‘Şiddete boyun eğmeyeceğim, korkmadan yaşayacağım’

  • 09:08 25 Kasım 2020
  • Yaşam
Safiye Alağaş
 
DİYARBAKIR - Çocuk yaşta evlendirilen, hem psikolojik hem de fiziksel şiddete maruz kalan Z.B., aylardır boşanmak için mücadele ediyor. Z., “Şiddete daha fazla boyun eğmeyeceğim, korkmadan yaşayacağım” diyor. 
 
Henüz çocuk yaşta erkek şiddetiyle tanışan kadınlar, bu şiddete karşı yaşamları boyunca mücadele etmekten geri adım atmadı. Yargının cezasızlık politikalarına, İstanbul Sözleşmesi’nin hedef alınmasına ve 6284 sayılı yasanın uygulanmamasına karşı sözünü söylemeye devam eden kadınlar, bu 25 Kasım’da da, alanlarda olacak. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla henüz çocuk yaşta evlendirilen Z.B.’nin hikayesine kulak veriyoruz. 
 
Diyarbakır’da yaşayan 21 yaşındaki Z.B., 12 yaşındayken ailesi tarafından okuldan alınarak akrabası olan ve kendisinden 11 yaş büyük olan erkekle evlendirilir. Şu an 21 yaşında olan Z.B. yıllardır psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kalıyor.
 
Aile bireylerine evlenmek istemediğini söylemesine rağmen çocuk yaşta evlendirilen Z., şunları dile getiriyor: “Evlendikten sonra adet kanamam oldu. Ve ben ergenlik çağına girmiştim ama o yaşta evliydim. Yaşadıklarımı anlatacak bir cümle bulamıyorum. Her şeyin farkındaydım ama nasıl itiraz edebileceğimi, nasıl karşı çıkabileceğimi bilmiyordum. Evlendirildiğim adamı tanımıyordum, akrabaydık ama daha önce hiç görmemiştim. Evliliğin ne olduğunu bilmiyordum. Ve beni tanımadığım biriyle aynı yatağı paylaşmak zorunda bıraktılar. Üstüne üstlük evlendirildiğim adamın ailesiyle yaşıyorduk. İki yıl çocuğum olmadı. Beni doktora götürdüler, tedavi gördüm ve 16 yaşındayken ilk çocuğum oldu. Sonra ayrı eve taşındık. İkinci çocuğumu da doğurdum.”
 
‘Hayatımı kurtarmak istiyorum’
 
Sekiz yıl evli kalan Z., bu süre zarfında psikolojik şiddet de görür. Aynı zamanda hakaretlere de maruz kalan Z., “Evlendirildikten 5 yıl sonra ailemle tartıştım. Anneme, babama, dedeme kızdım, tepki gösterdim. 21 yaşındaydım. Ama yaşadıklarım bana kendimi çok yaşlı hissettiriyor. Annemleri ziyarete gittiğimde beraber oyun oynadığım arkadaşlarımı sokakta ip atlarken, sohbet ederken görüyordum ama ben kucağımda çocuğumla yanlarından geçiyordum. Şu an bile ben 2 çocuk annesi, boşanma aşamasında olan bir kadın iken onlar ya üniversite mezunu ya da meslek sahibi kadınlar. Yine de pes etmiş değilim. Şu an açık öğretimden eğitimime devam ediyorum. En azından bundan sonraki hayatımı kurtarmak istiyorum” diye belirtiyor. 
 
‘Bana bunları yaşatanları affetmeyeceğim’
 
Evlenmek istemediğini söylediğinde ailesinin ona “Ondan iyisini mi bulacaksın, seni ona kurban ederiz” dediğini aktaran Z., “Kız kardeşime evlenmek istemediğimi söylemiştim ama o da gidip evlenmek istediğimi söylemiş. Her açıdan kurban seçildim ve beni o erkeğe kurban ettiler. Bunları bana yaşatan hiç kimseyi affetmeyeceğim” sözlerini kullanıyor. 
 
Ölüm tehdidi aldı
 
Psikolojik şiddetin yanı sıra fiziksel şiddete de maruz kalan Z., şiddete dayanamayarak intihara sürüklenir. 5 gün yoğun bakımda kalan Z, iyileştikten sonra boşanmak istediğini ailesine ve çevresine söyler. Z. devamında yaşadıklarını şu şekilde anlatıyor: “Ailemi tehdit ettim. ‘Eğer beni onunla yaşamak zorunda bırakırsanız, beni kabul etmezseniz kendimi de çocuklarımı da öldürürüm’ dedim. Öyle olunca beni kabul etmek zorunda kaldılar. Şu an tüm akrabaları karşımıza almış durumdayız. Geç olsa da yanımda durabildiler. 8 ay önce evli olduğum erkek ve amcam aradı ‘boşanırsan seni de çocuklarını da öldürürüz’ dediler. Ben telefonu kapattım. Sonra babamı arayıp ‘Kızın boşanırsa seni de kızını da öldürürüm’ demiş. Babam bunun üzerine fenalaştı, hastaneye kaldırdık. Ben de gidip karakola şikayette bulundum ve uzaklaştırma kararı aldırttım. Uzaklaştırma kararından sonra ölüm tehditleri azaldı.”
 
‘Yapamaz diyenlere inat başaracağım’
 
Evli olduğu erkeğin nafaka ödememek için boşanmak istemediğini ve onu çocukların velayetini almakla tehdit ettiğini söyleyen Z., “Çevrem bana ‘Kocandır sever de döver de’ diyor. Onlar bunu kabul edebilir ama ben etmeyeceğim. Şiddete daha fazla boyun eğmeyeceğim. Kimsenin boyun eğmesini de istemiyorum” diye ekliyor. 
 
 “Yapamaz, beceremez, korkar” diyenlere inat yapacağını ve başaracağını kaydeden Z., boşanacağının altını çiziyor. Kadınların erkeklerden korkmaması gerektiğini vurgulayan Z., “Tek güç erkeklerde değil. Sen kendine inanırsan kaybedeceğin hiçbir şey yok. Ben de korkaktım, ürküyordum. Acaba nasıl olacak? ‘Öldürülecek miyim?’ diye sürekli düşünüyordum. Şimdi zerre umurumda değil. Ben hep dik duracağım ve kimseye minnet etmeden, korkmadan yaşayacağım” diyor