Melike Aydın

 

DERSİM - “Ezilen halkım için ne yapabilirim?” sorusunun ardından kendi halkının sesini duyurmak için gazetecilik yapmaya başlayan Mahbup Dilek, aynı zamanda Alevi erkeklerinin cinsiyetçi ve feodal algılarını da kırmaya çalışıyor.  

 

Kültürel soykırım politikaları, evlerin işaretlenmesi, tarih boyunca devam eden katliamlar… “Öteki olan bizden değildir” anlayışına inat “Benim Kabem insandır” felsefesini benimseyen Aleviler’in kendi varlıklarını koruma mücadelesi devam ediyor. Bu felsefeye rağmen Aleviler arasında erkek egemen anlayışın hakim olmadığını söylemek çok gerçekçi olmaz elbette. Tokat Alkavak Köy Derneği Başkanı ve Anadolu’nun Sesi Tokat Gazetesi’nde çalışan Mahbup Dilek’in yaşamında da hem Aleviler arasındaki erkek egemen anlayışın izleri hem de Alevi bir kadının kendi kültürünü yaşatmak için verdiği mücadelenin izleri var. 

 

Kendi halkının gazetecisi olmak

 

Yıllar önce Tokat'tan İstanbul'a göç eden Mahbup, kendi kültürüne yabancılaşarak asimile olduğunu ve bu duruma karşı gazetecilik yapmaya başladığını söyledi. “Ezilen bir toplum için ne yapabilirim?” sorusu ile gazeteciliğe yöneldiğini dile getiren Mahbup, Alevilerin yalnızlaştırılmaya çalışıldığına dikkat çekti. “Bir kadın olarak asimilasyona karşı nasıl direnebilirim diye düşündüm” diyen Mahbup, sorunun cevabını gazetecilik mesleğinde bulduğunu ve bu yolla kendi halkının sesini duyurmaya başladığını belirtti. 

 

Birken üç olmak…

 

Birçok sivil toplum kuruluşunda ve özellikle köy derneklerinde kadın sayısının çok az olduğunu, kadınların başkanlık yapmasının ise hala tabu olarak görüldüğünü söyleyen Mahbup, bu algıyı kırmak için girişimlerde bulunduğunu kaydetti. Mahbup, 2 yıl boyunca Alkavak Köy Derneği'nde yöneticilik yaptığını ve diğer kadınların da böylelikle derneğe gelip gitmeye başladığını söyledi.  Bir süre sonra dernek yönetiminde 3 kadın olduklarını dile getiren Mahbup, "Kadınlar kimseden yardım, izin, koruma beklemesinler. Bir dernek başkanı ve gazeteci olarak gittiğim her yer bana bir şeyler kattı. Kadınların cesaretli olmasını istiyorum" diye konuştu.

 

Cinsiyetçi söylemlere maruz bırakıldı

 

Başkanlık yapmaya başladığı zamanlarda birçok olumsuz tepki ile karşılaştığını söyleyen Mahbup, uzun süre 'kadından başkan olur mu, bizi karı mı yönetecek' gibi cinsiyetçi söylemlere maruz bırakıldığını ve bu zihniyete karşı hala mücadele ettiğini belirtti. “Erkeklerden daha iyisini yapmak için uğraştım” diyen Mahbup, “Çünkü kadın olarak daha iyisini yapmam gerekiyordu. Bir kadın geldi ve fark yarattı denilsin istedim. Kadınlar olarak bu ülkeyi, toplumu en iyi şekilde yönetiriz. Kadınların önderliği toplumsal barışı sağlamada daha başarılı olur" diye kaydetti.