Berivanlar OHAL koşullarına rağmen koyunları sağmaya çıkıyor

  • 09:07 19 Eylül 2018
  • Yaşam
Hikmet Tunç
 
VAN - Sonbaharın gelişiyle birlikte kadınların süt sağmaya gittiği berivanlık, komünal yaşamın en eski örneklerinden biri. Van'daki kadınlar da, bu geleneği hala yaşatanlardan.  
 
Van'ın Gürpınar ilçesine bağlı Nordiz Yaylası’nın Elemeği (Bilisava) köyüne, 3 saatlik yolculuğun ardından ulaşılıyor. Olağanüstü Hal (OHAL) koşullarından kaynaklı birçok polis noktasıyla karşılaşılırken, korucu ve askerlerin "ince arama"ları nedeniyle 3 saatlik yol 5 saati buluyor. Yıkık evlerin bulunduğu köylerin ardından varılan Elemeği köyünde 12 ev bulunuyor. Elemeği köyü, 90'lı yıllarda kentlere göç ettirilen köylerden biri. 
 
Van merkeze göç ettirilen köylüler, 2000’li yılların ardından bahar ve yaz aylarında yeniden köylerine gelmeye başladı. 
 
Karşılıklı sıra halinde dizilen kadınlar
 
Köye koyunlarına bakmak için yerleşen kadınların günlük yaşamı berivanlık üzerine kurulu. Günde iki kez süt sağan Berivanlar, sabah saat 04.00'da uyanıyor. Günlük işlerini yaptıktan sonra bidon ve bakraçları alan kadınlar,  köyün dışında nehir kenarında dinlenen koyunlara doğru yol alıyor. Koyunların yanına varan kadınlar, iki sıra halinde karşılıklı konumlandırılan taşlara diziliyor. 
 
'Köy yaşamı çok güzel'
 
Bir taraftan koyun sağan diğer taraftan da köy yaşamı hakkında konuşan Besra Aslan, "Köy yaşamını çok seviyorum. Koyunu sağdıktan sonra ise elde ettiğimiz sütten peynir, yoğurt, süt, tereyağı ve çökelek yapıyoruz. Bu doğal ürünleri elde etmek için ise her yaz yaylaya geliyoruz. Hayatımız çok güzel burada yaşamaktan çok mutluyum" diyor. 
 
'Berivanlık sayesinde hep bir aradayız'
 
Şehirlere göç edildiğinden kaynaklı gençlerin berivanlık kültüründen uzaklaştığını belirten Besra, "Koyun besleyenler için berivanlık olmazsa olmaz. Biz berivanlık sayesinde günde iki öğün köydeki tüm kadınlarla bir araya gelerek koyunlarımızı sağıyoruz. Ama maalesef gençler şehirdeki yaşamdan kaynaklı köylerde yaşamak istemiyor. Koyun sağmak istemiyor" ifadelerini kullanıyor. 
 
'Köy dışında yaşayamam'
 
Yaklaşık 40 yıldır köyde yaşadığını ve bütün ömrünün berivanlıkta geçtiğini belirten Latife Yıldız ise, şöyle diyor: "Zozan havası çok güzel. Benim bütün ömrüm köyde geçti. Ölünceye kadar da ben bu köyde kalmak istiyorum. Köy yaşamı dayanışmayı, paylaşmayı beraberinde getiriyor. Burada paylaşamazsan hayatta kalamazsın. Oldukça yorucu oluyor işlerimiz. Bu işleri yaptığımızdan kaynaklı boş zamanımız olmuyor. Her saatini dolu dolu geçiriyoruz." 
 
Gün batımına kadar çalışıyorlar
 
Koyun sağma işlemi bittikten sonra kapları yıkayan kadınlar, bidonlara doldurdukları sütleri omuzlayarak tekrar köyün yolunu tutuyor. Köye vardıktan sonra sütlerinden peynir, yoğurt yapan kadınlar, bir dinlenme molası verdikten sonra ikinci kez toplanarak tekrar koyun sağmaya gidiyor. İkinci defa sağdıkları sütten peynir ve yoğurt yapan kadınlar, gün batımına doğru günü sonlandırıyor.