Ekolojist Derya: RES projesi yaşam alanlarına zarar verecek

  • 09:04 31 Mayıs 2020
  • Ekoloji
MARDİN - Dicleres Rüzgar Enerji Santrali Projesi ile Derik, Kızıltepe ve Mazıdağı'nda 50'ye yakın rüzgar türbininin yapılması bekleniyor. Proje raporunu inceleyen Mardin Ekoloji Derneği’nden Derya Akyol, projenin bölgenin iklimine, canlıların yaşam alanlarına büyük zararları olacağına dikkat çekti. 
 
Dicleres Elektrik Anonim Şirketi tarafından hazırlanan "Dicleres Rüzgar Enerji Santrali Projesi" ile Mardin’in Derik, Kızıltepe ve Mazıdağı ilçelerinde Rüzgar Enerji Santrali (RES) projeleri yapılmak isteniyor. İlçelerde geniş bir alana yayılmasının beklendiği proje için Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu için olumlu kararı verildi. Derik'te 37, Mazıdağı'nda 9 ve Kızıltepe'de 4 adet olmak üzere toplamda 50 rüzgar türbininin yapılacağı projeye tepki gösteren Mardin Ekoloji Derneği Üyesi Derya Akyol, projenin bölgede ekonomik, tarımsal ve ekolojik anlamda büyük bir tahribata yol açacağını söyledi.
 
'Sit ve doğal alanları kapsıyor'
 
Proje raporlarında türbinin birinci derece Sit alanı olan Rabat Kalesi’nin de bir kısmını kapladığını söyleyen Derya, kalenin yanı sıra ilçelerde bulunan tarihi ve doğal güzelliklerin de bu projeden kötü etkileneceğini ifade etti. Derya, "Proje incelememizden yola çıkarak Derik’te I. Derece Sit Alanı olarak tescilli Rabat Kalesi ve Harabelerinin bir kısmının proje alanında kalıyor olması ve Kurul kararıyla Rabat Kalesi ve Harabelerinin etkilenmeyeceği yönünde görüş verildiği görülmektedir. Aynı zamanda korunması gerekli alanlar arasında olan ‘GAP Şelalesi Tabiat Parkı’  mevcut olup yaklaşık 700 metre mesafededir. Bu iki alanda zaruri olmadıkça patlayıcı madde kullanımında bulunulmayacağı belirtilse de, bölge topoğrafyası sebebiyle patlatma işlemi yapılma olasılığı göz önünde bulundurulduğunda doğal ve tarihi alanların zarar görme ihtimali söz konusudur" dedi.
 
'Bölgede iklim yapısı değişecek'
 
Yapılacak RES'lerin bölgede iklim yapısını değiştireceğini dile getiren Derya, projenin vereceği zararları şöyle anlattı: "RES’ler inşa sürecinden başlayıp kullanım süreleri boyunca doğal bitki örtüsüne, iklime ve orada yaşayan canlı türlerine zarar vermektedir. 50 adet türbin, rüzgarın hızını keserek ve yönünü değiştirerek bölgenin mikro iklim yapısını değiştirecek, bölgenin ikliminin değişmesine neden olacaktır. Bu da tarımsal ürünlerin zarar görmesine sebep olacaktır. Ayrıca türbinin kurulacağı yerlerde toprak yapısı bozulacağından ve rüzgar türbinin etkisi düşünüldüğünde artık bir canlının habitatının olmayacağı anlamına gelmektedir. Özellikle göç halinde olan kuş türleri üzerinde olumsuz etkileri bulunmaktadır." 
 
'Köylünün toprağı elinden alınacak’ 
 
Raporda bölge halkıyla yapılması gereken toplantının kurum müdürleri, makam şoförleri ve muhtarlarla yapıldığına dikkat çeken Derya, halkın onaylamadığı projenin bakanlık tarafından hiyerarşik bir şekilde onaylandığını söyledi. Proje kapsamında şahıslara ait olan alanlar için de ayrıca kamulaştırma kararı alındığına değinen Derya, "Bu zorla köylünün toprağının, yaşam alanının ve belki de ekonomisinin elinden alınması anlamına gelmektedir. RES projeleri de tıpkı diğer enerji türleri gibi bölge halkının yararına olmadığı, yalnızca yatırımcıyı büyük sermayeyi besleyeceği aşikardır. İnsana, canlılara, bitki örtüsüne, iklime dolayısıyla eko topluluğa vereceği zararları görmezden gelerek ve yerel halkın oluruna sunulmamış, salt kâr amacıyla rüzgar türbinlerinin bu derece yaşamımızda, yaşam alanlarımızda olması düşünülmesi gereken projelerdendir” dedi.