ANKARA - Boşanma sonrası nafakanın sınırlandırılması tartışmaları gündemdeki yerini korurken, birçok kadın mahkeme kararına rağmen, verilmesi gereken nafakayı alamıyor. Bu kadınlardan biri olan Ayfer Yavuz, artık geçinemediğini söyleyerek, dayanışma çağrısında bulundu.

 

Son yıllarda iktidar tarafından gündeme getirilen boşanma sonrası yoksulluk nafakasının sınırlandırılması tartışmaları hala gündemdeki yerini koruyor. Nafaka hakkı üzerine yapılan tartışmalar yanlış ve eksik bilgilerle, kadınlardan yana bir bakış açısından tamamen uzak olarak yürütülüyor. Kadın örgütleri bu duruma tepki göstererek, bu tartışmaların ardında kadınların bağımsız, şiddetten uzak hayat kurabilmelerini engellemeye çalışan bir yaklaşım olduğunu belirtiyor. Boşanmayı kadın açısından zorlaştıracak, şiddete maruz bırakacak tartışma halindeki yasal düzenlemeyi kadınların kabul etmeyeceği ortada. Mevcut yasalar çerçevesinde boşanma davalarında ödenmesi üzerine belirlenen nafakanın ödenmediği de birçok boşanma deneyiminde karşımıza çıkıyor. Bu durumu denetleyen bir mekanizmanın olmaması erkeği nafakayı ödememesi konusunda cesaretlendiriyor.

 

Ankara’nın Keçiören ilçesine bağlı Bağlum semtinde yaşayan Ayfer Yavuz da 6 yıldır boşanmış olmasına rağmen bağlanan nafakayı alamayan kadınlardan. Pandemi öncesi gündelikçi olarak evlere temizliğe giden ama salgınla birlikte kimsenin evine temizlikçi almadığını söyleyen Ayfer, birçok kuruma başvuruda bulunmasına rağmen olumlu yanıt alamamış. 

 

‘Ödemesi gereken nafakayı ödemiyor’

 

43 yaşındaki 4 çocuk annesi Ayfer, çocuk yaşta evlendirilen kadınlardan. 27 yıllık evliliği boyunca birçok şey yaşayan Ayfer, bir bayram günü evli olduğu erkeğin oturdukları evi satmasıyla öğreniyor terk edildiğini. “Bayramın 4’üncü günüydü, genç bir kadın ve yaşlı bir amaca kapıya geldiler. Kapıyı açtığımda gelenleri komşu sandım. Kadın ‘babam Hatay’dan gelmiş de evi gezebilir miyiz’ dedi. Yanlış geldiniz galiba, dedim. ‘Yok, biz bu evi eşinizden satın aldık’ dediler. Eşimi aradım, evimizi sattığını, başka bir kadınla kaçıp gittiğini öğrendim” sözleriyle yaşadığı günü anlatıyor. Ayfer o günden sonra tek başına mücadele etmeye başladığını ve 6 yıldır boşanmış olmasına rağmen evli olduğu erkeğin ne çocuklarını arayıp sorduğunu ne de bağlanan nafakayı ödediğini söylüyor. Bu kadar sıkıntının üstüne bir de kredi borcunu bırakıp gitmiş boşandığı erkek.

 

‘Pandemi öncesi gündelikçi olarak çalışıyordum şimdi o da yok’

 

Pandemi öncesi gündelik ev temizliğine giden Ayfer, salgınla birlikte kimsenin ev temizliği için dışarıdan birilerini almadığını söylüyor ve “Pandemiden önce iyi kötü gidiyordum ve evimizin harçlığını çıkarabiliyorum. Ama artık hiçbir şekilde gelirim yok. Kardeşlerim ailem bana ve çocuklarıma bakıyor” diye ekliyor. Boşanan kadınlara hiçbir desteğin olmadığını ve başvurduğu birçok yerden daha eve gelmeden ret cevabı aldığını anlatan Ayfer, çocukların eğitim masraflarını dahi karşılayamadığını belirtiyor. Büyük oğlunu çalışması için okuldan almak zorunda kaldığını paylaşıyor Ayfer.  Şimdi oğlu zorla askere alındığı için eve hiçbir gelir girmiyor. Ayfer, sağlık güvencesi de olmadığından ne kendi ne de çocukları tedavi olabiliyor.

 

Ayfer son olarak, şu çağrıda bulunuyor: “Türk devletinin çok kurumuna başvurdum ama hiçbir destek alamadım. Kürt kardeşlerimden destek bekliyorum. Beni yalnız bırakmayın.”