Elfazi Toral 

 

İSTANBUL - İktidar tarafından yapılan açıklamalara göre, 21 cezaevi daha yapılmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan DEM Parti 2’inci bölge Eş Sözcüsü Gizem Kuzuk “Bu ülkede cezaevine ihtiyaç yok gerektiğinden fazla cezaevi var. Eğitimden sağlıktan tasarruf ederken cezaevlerine bütçe ayıracağına halka fayda sağlayacak projeler yapmaları gerekiyor” dedi.  

 

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Meclis’e sunulan 2025 bütçesi, özellikle Adalet Bakanlığı’na ayrılan 280 milyar 275 milyon 802 bin liralık devasa ödenekle dikkat çekti. Geçen yıla oranla iki buçuk kat artırılan bütçe, cezaevlerine yapılan yatırımlarla tartışmalara neden oldu. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bütçe görüşmeleri sırasında Türkiye’de 406 cezaevi bulunduğunu, 11 yeni cezaevinin yapımının sürdüğünü ve 21 cezaevi için proje çalışmalarının devam ettiğini açıkladı. Ancak 21 yeni cezaevi planı, kamuoyunda yoğun tepkilere neden oldu.  

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) 2. Bölge Eş Sözcüsü Gizem Kuzuk, bakanlığın cezaevi planına dair değerlendirmelerde bulundu.

 

AKP-MHP iktidarının yaptığı kimi konuşmalarında normalleşme adı altında tek bir adım atılmadığını söyleyen Gizem Kuzuk, bir yandan barış çağrıları yapılırken diğer yandan savaşı tırmandıran uygulamalarla karşı karşıya kaldıklarını belirtti. Gizem Kuzuk, “Demokrasiyi ayaklar altına alan kayyum uygulamaları, bugünkü iktidarın demokrasiden ne kadar uzaklaştığının en önemli göstergelerinden biridir. Bir yandan barış söylemleri geliştirilirken, ülke içinde çatışma ortamını yaratacak birçok söylem ve pratikle karşı karşıyayız. Siyasi iktidar, ülke dışında diğer ülkelerdeki iç savaşları tırmandıran bir politika izlemekte. Bunun ne kadar gerçekçi, ne kadar demokrasiye ve huzura hizmet eden bir durum olduğu ciddi anlamda tartışılması gereken bir mesele. Biz biliyoruz ki siyasi iktidar, artık öyle bir duruma gelmiştir ki halka hiçbir şey vadedemiyor” dedi.

 

‘Siyasi iktidar, insanların direnme çizgisini bitireceğini düşünüyorsa yanılıyor’

 

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un bütçe görüşmelerinde, 11 cezaevinin yapımının devam ettiğini ve 21 cezaevi için proje çalışmalarının sürdüğünü dile getirdiği açıklamalarına dikkat çeken Gizem Kuzuk, “Siyasi iktidarın, cezaevi vaat etmekten ve halka savaş vaat etmekten başka hiçbir vasfı, hiçbir politikası kalmamıştır” ifadelerini kullandı. AKP iktidarının, halkın taleplerini görmeyen ve halktan uzaklaşan bir noktadan ülkeyi idare etmeye çalıştığını vurgulayan Gizem Kuzuk, şunları söyledi: “Bugün cezaevlerinin çoğaltılması ve bugünkü cezaevi durumuna baktığımızda, cezaevlerinde kapasitesinin üzerinde mahkûm, tutuklu ve hükümlü barındırıldığını görüyoruz. Siyasi iktidarın bu açıklamaları insanlara ‘müjde’ gibi yansıtmasının temel bir nedeni var: AKP iktidarı, yarattığı koşullara itiraz eden toplumsal muhalefeti susturmayı ve yargı üzerinden dizayn etmeyi hedefliyor. Yaptıkları tüm usulsüzlüklere karşı ‘Ses çıkarırsanız cezalandırırım; bunun için cezaevi yapıyorum ve hepinizi göndereceğim’ mesajını veriyorlar aslında. Bu yaklaşımın demokrasiye, barışa ve insan haklarına hizmet etmediği çok açık. Ülkeyi demokrasiye taşıyacak bir adım olmadığı gibi, yalnızca sorunları büyütüp derinleştiriyor. Bu siyasi iktidar, insanların direnme çizgisini bitirebileceğini düşünüyorsa yanılıyor.”

 

‘Cezaevi değil, eğitim ve sağlığa yatırım yapılmalı’

 

Yeni cezaevlerinin yapımına tepki gösteren Gizem Kuzuk, “Gerçekten artık insanlar yeni cezaevleri yapılmasını istemiyor. ‘Biz iktidarımızı, koltuğumuzu bu şekilde koruyabiliriz’ diye düşünüyorlarsa çok yanılıyorlar” dedi. Yeni cezaevlerinin yapılması yerine halkın taleplerine kulak verilmesi gerektiğine vurgu yapan Gizem Kuzuk, şu ifadeleri kullandı: “İnsanlar, ekonominin ne hale geldiğini görüyor. Savaş politikalarının artık kendi yararlarına değil, kendilerine verilen zararların örtülmesi için önlerine koyulduğunun farkındalar. İnsanlar, seçme ve seçilme haklarına siyasi iktidarın bir şekilde müdahale edebileceğini de biliyor. Yeni cezaevlerinin inşa edilmesi, sadece toplumsal muhalefeti susturma çabasından ibaret. Bu, toplumsal muhalefeti bir şekilde dizayn etmeye yönelik bir girişimdir. ‘Müjde’ olarak insanlara yutturmaya çalışıyorlar ama artık insanların cezaevi gibi bir talepleri olmadığını görmek gerekiyor. Cezaevi açmak yerine, suç işleme oranlarının neden arttığını analiz etmeli ve iktidara geldiklerinden bu yana hapishanelerdeki tutuklu ve hükümlü sayısını bugünkü rakamlarla kıyaslayarak bir özeleştiri yapmalılar. Çünkü suç arttıysa burada yolunda gitmeyen bir şey var demektir. Bu ülkeyi artık yönetemiyorlar ve bunun üzerine marifet cezaevi yapmak değil, suç işleme oranlarını azaltabilecek politikalar izlemektir.”

 

‘Bu ülkede olması gerekenden fazla cezaevi var’

 

Cezaevi yapımına ayrılan bütçeye dikkat çeken Gizem Kuzuk, bu bütçenin sağlık ve eğitime yönlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Gizem Kuzuk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çok ciddi bir rakamdan bahsediyoruz. Bu miktarın, ülkenin ekonomisinde kısıtlamalara neden olan birçok sektörde kullanılma imkanı var. Bugün sağlık sektörüne baktığımızda, her gün yeni bir skandalla karşılaşıyoruz. Eğitim sektörü ise aynı şekilde; eğitimin en kötü durumda olduğu, eğitim politikalarının hiçbir fayda sağlamadığı bir noktadayız. Eğitimden ve sağlıktan tasarruf ederken cezaevlerine bütçe ayırmak gerçekten bir akıl tutulmasıdır. Cezaevlerine harcanan bu bütçeyi, eğitim ve sağlık projelerine yönlendirerek insanlara fayda sağlayacak işler yapılması gerekiyor. Bu noktada siyasi iktidara artık ‘dur’ demek gerekiyor. Bu ülkede zaten olması gerekenden fazla cezaevi var; yeni cezaevlerine ihtiyaç yok.”