Dicle’de kadınlar fideleri toprak ile buluşturdu

  • 09:04 22 Mayıs 2020
  • Ekoloji
Şehriban Aslan
 
DİYARBAKIR - Dicle’nin Özbey (Pêrxakya) köyünden birçok kadın bin bir emekle büyüttüğü fidelerini toprakla buluştururken, bu mutluluğu yaşayan kadınlardan biri olan Mukaddes Yalın da, emek verdiği fidelerin toprakla buluşmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi. 
 
Kış mevsimiyle beraber uzun süre devam eden yağışlar nedeniyle fide ekimi de geç başladı. Birçok kentte olduğu gibi Diyarbakır’ın Dicle ilçesine bağlı Özbey (Pêrxakya) köyünde de kadınlar yetiştirdikleri fideleri ekmeye başladı. Fide ekip bahçesine bin bir emek veren Mukaddes Yalın, yetiştirdiği sebzeler ile hem yazı geçirip hem de kış hazırlığı yapacağını söyledi. 
 
‘Yetiştirdiğim fideleri ekmeye başladım’
 
Baharın başından bu yana evde saksılarda binbir güçlükle fideleri yetiştiren kadınlar havaların ısınması ile beraber köye giderek fidelerini toprak ile buluşturdu. Domates, patlıcan, salatalık, bamya, reyhan, soğan ve nane eken Mukaddes, “İlk ekmeye çalıştığım fideler tutmadı fakat tekrar deneyince büyümeye yeşillenmeye başladı. Diyarbakır’a bahar gelmek bilmedi sürekli yağmur yağdığı için uzun bir süre fidelerimi ekemedim. Şimdi ise direk yaz havasına geçtiğimiz için geçen hafta ekmeye başladım. Fidelerim artık toprağı tuttu” dedi.
 
‘Sebze ihtiyacımızı kendimiz karşılayacağız’
 
Mukaddes şehirde yaşamanın zor olduğunu fakat salgının başlamasından bu yana yaşamın iki kat daha zorlaştığını söyledi. Mukaddes, “Şehirde aldığımız sebze ve meyveler gittikçe pahalılaşıyor. Bizde baktık olacak gibi değil köye gelip sebzelerimizi ekmeye karar verdik. Sebze ihtiyacımızı kendimiz karşılayacağız. Bizi bir yıl boyunca idare eder hatta kış hazırlıklarını da sebzelerimiz ile karşılarız. En önemlisi yetiştirdiğim sebzeleri satıp maddi açıdan evimi de geçindirebilirim. Başta ailem olmak üzere herkes bu dönemde iş bulmakta büyük bir zorluk çekiyor. Yetiştirdiğim sebzeler ile aileme destek olacağım” ifadelerini kullandı. 
 
‘Önemli olan hayat normale dönünce de doğayı korumak’
 
Mukaddes köyde daha önce de yaşadıklarını fakat şimdi ki dönemin daha da farklı olduğuna dikkat çekerek, “Bizler başta olmak üzere hiç kimse doğanın, köyün, doğallığın kıymetini bilmedi. Bir daha hiçbir hastalık, sorun olmayacakmış gibi her şeyi hoyratça kullandılar. Şimdi ise herkes şehirlerde sıkıştığı evlerden köylere sığınıyor. Doğaya bu kadar zarar vermeseydik belki bunlar başımıza gelmezdi. Evet, şimdi doğanın kıymetini anladık ama hayat düzelip her şey normale dönerse umarım yine unutup doğaya zarar vermeye kalkmayız” diye konuştu.