Toprağına aşkla bağlılığın hikayesi: Şilan Kobanê

  • 09:01 29 Kasım 2020
  • Yaşam
Dicle Demhat
 
KOBANÊ - Aşk ve tutkuyla toprağına bağlı devrimci Şilan Kobanê, katledilişinin üzerinden 16 yıl geçmesine rağmen kadınlara cesaret, umut ve yoldaş olmaya devam ediyor.
 
Kuzey ve Doğu Suriye’de gerçekleştirilen devrim Kürt halkı başta olmak üzere tüm halkların özgürlüğünü amaçladı. Hala tüm saldırılara rağmen ayakta duran devrimin öncülüğünü kadınlar üstlenirken, kurulan sistem ise kadın eksenli oldu. Rojava Devrimi’nin öncülerinden biri olan Şilan Kobanê (Meysa Baqi) kendisinden sonra gelen tüm kadınlara ilham kaynağı oldu. 
 
Şilan Kobanê (Meysa Baqi) kimdir?
 
Meysa Baqî (Şilan Kobanê) 1971 yılında Kobanê’ye bağlı Kor Elî köyünde dünyaya geldi. 9 çocuklu bir ailenin en büyük kızı olan Şilan, ulus bilinci yüksek olan yurtsever bir ailede yetişti. 1980’lerde henüz lise çağlarında özgürlük mücadelesi ile tanışan Şilan, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın yanında Mahsun Korkmaz Akademisi’nde eğitim gördü. Yekitiya Azadiya Jinên Kurdistan’ın (Kürdistan Özgür Kadın Birlikleri-YAJK) kurulmasıyla, Kadın Hareketi Merkez Komite üyesi seçilir. 2003 yılında doğduğu topraklara dönen Şilan,  Partiya Yekitiya Demokratik'in (Demokratik Birlik Partisi-PYD) kuruluş çalışmalarında yer aldı. Zekeriya İbrahim, Hikmet Tokmak (Fuat), Nebo Ali (Cemil), Hacı Cuma Ali (Ciwan) PYD çalışmaları için gittikleri Irak’ın Musul ilçesinde, Suriye ve Türk özel istihbaratı tarafından 29 Kasım 2004’te katledildi. 
 
Şilan’ı mücadele arkadaşı Fırat Bölgesi TEV-DEM yönetim üyesi Raperin Nurhak ve kardeşi Heyfa Şex Muhemed anlattı.
 
‘Direnişin olduğu topraklarda kahraman kişiler doğar’
 
Bütün devrim şehitlerini anarak sözlerine başlayan Raperin, “Mücadelenin olduğu topraklarda kahraman kişiler doğar” diyerek Şilan’ı anlatmaya başladı. Raperin, “Askeri boyutta güçlüydü. Kadınlara değer verir ve kadın savaşçıların güçlü olması için de elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışırdı” diye vurguladı ve ekledi: “Şilan’ın yüzü hep gülerdi, gözlerine baktığında dünyanın en güçlü insanını karşında görürdün. Sporu severdi ondan kaynaklı da yanındaki arkadaşlara da spor yaptırırdı. ‘Kadın fiziken güçlü olmalı’ derdi ondan kaynaklı da düzenli spor yapardı.”
 
‘Önderlikten ne almışsa yoldaşlarına aktardı’
 
Şilan’ın Abdullah Öcalan ile birlikte kaldığını belirten Raperin, Abdullah Öcalan’dan öğrendiklerini yaşamsallaştırma çabası olduğunu vurguladı. Raperin, “Kadın ideolojisi ve diğer yaşamsal eğitimlerde bilgili bir kişiliğe sahipti. Onun için de Önderlikten ne almışsa yoldaşlarına da aktarırdı. Her kadının bilgi düzeyinde ve eğitim düzeyinde kendini geliştirmesi için gece gündüz yardımcı olurdu” diye ifade etti.
 
‘Zilan, Beritan ve Sema’nın çizgisinde yürüyordu’
 
Ulusal bilincinin, yurtseverlik duygularının çok gelişkin olduğunu ayrıca kadın erkek eşitliğine inandığını, gereğini yerine getirdiğinin altını çizen Raperin, Şilan’ın fedakar bir arkadaş olduğunu hatırlattı. “Ne kadar işi olsa da bir sıkıntımız olduğunda, işine ara verir bizimle ilgilenirdi. Hiçbir zaman yoldaşlığını bizden esirgemedi” diye belirten Raperin, “Aslında Şilan’da gördüğüm Önderlik çizgisi ve kadın ideolojisi temelinde Zilan, Beritan ve Sema arkadaşların çizgisinde yürüyen bir arkadaştı. Ve bu çizgileri hala da devam ediyor” dedi.
 
‘Erkek arkadaşların değişimi için mücadele verdi’
 
Şilan’ın özgürlük mücadelesine erken yaşlarda dahil olduğunu söyleyen Raperin, şöyle devam etti: “Kürt hareketi ve halkı için öncü kişiliklerin olması gerektiğinin bilincindeydi. Bu temelde kendini eğitti. Ve öncüydü. Tarihe baktığımızda birçok Kürt hareketi veya ayaklanmaları olmuş fakat istenilen düzeyde öncüleri olmayınca kaybetmişler.  Bu temelde Şilan yaşama katılırdı. Şilan aslında bir özgürlük arayışçısıydı. Düşmanla savaştığımız kadar bir de kendi iç sorunlarımızla mücadele ederdik. Heval Şilan özgürlük için hep mücadele ederdi. Bazen etrafında sorunlar çıktığında da net bir tavrı vardı. Zayıf kişiliklere sahip olan ve toplumun, devletin düşünce sistemine karşı mücadele etmeyip, kendini değiştirmeyen kişilere karşı da Şilan büyük bir mücadele vermiştir. Verdiği mücadele sadece kadın arkadaşlar için değildi, aslında erkeğe karşı da mücadele eder ve bu temelde de erkek arkadaşları kadın ideolojisi temelinde değiştirmeye çalışırdı.”
 
‘Şilan’ın mücadelesi kadınların ilham kaynağı oldu’
 
Raperin, Şilan’ın askeri alanda iyi olduğu kadar siyasi alanda da iyi olduğunu, halkların birliği ve Kürt halkının geleceği için korkusuz bir şekilde Baas rejimi döneminde çalıştığını dile getirdi. Raperin devamında şu ifadeleri kullandı: “Önderliğe yönelik komplo olduktan sonra Kürt halkı, özellikle Rojava halkı için Önderliğin Rojava’da yaptığı çalışmaları boşa çıkartmak için halka yönelik Baas rejimi büyük bir baskı uyguluyordu. 2003 yıllarına doğru da kritik bir süreç olduğu için halkı bir arada tutmak ve Kürtlerin birliği için Heval Şilan ve 4 yoldaşıyla beraber PYD’nin çalışmalarına başladı. 2003’te hem Rojava genelinde hem de Suriye genelinde PYD çalışmalarını aktif bir şekilde yürüttü. Şilan şahsında kadınlar bugün kendilerini örgütleyip, mücadele etmektedirler. Bir Şilan’ı yitirdik fakat yerine binlerce Şilan dünyaya gözlerini açtı ve bugün de Şilan’ın mücadele ve direniş çizgisi temelinde yaşamın her alanında yer almaktadırlar. Rojava’da Şilan’ın mücadelesi kadınların ilham kaynağı oldu.”
 
‘Yaşama dair her zaman meraklıydı’
 
Şilan’ın hem okulda hem de evde zeki, yaratıcı ve sevilen bir kişiliğe sahip olduğunu anlatan kardeşi Heyfa Şex Muhemed, “Halep’te özgürlük hareketini tanıdık. O zaman üç aile vardı. Bir aile Efrinliydi, biz ve diğer ailede Kobanêliydik. Şilan o dönemde 12 yaşındaydı. O zamanlar arkadaşlarla beraber çalışırdı. 13 yaşlarında Mahsun Korkmaz Akademisi’ni Lübnan’da gördü. Annem ve babam hep onu desteklerdi. Şilan kimseyi kırmazdı, onun için herkes tarafından çok sevilirdi. Halep’te okulun gençlik çalışmalarında yer alıyordu. Onun için de Suriye rejimi tarafından tutuklandı. İlk tutuklandığında 15 gün kaldı. Şilan tutuklandıktan 3 gün sonra babam tutuklandı. Bırakıldıktan bir sene sonra tekrar tutuklandı. Bu sefer 3 ay cezaevinde kaldı. Devlet okusa da diplomayı vermeyeceklerini söylerdi. İkinci tutukluluğunun ardından özgürlük hareketine katıldı” diye belirtti. 
 
‘Müziğe de ilgiliydi’
 
Şilan’ın meraklı ve sorgulayan bir yapısı olduğunu söyleyen Heyfa, Şilan’ın müzikle de yakından ilgili olduğunu ve Koma Agiri müzik grubunda yer aldığını da sözlerine ekledi. Heyfa, “Bir gün halkı bir evde toplamıştı. Halka hevaller gelip toplantı yapacak demişlerdi. İçeri dolmuştu, gelenlerin içinden bir kadın Şilan’a bakarak hani ‘Hevaller bizimle toplantı yapacaktı’ dediğinde, Şilan ‘toplantıyı ben yapacağım’ dedi. Kadın meraklı ve şaşkın bir şekilde ‘sen mi?’ demişti.  O zaman Şilan 14 yaşlarında ve zayıftı. Sonra Şilan toplantıya başladı ve uzun uzun gelişmeleri özgürlük hareketini anlattı. Toplantı sonrasında kadın Şilan’ı kucağına alarak boynundaki zinciri çıkarıp ona verdi ve Şilan’a çok güzel konuştuğunu söylemişti” diyerek Şilan ile olan bir anısını paylaştı.
 
‘Bir Şilan gitti binlerce Şilan geldi’
 
Heyfa son olarak şu sözleri kullandı: “Şilan gibi cesur bir kadının düşmanın komplosuyla şehit düşmesi bizi üzdü. Şilan bu şekilde şehit düşmemeliydi. Şilan’ın şahadetinden sonra kız kardeşim Gurbet Baqi, Şilan’ın bıraktığı yerden devam edeceğinin sözünü vererek Şilan’ın silahını kaldırdı. Sadece Şilan’ın kardeşi değil binlerce kişi Şilan’ın silahını yerde bırakmayıp kaldırdı. Bir Şilan gitti ama yerini binlerce Şilan doldurdu. Şilan’ın bize en büyük mirası da arkasında bıraktığı yoldaşları oldu. Her biri bu kapıdan içeri girdiğinde Şilan girmiş gibi oluyor.”