Rabia Önver 

 

COLEMÊRG - Şemzinan’da hem geçimini sağlamak hem de çocuklarını okutmak için biblo yapan Medine Tekin Akbaş biblolar için getirdiği taş tozunu İstanbul’dan istediklerini ve kilosunun 25 TL olduğunu, biblo başına ise 15-20 TL kaldığını belirtti. Medine Tekin Akbaş, artık kadınların emeklerinin görülmesini istedi. 

 

Türkiye’nin belirlediği savaş politikalarından kaynaklı ülke ekonomik kriz cenderesi içerisinde.  Ay sonunu dahi artık getiremeyen halkların yoksulluğu her gün daha fazla derinleşiyor.  Bu yoksulluğun içerisinde görünmeyen kadınlar ise buldukları her işte çalışmaya başlarken, yaptıkları el emeklerini 20-30 TL’ye satarak günü kurtarma derdinde.  Colêmerg’in (Hakkari) Şemzinan (Şemdinli) ilçesinde yaşayan Medine Tekin Akbaş’da ekonomik krize karşı mücadele eden isimlerden.  

 

Evini geçindirmek ve çocuklarının okuması için iki yıla yakındır evinde biblo yaparak geçimini sağlayan Medine’nin hikayesini dinliyoruz….

 

Kilosu 25 TL biblo başına 20 TL…

 

Öğrencilerini okutabilmek için biblo işine,  2-3 yıla yakındır giriştiğini dile getiren Medine, aldıkları emekli maaşının evin kirasına ve ihtiyaçlarına yetmediğini bu yüzden evde bir odasını atölyeye çevirerek biblo yaptığını belirtti. Medine, “Eve katkıda bulunmak ve çocuklarımı okutmak zorundayım. Yaptığım bibloların malzemeleri pahalı ama mecburum. Taş tozunu İstanbul’dan istiyoruz, kilosu 25 TL. Biblo başına 15-20 TL kalıyor. Çocuklarımı ve evimi mağdur etmemek için bu işi yapmaya devam ediyorum. Az bir katkısı oluyor ama mecburuz Şemdinli’de başka yapabileceğimiz bir işimiz yok” dedi. 

 

 

Görülmeyen emek 

 

Bibloların yapım aşamasının zor olduğunu fakat severek bu işi yaptığını söyleyen Medine, bazı biblolara saatlerce bazılarına ise günlerce vakit ayırdığını söyledi. Medine, “Ev işlerini bitirdikten sonra tüm vaktimi biblo yapmaya veriyorum. Bu zamanda geçinmek çok zor. Her şeye zam yapılmış, alınamayacak durumda. İnsanlar büyük bir kriz içerisinde. Bu iş olmasaydı emekli maaşıyla zor geçinilirdi. Bu süreçte ki yaşam çok zor olmuş geçinilecek gibi değil. Eğer öğrenciniz varsa ve kiradaysanız gününüzü zor geçiriyorsunuz. Ama kadınlar ne kadar çalışırsa çalışsın verdikleri emekleri görünmüyor. Toplum genelde kadın evde kalsın sadece ev işleriyle uğraşsın diyor. Ama biz kadınlar hem ev işlerini hem de evimizi geçindirmek için uğraşıyoruz” diye belirtti.  

 

‘Sınır kapıları açılsa ticaret yolu da açılır’

 

Şemzinan da bulunan sınır kapısının ticarete kapanmasından sonra halkın daha çok ekonomik krizle karşılaştığını aktaran Medine, “Eğer ticaretin kapıları açık olsaydı bende bu işi yapmazdım. Gever ve Derecik'te sınır kapıları var ama ne yazık ki kimsenin ticaret yapmasına izin vermiyorlar. Eğer o kapılar ticaret için açık olmuş olsaydı insanlar bu kadar mağdur olmazdı. Uykusuz kalıyoruz sabahlara kadar biblolarla uğraşıyoruz sırf mağdur olmamak için ama onlar sınır kapılarını kapatıp bizi mağdur ediyorlar. Bizi düşünen yok” sözlerini kullandı.

 

Bibloların yapılış süreci 

 

 

Saatler ve günlerce uğraşıp elde ettiği bibloların yapılış aşamasını anlatan Medine, “Her biblonun ayrı kalıbı var. Taş tozunu kalıplara doldurup 45 dakika beklettikten sonra sertleşmesi ve kalıbını tutması için fırınlıyoruz.  Daha sonra soğuduktan sonra boyama işlemi ile devam ediyoruz. Boyanın kuruması 1 gün sürüyor. Bazen siparişler alıyoruz bazen de yaptıklarımız elimizde kalıyor. Satmak için dükkan dükkan gezdiğimiz de oluyor. Çok vakit harcayıp az karşılığını alıyoruz” ifadelerini kullandı.  

 

‘Kadınların emekleri görülsün’

 

 

Kadınların her alanda güçlü ve emektar olduğunu belirten Medine, hiçbir yerde kadınlar olarak pes etmediklerini yaşamlarının hep bir mücadele ile geçtiğini söyledi. Medine, “Eğer kadın isterse elinden her iş gelir. Hiçbir kadın çalışmak için kendisini geri tutmasın. Benim verdiğim emek çok emeklerimin görülmesini istiyorum. Kadınların emeklerinin görülmesini istiyorum artık” diye belirtti.