‘Rojava samimiyet testidir’

  • 09:06 19 Aralık 2024
  • Güncel
Memihan Zeydan-Öznur Değer 
 
WAN - Rojava’ya yönelik saldırılara dair konuşan siyasetçi kadınlar, Kürdün varlığına ve sistemine tahammül edilmediği için saldırıya geçildiğini kaydetti. Kadınlar, “Eğer Türkler uzattığı barış elinde samimiyse ‘buyurun Rojava samimiyet testidir’ diyoruz. Elinizi taşın altına koyun bu samimiyet testini beraber verelim” dedi.
 
Türkiye destekli çetelerce Rojava’da halka yönelik saldırılar her geçen gün alanını genişletiyor. Daha önce Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) adıyla bilinen çete grubu şimdi ise Suriye Milli Ordusu (SMO) adıyla sivil halka yönelik katliam ve şiddetini sürdürüyor. Ateşkes kararına rağmen saldırılar durmazken, göçe zorlanan insanlar güvenli bölgelere yerleştiriliyor. Kürdistan başta olmak üzere dünyanın birçok yerinden saldırılara yönelik protestolar ise devam ediyor.
 
Wan’daki siyasetçi kadınlara, Rojava’da süren saldırılara yönelik mikrofon uzattık.
 
‘DAİŞ’e karşı savaşan Kürt ulusunun tanınması gerekiyor’
 
Elbak (Başkale) Belediye Eşbaşkanı Şengül Polat, Rojava’ya yönelik saldırıların sebebinin Rojava’da yaşayan Kürt halkının elde ettiği statü olduğunu ifade etti. Şengül Polat, “Uluslararası güçler eğer Suriye’de bir değişim dönüşüm hareketi, demokratik bir yönetim inşasını istiyorlarsa, öncelikli olarak Rojava’da, Kobanê’de DAİŞ’in ilerlemesine engel olan, onunla savaşan Kürt ulusunu tanıması gerekiyor. Rojava’da olası herhangi bir saldırının önüne geçmek gerekiyor. Suriye’de bulunan bütün halkların birlikte yeniden bir yaşam inşa etmesine duyulan samimiyeti göz önünde bulundurmaları gerekiyor ve öncelikli olarak oradaki Kürt halkının korunması, statüsünün tanınması ve Kürt halkının verdiği mücadelenin kabul görmesi gerekiyor. Kobanê’de bulunan halklar nasıl ki DAİŞ’e karşı savaşta tek ses, tek vücut olup bir refleks geliştirdiyse bugün de aynı mücadele gerçekleşmeli. Bununla beraber Suriye demokratikleşir, özgür bir iradeye kavuşur, tüm halkları içinde barındıran yeni bir yönetim ortaya çıkar” dedi.
 
‘Rojava halkını korumak hepimizin sorumluluğu’
 
Rojava halkını korumanın bütün halkların sorumluluğu olduğuna dikkat çeken Westan (Gevaş) Belediye Eşbaşkanı Kübra Aktı, “DAİŞ gerçekliği ilk Rojava’da, Kobanê’de Kürt halkına yenildi. Dünyanın başına bela olabilecek bir yapıyı Kürt anneleri, gençleri, kadınları bir yenilgiye uğrattılar. Bu yüzden bugün var olan sisteme karşı Kürt halkının korunması gerekiyor. Rojava’yı, Suriye’yi korumak, haklarına sahip çıkmak sadece Kürt halkının sorumluluğunda değildir. Eğer birey olarak kadınların, çocukların katledilmesini, göçe zorlanmasını istemiyorsak, bu hepimizin sorumluluğundadır. O sorumluluğu yerine getirmek hepimizin görevi. Eğer ortada insanların canıyla kazanılan bir kazanım varsa, biz de sonuna kadar sahip çıkmalıyız” şeklinde konuştu.
 
‘Rojava samimiyet testidir’
 
Kübra Aktı, iktidarın Kürt halkının küçük bir mahallesine bile tahammülü olmadığını belirterek, “Bir Kürt nerede olursa olsun, onun varlığına, sistemine tahammül edemiyor ve saldırıya geçiyor. Bu saldırıları iyi okumak gerekiyor. Bugün var olan saldırılar o derin faşist zihniyeti ortaya çıkarıyor. Eğer Türkler uzattığı barış elinde samimiyse ‘buyurun Rojava samimiyet testidir’ diyoruz. Rojava’da korunması gereken halklar var buyurun elinizi taşın altına koyun bu samimiyet testini beraber verelim” diye belirtti.
 
‘Türkiye’nin Kürtlere yönelik saldırıları her yerde’
 
Elbak Belediye Meclis üyesi Seyran Korkmaz ise Rojava’ya yönelik saldırılarda Türkiye’nin rolünün büyük olduğuna vurgu yaparak, “Bu kabul edilemez. Her yerde bu saldırıların en ağırı hep kadınlara yapılıyor. Kadınları kabul etmiyorlar. Rojava’ya yönelik saldırılara karşı birlik olmalıyız, sahip çıkmalıyız. Susacak, duymazdan, görmezden gelinecek bir süreç değil bu. Rojava’ya yönelik saldırıların hedefinde Kürtler var. Türkiye’nin Kürtlere yönelik saldırıları her yerde sürüyor zaten ama Rojava’da daha şiddetli bir saldırı var. Kürt halkı olarak bunu kabul etmeyeceğiz” ifadelerine yer verdi.