Toplum, devlet, aile intihara sürükledi kadın dayanışması kurtardı 2018-09-24 09:02:01   İSTANBUL - Kadın ve çocuğu korumak bir yana şiddet ortamına geri gönderen toplumsal yargılar, yasalar ve politikalar nedeniyle 26 yıl boyunca sistematik işkenceye maruz kalan M.T., yaşadıkları nedeniyle intihara sürüklendi. Kendisini o anda elini uzatan bir kadının kurtardığını anlatan M., "Bir kadın bir kadına dokunabildiğinde yaşam daha anlamlı oluyor" dedi.    15 yaşında evlendirilerek istismara maruz bırakılan M.T. (41),  evlendirildiği erkek ve ailesi tarafından da 26 yıl boyunca sistematik şiddete maruz kaldı. Kadını koruyan politikalar olmadığı için milyonlarca kadın gibi isyanını içinde büyüten M., 3 çocuğu için büyük bir mücadele verdi.    'Daha ilk günden işkence başladı'   Evlendirileceğini ilk duyduğunda ağlayarak karşı çıkan M., babası tarafından şiddete maruz kalarak zorla evlendirilir. Evlendirildiği erkeğin ve ailesinin de sürekli kendisine şiddet uyguladığını ifade eden M., "Küçüktüm, aklım tam başımda değildi. Okula gitmemiştim. Arkadaşlara karışmamıştım. Yani dünyayı  görmemiştim. Tek bildiğim beni biriyle evlendirdikleriydi. İlk günden işkenceye başladı. Ne güzel bir günüm oldu ne de rahat bir nefes aldım. ‘Bir kadının hayatı nasıl karartılır’ derseniz ‘size çocuk yaşta evlendirilen bir kadına gidip bakın’ derim" diye anlatmaya başladı.    ‘Düşman gibi davrandılar’   Bir süre sonra annesi ve babasının kendisini görmek istediğini ancak evlendirildiği erkeğin ve ailesinin buna dahi izin vermediğini ifade eden M., "Yaptıklarına tepki gösterip odama gittim. Eşimin ailesi de ona 'Git vücudunu morart. Bir daha küsmesin. Ne dersen seni dinlesin. Git döv onu. Bir daha sana karşı söz söyleyemesin' dedi. Bu söylemler üzerine geldi beni dövdü. Şiddet üzerine bayıldım. Ondan sonra 3 yıl boyunca ailemin evine gidemedim. Hep içime atıyordum. Ses çıkaramıyordum. Düşman gibi davrandılar bana, iğne ipliğe döndüm" dedi.     İntihardan başka bir kadın kurtardı   Bir süre sonra İstanbul'a taşınan M.T.'nin hayatı burada da aynı şekilde sürdü. Yaşadıklarına daha fazla dayanamayarak intihara kalkışan M., "Görümcem de abisinin yaptıklarını onaylayıp sürekli benimle tartışıyordu. Bir gün görümcem ile tartıştım ve yaşadıklarıma artık dayanamayıp 'kendimi camdan atacağım' dedim. Bir çocuğum vardı. Bebekti o zaman. Laz bir komşumuz vardı. Beni çok seviyordu. Tartışmamızı duyunca evimize geldi. Komşumuz geldiğinde de hala tartışıyorduk. Dayanamayıp balkona çıktım. Kendimi atacaktım. Laz kadın bırakmadı. O ve kızı elimden tuttu. Elimi tutunca bir an güç aldım ondan. İntihar etmekten vazgeçtim" diye konuştu.     'Çocuklarım için katlandım'   Evlendirildiği erkeğin ekonomik şiddetine de maruz kalan M., şöyle dedi: "Bana tek kuruş bile vermedi. Çocuklarıyla ilgilenmedi. Çocuklarımın okula gitmesini istemiyordu. 'Okumasınlar' diyordu. Ona rağmen çocuklarımı okuttum, büyüttüm. Çocuklarımın üçü de okula gitti. Üniversiteye gittiler. Eğitimleri için çalıştım çabaladım."    Küçük oğlunun doğumunda komşularının kendisiyle hastaneye geldiğini ve destek olduklarını ifade eden M., o anları ise şöyle anlattı: "Küçük oğlumu doğurduğumda o kahvedeydi. Komşularım olan kadınlar benimle geldi. Ne para vardı, ne de sigorta. Hangi şekilde gittim o hastaneye nasıl çıktım bilmiyorum. Eve geldiğinde de çocuklarıma bağırıyordu. Bize kızıyordu. Sanki biz suçluyduk, o haklıydı. Konuştuğumuzda bizi dövüyordu. Benim de çocukların da psikolojisini bozdu. Ailem çocukluğumdan bu yana hiç bana destek olmadı. Okumak, meslek sahibi olmak istedim ama göndermediler. Bu yüzden bunları yaşamak zorunda kaldım."    ‘Elimden tutan kadınlar sayesinde gülebiliyorum’   Şiddete maruz bırakılan bütün kadınlar gibi bir güvencesi olmayan ve çocuklarını düşünerek yaşadıklarına katlanan M., "Aileme gitmem halinde ayıplanırım diye düşünüyordum. Şimdiki aklım olsaydı bin kere giderdim. Şimdi ise 3 çocuğum sigara dahi kullanmıyorlar. Ben ve çocuklarım çalışıp kendimize bakıyoruz. Tüm yaşadıklarıma rağmen o gün elimden tutan kadınlar sayesinde buradayım ve gülebiliyorum. Bir kadın bir kadına dokunabildiğinde yaşam daha anlamlı oluyor" ifadelerini kullandı.