Diyarbakır kayyımı 'makbul kadını' resmetti: Eli toz bezli yüzü güleç

  • 09:11 13 Aralık 2018
  • Yaşam
DİYARBAKIR - DBP’li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne kayyım atanması ile birlikte kentte cinsiyetçi hizmet anlayışları da devreye konuldu. Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Temizlik İşleri Müdürlüğü hizmetinde bulunan şehir içi çöp toplama araçlarına elinde toz bezi bulunan kadın fotoğrafları yapıştırılarak, temizliğin sadece kadına özgü olduğu vurgusu yapıldı.
 
Kadın kazanımları 15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) ile Cumhurbaşkanı’na KHK’ler yoluyla kayyım atama yetkisi verilerek hedef haline getirildi. DBP’li Belediyeler tarafından kadınların hizmetine sunulan birçok kadın kurumu atanan kayyımlar tarafından kapatıldı. Kayyım atandığı her alanda ilk icraatı kadın çalışmalarını durdurmanın yanında cinsiyetçi yaklaşımı geliştirecek söylem ve çalışmaları da hayata geçirmek oldu. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Temizlik İşleri Müdürlüğü hizmetinde bulunan şehir içi çöp toplama araçlarına elinde toz bezi bulunan kadın fotoğrafları yapıştırılarak kadının geleneksel  rollerini hatırlattı.
 
Kayyımlar tarafından el konulan kadın kurumları ya kapatıldı ya da farklı hizmet alanlarına dönüştürülerek işlevsizleştirildi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kadın Politikaları Daire Başkanlığı'nı kapatan kayyım ardından Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı'na bağlı 35'i kadın 44 personeli işten çıkarırken, faaliyet yürüten 10 kadın merkezinin faaliyetlerini ise tamamen durdurdu. Aynı zamanda Alo Şiddet Hattı’nı ise erkeklere emanet etti. Diyarbakır Bismil Belediyesi’ne atanan kayyım, Nujin Kadın Merkezi’ni Evlendirme Dairesi’ne dönüştürürken, Kadın Semt pazarları ise atanan kayyım tarafından devreye konulan işlevsiz ekonomi projeleriyle kadınları n pazar alanlarından uzaklaşması ile sonuçlandı.
 
İktidar söylemleri kadınları ev dışında görülmesini engelledi
 
AKP hükümeti tarafından kadınlara saldırılar 16 yıllık süreç içerisinde bir nebze olsun azalmadı. Kadınlar her söyleme karşı alanlarda seslerini yükseltmeye devam ederken, iktidarda kadın kazanımlarına dönük saldırılarını her fırsatta hayata geçirmeye çalıştı. Eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu 2 Ocak 2015 yılında yaptığı bir aile ziyareti sırasında üç çocukları olduğunu söyleyen bebeğin babasına söylediği, "Anneler, annelik kariyerinin dışında bir başka kariyeri merkeze almamaları gerekir. Merkeze iyi nesiller yetiştirmeye almalılar" sözleri hala kadınların hafızasında tazeliğini koruyor. “En az üç çocuk” söylemini her fırsatta dillendiren Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 5 Haziran 2016’da Kadın ve Demokrasi Vakfı’nın (KADEM)  hizmet binası açılışında “Çalışıyorum diye annelikten imtina eden bir kadın, aslında kadınlığını inkâr ediyor demektir. Anneliği reddeden, evini çekip çevirmekten vazgeçen bir kadın, iş dünyasında istediği kadar başarılı olsun, eksiktir, yarımdır” demişti.
 
Kadının yerini hane, öncelikli görevini ise annelik ve ev işleri olarak gören bu yaklaşım kadınlara, görevlerini “ihmal etmeyecekleri”, yarı zamanlı, düzensiz ve güvencesiz işleri layık görüyor. Hükümetin izlediği ekonomi politikaları ve çalışma yaşamını düzenleyen yasalar kadınları çalışma yaşamının merkezinden ve çalışmayı da kadınların yaşamının merkezinden uzaklaştırıyor. Kadını aile içinde tanımlayan ve yerleşik toplumsal cinsiyet rollerine hapseden normlar pekişiyor, çocuk, yaşlı, hasta bakımının kadınların görevi olduğu tescilleniyor.
 
‘Makbul kadın’ resimleri şehrin çöp toplama araçlarında!
 
Cinsiyetçi iş bölümü ile kadını ev işleri ile sınırlı tutmaya amaçlayan hükümet politikaları kendini Belediye hizmetlerinde de gösteriyor. DBP’li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine kayyım atanması ile birlikte kentte cinsiyetçi hizmet anlayışları da her fırsatta hayata geçirilmeye devam ediliyor. Kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine bağlı Temizlik İşleri Müdürlüğü hizmetinde bulunan şehir içi çöp toplama araçlarına kadın fotoğrafları yapıştırıldı. Yapıştırılan fotoğraftaki kadının bir elinde bez diğer elinde deterjan bulunurken, ‘makbul kadın’ zihniyeti ile temizliğin kadın işi olduğu topluma gizliden gizliye enjekte ediliyor.