili olarak yapılan çalışmalarda babası olan ihbarda adı geçen Mehmet Faruk Çeçen'in 08/01/2013 tarihinde Kızıltepe İlçesi Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliğine giderek kızı Ayşe Çeçen'in kayıp olduğu yönünde müracaat ettiği vermiş olduğu ifadede; Kızıltepe de bir akrabasının yanında kalan kızını görmek için gittiğinde kızının kaldığı evden kaçmış olduğunu, aramalarına rağmen kızı hakkında herhangi bir ize rastlamadıklarını ifade etti.”

 

Cinsel istismar sonrası sığınma evinde kaldı 

 

İddianamede Ayşe’nin 2012 yılında sosyal medya üzerinden tanıştığı Erkan Taylan isimli uzman çavuş tarafından cinsel istismara maruz bırakıldıktan sonra kendi isteği ile sığınma evine alındığı da belirtilerek, “Daha sonra Ayşe Çeçen'in 12/09/2012 tarihinde Bakım ve Sosyal Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğü'ne yazmış olduğu dilekçede kurumdan ayrılarak babasına teslim edilmesini istediği, bu doğrultuda 13/09/2012 çocuk mahkemesinin vermiş olduğu karar doğrultusunda bir gün sonra baba Mehmet Faruk Çeçen'e teslim edildiği” kaydedildi. 

 

Bir daha haber alınamadı

 

Sığınma evinden çıktıktan bir hafta sonra Ayşe’nin babası ile birlikte Şırnak Habur Sınır Kapısı’ndan çıkış yaptıkları bilgisi de iddianamede yer alırken, bir kaç ay sonra Ayşe’nin babası ile yeniden sınırdan ülkeye giriş yaptıkları belirtildi. Mehmet Faruk Çeçen’in bir hafta sonra tek başına yeniden Habur Sınır Kapısı’ndan çıkış yaptığı, Ayşe’nin ise ülkeye yeniden giriş yaptıktan sonra hakkında herhangi bir kayda rastlanılmadığına dikkat çekildi. Mehmet Faruk Çeçen’in ülkeye giriş yaptığı gün tutuklu bir diğer sanık İ.Ç. ile sık sık telefon görüşmesi yaptığına işaret edilen iddianamede, görüşmenin detayları da yer aldı.

 

Katledildiği 7 yıl sonra ortaya çıktı

 

Ayşe’nin cenazesi 2019 yılında Suriye’ye topraklarında gömülü olarak bulundu. Ateşli silah ile katledildiği belirlenen Ayşe’nin cenazesi akrabaları tarafından teşhis edildi. Ayşe’nin 1 Ocak 2013 tarihinde kaçak yollarla götürüldüğü Suriye’de katledildiği belirlendi.

 

Katliamın üstü örtülmek istendi

 

Gizli tanık ifadelerinin de yer aldığı iddianamede aile üyelerinin aralarında yaptığı konuşmalarda verecekleri ifadeye ilişkin “Eğer yine sorarlarsa IŞİD’e katıldı deriz. Napayım fuhuş yapıyordu. Yine sormazlar nerde olduğunu” gibi sözler kullandıkları ifadeler de kaydedildi.

 

İlk duruşma 22 Temmuz’da 

 

Üç tutuklu sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması 22 Temmuz tarihinde görülecek.